komşuların garip davranışları

eski bir komşumuz köpeğine hastalık derecesinde düşkündü. on yaşındayken babamla bir yerden dönerken elimde et çeşnili cipslerden yiyordum. o ara o köpeği yine gördüm ve sonuçta komşumuzun köpeği diye çocuk kalbimle iyilik olsun diye köpeğe o et çeşnili cipslerden birkaç tane yedirmiştim. komşu bunu görünce yapma dedi ve biraz söylendi. aynı günün gece on birinde de kapımızı komsu caldi. it mideyi bozmus. babam da bu boyle olmaz doye veteriner amcamı rahatsiz etmek zorunda kaldik ve köpege baktik. köpek regl cıkmis. hala aklima geldikce sinirden deli oluyorum

Kırk yılın başı terasta uzanayım dedim biraz. Karşı evdeki komşu geleneksel hint müziği melodisine* sahip bir müzik dinliyor. Bu saatte neden ey komşu neden? * : geleneksel hint müziği melodisi diye bir tabir var mı bilmiyorum yoksa ben uydurdum. Müziği dinledikçe aklıma Hindistan geliyor.

Yengemin bir komşusu var, kadın yengemin evini nargile kafe gibi kullanıyor. Ne zaman sigara ya da kahve içecekse yengeme zorla kendini eve davet ettiriyor. Sigarayı da yengemin paketinden aşırıyor. İlginç gerçekten.

yan komşum en ufak tıkırtıda duvara güm güm vuruyor. bir buçuk senedir oturuyorum bu apartmanda yüzünü ilk kez geçen akşam yanlışlıkla ziline bastığımda gördüm. bodur, şişko, domuşuk bi kadın kapıyı açıp kimsiniz, siz mi çaldınız kapıyı diye sordu sert bi şekilde. elimin çarptığını söyledim, mümkün olan en kibar şekilde özür diledim. tek kelime etmeden suratıma kapattı kapıyı. gerçekten böyle suratsız insanlar varken neden anlayışlı ve nazik kişilikler olmaya özen gösterelim diye düşünüyorum artık. amına kodumun domuşuğu

Bizde bir komşu var Allah düşmanımın başına vermesin kapımız çalındığı zaman bizden önce kendi kapısını açıyor bize gelen kim diye bakıyor ya da misafir gelip gidiyor sonra kendisi bize geliyor ve kimin geldiğini öğrenene kadar evine gitmiyor bir ara eve gece gelmiştik ulan apartman uyuyor aq senin o saatte ne işin var ayakta tam eve girecez baktık kapı açıldı nerden geliyorsunuz bu saatte diyor oynaştan geliyoruz teyze sanane aq diyemedim

Yemek yaparken kapıyı ardına kadar açıyor. Ben evden çıkarken ya da eve girerken koşup gelip kapıyı “laaaağğğnnnnn” diye kapatıyor. Kapımız bir de cam, bu güne kadar iyi dayandı da kırılmadı

yıllar önce yanlış hatırlamıyorsam komşumuz wifi şifresini istemişti annemden leptopları vardı diye. annemde hem bilmediğinden hem de vermemek adına babam biliyor demişti. velhasıl sonra komşunun çocuğu başka bir komşuyla geldi pcden işleri varmış diye bende onları izliyorum onları girdiler modemin arayüzüne. modem arayüzüne girmeye çalıştıklarını fark ettim. fakat ses etmiyorum. şifre deniyorlar falan olmuyor. neden çünkü ben modem şifresini değişmiştim (neden bilmiyorum fakat içimdeki bilişimci ruhundan olsa gerek :). tabi bunu sonradan fark ettim şifreyi oradan bakacaklar diye de olsun yer mi anadolu çocu bunu.

Bizim komşunun lakabı bile var "mobese". Kadın sabah 9 akşam 9 mesai yapıyor balkonda. Gelen geçen herkes ondan soruluyor. Sabahtan akşama kadar balkonda durmaktan garip ne olabilir?

Yan komşumuz pencereye çıkıp polisle konuşuyormuş gibi yapıyor. “ evet memur bey evet 16 numaradan şikayetçiyim çok ses yapıyor, Tamam memur bey gelin bekliyoruz” Bir keresinde biz evde yokken yapmış buunu hem de bizim evin numarasını çıkıp söylemiş. Bre insafsız evde yokken nasıl çok ses yapalım Her gün başka bir ev numarası söylüyor ee tabi gelen giden yok.

Arada bir camı açıp hurdacıııı diye bağırıyor. Peşine de ekliyor alırımmmmmm,alırım dedim mi alırımmmm hurdacııı.

komşumu kaldı şimdi bazılarını görmedim bile

devamlı alısveris yapıp kargolarını bizim teslim almamızı istemeleri.

Bir olay görünce, nolduğunu anlamadan yargılayarak bakmaları en garip ve saçma davranışları bence. Az önce karanlıkta bahçede otururken, siyah eşofmanımın üzerinde yine siyah bir şeyin yürüdüğünü fark ettim. "Ay bu neee" diye cırlayıp bastım tokatı o yaklaşan cisime. Yanımdaki kişi akrep diyince zaten akli dengem şaştı. Korkmam ama huylanırım. Ben başladım hoplamaya. İstemsiz olarak akrep diye bağırıyorum iğrendim bir kere. Öncesinde de kedi oynamak için üzerime doğru atladı, alışık değilim korktum. Akrep vakası atlatıldı, karşıma kirpi çıktı falan. İster istemez huylandığım için de artık kaşındım baya. Her şey üst üste gelmiş, hoplaya zıplaya bahçede koştuysam nolmuş yani noooolmuş?

bizim apartmanda yaşlı ama biraz huysuz bir teyze var. yan binamızda da onun yaşlarında ve aşırı huysuz bir amca var. ikiside birbirinden nefret ediyor. geçenlerde öğrendim. bizim huysuz teyze, amcanın dışarıya koyduğu ve arada nefes almak için oturduğu sandalyesine yapıştırıcı sürmüş. tam olarak ne sürdü bilmiyorum ama amcanın pantolonu yırtılmış sandalyeden kalkmak isterken. sonrası malum küfür kıyamet.

Yüz verince astarını istemeleri. Elini verince kolunu kapmaları. Vesaire. Garip mi? Bence garip. Ev dediğimiz mekan insanın o evde ikamet eden, adına da aile denilen kişilerle yaşam alanıdır, evine girdiğinde insanın rahatlaması gerekir, konfor alanı sonuçta. Kiracıyız ve kaç komşu tanıdıysam hemen hemen hepsi iyi insanlardı fakat iyi olan cennete gitsin kardeşim. Ben sizi her gün her durumda çekmek zorunda mıyım? Bu sitem biraz bencil gelebilir fakat böyle bir durumun misafirperverlikle alakası yok. Yeri gelir biz davet ederiz zaten, yapmazsak da bize ayıp. Amma ve lakin, bazı günler insanın sakince kafa dinlemeye ihtiyacı olur, ne bileyim yorgun olur o gün yatası gelir veya ev kendince müsait değildir. Olabilir bunlar. Bu yüzden de madem o kadar yakın görüyorsun, bir karşıdakinin durumunu da düşünmek gerekir. Çat pat Allah'ın her günü gelmek, gece 1'e kadar "Uykusu var mı, yorgun mu?" diye düşünmeden oturmak düşüncesizlik. O yüzden şahsen, "Ev alma komşu al." derler ya, ev alıcam bundan sonra, komşu değil. Delirttiniz ulan beni.

Bunu kesin yazmam lazım. Annemin kovid teşhisinden önce - kaç gün önce bilmiyorum ama yakın tarih değildi bence- komşu bizden süt almıştı. Parasını bile vermişti, ne gerek varsa. Neyse. Sonra annemle konuşurken şey demiş , sizin sütten korktum döktüm bir daha gidip süt aldım. Madem alacaktım teyze niye istedin? Birde bu kadın sürekli bir komşuyla içli dışlı oturup kalkıyor, oturduğu kadında çalışıyor sürekli otobüslerde geziyor doğal olarak... Hayır birde şey yani tamam döktün de anlatmanda ki maksat neydi?

şu an aile fertlerinden biri korona olduğu için kendilerini 2 hafta karantinaya aldılar. annem de safım benim ihtiyacınız olduğunda çekinmeyin söyleyin demiş. her gün arayıp teker teker nescafe, maden suyu, çikolata ve dondurma istediler. parasını da vermiyolar. normalde lüks diye kendileri de almazlar. şu saatten sonra kimse bana komşuluktan iyilikten bahsetmesin. resmen enayi yurduna koyuyolar

Üniversitede evde arkadaşlarla toplandığımızda hemen elinde bir tabakla kapımızda belirirdi allahın cezası kadın Kapıyı açana kadar beklerdi , bilin bakalım amacı neydi bu ablamızın ? Eve erkek atmış mıyız ona bakardı, böylece bizimkiler bizi ziyarete geldiğinde onlara ötecekti Annem bir gün ziyaretime geldi ve 2. gününde sınıfımdaki tüm arkadaşlarımı,benim evimde “anne yemeği özlemişlerdir “ diye yedirip içirmişti. O günden sonra o komşum bir daha kapımıza gelmedi.

Sürekli bir şey istemesi. Hayır arada bir evinde bir şey eksik olur çok acildir markete falan gidemezsin tabiki o zaman istenir ama günün her öğünde özellikle sabahın 8'inde de istenmez diye düşünüyorum. Bi de istedikleri de bi tabak şeker ya da bi yumurta falan değil. 5 yumurta 6 patates 3 patlıcan 2 tabak toz şeker gibi şeyler...

her haftasonu geldiklerinde bize bir paket kadayıf getiriyorlar , beni istemeye gelecekler her halde , başka sebebi olamaz bu durumun

Yeni evliydi, ilk taşındığında yalniz kalmasin diye samimi oldum. Temizlikte, yemekte,hastalandiginda çogu konuda yardimci oldum. Aradan üc bes gun gecti baktım 9 yasindaki kardesimi bakkala sigara almaya gönderiyor. İnsanlarda utanma da yok. Çok sasirmistim. Ondan sonra bi uzaklastık onunla.

Gidip apartman zilinin üstüne su döküp kısa devre yaptırıyor. Bütün ziller basılı kalıp sürekli çalıyor. Aynı kişi elektrik panosuna da su döküyor. Ölümümüz inşallah bu deli kadın yüzünden olmaz. Boşuna ölmeyelim yani benim daha yaşayacaklarım var. Şimdi gitti yine sularla aşağıya. Gergin bir gün bizi bekliyor.

Gece gündüz demeden bağırarak konuşmaları. Aynı odadalar hayvan gibi bağırıyorlar.

eski komşumuz apartmandan taşınalı neredeyse iki yıl olacak. taşınmasına rağmen hala daha hafta içi sadece akşamları; hafta sonu ise tüm gün apartmanın kapalı garajında takılıyor. taşındığı evde bir öteki mahallede ya da bizim mahalleye yürüme mesafesinde bir yer değil, bireysel araçla gelse 45 dk yol kat etmesi gereken mesafede oturuyor. babam ve diğer apartman sakinleri de arada neden geldiğini öğrenmeye çalışsa da hiçbir şekilde sebebini söylemiyor, konu değiştiriyor. hayır yani hazine arıyor olsa şimdiye ortaya çıkarmıştı kırk kere ama bu gizemli tavırlar çok tuhaf :d

bi tane obsesif emekli abimiz arabayı hep aynı yere koyuyor. yazın apartmanın dışı boyandı bunun koyduğu yere işçiler iskelede kullanılan çelik profilleri istiflemişler. bu deli gitti gece gece hepsini taşıdı arabayı yine aynı yerine koydu amk