synnove macody lund'ın tüm seksiliğiyle arz-ı endam ettiği,
iskandinav mitolojisi'ni sıradan bir
norveç kasabasına uyarlayan, 2020 yapımı,
netflix dizisi.
netflix'in
küresel ısınma zırvalığını ve illa bir diziye eşcinsel karakter koyma huyunu es geçersek, fena dizi değil. hatta, bana göre güzel. ki, o güzelliğin en iyi yanı, hikayenin ince ince işlenmesi. aceleye getirilmemesi. ancak maalesef, buradaki entrylerde bile bir türlü mevzuya girilmediğinden bahsedilmiş. oysa adı üstünde, bu bir dizi, hikayede bir dünya gereksiz zaman kaybı sahneler de olacak.
dizinin ilk iki sezonuna dair en çok hoşuma giden detay, yoksullar yiyecek bir şey bulamazken zenginlerin sürekli
kırmızı et yemesi. bu muhteşem bir ayrıntı. çünkü avcı-toplayıcı dönemler hariç, insanlık tarihi boyunca kırmızı et her zaman zengin yemeği olmuştur. yoksullarsa ot-kök yemiştir. tahıl üretiminden sonra ise dönüp dönüp ekmek-makarna takılıp gitmişlerdir. günümüzde olduğu gibi.
yalnız, dizide inanılmaz sert bir
demokrasi eleştirisi var. bu yönden çok sevdim. ve şaşırtıcı derecede norveç yüzleşmesi. adamlar ciddi ciddi norveç'i eleştiriyor ahaha
dizide en sempatik karakter,
loki ve
thor'un anası. o ne mülayim tip lan öyle. en kıl kuyruk tipse, sürekli dayak yiyen zenci meriç.
(bkz: meriç olmak)
fena dizi değil. hatta, az önce dediğim gibi, güzel bile sayılabilir. iyiyle kötünün kadim savaşına, mitoloji penceresinden sıcak bir bakış.
***
ekleme: dizinin soundtrack'i şahaeser.
ve;
(#4182587)