kalp

kalp veya yürek (arapça: قلب kalb; latince: cor ; yunanca: καρδιά = kardia), kalp kası olarak bilinen özel bir tip çizgili kastan oluşmuş, içi boş, kendiliğinden kasılma özelliğine sahip kuvvetli bir pompa. temel görevi kanı vücuda pompalamak olan kalp, metabolizma faaliyetleri sonucunda oluşan artık ürünlerin de vücuttan uzaklaştırılması, vücut ısısının düzenlenmesi, asit-baz dengesinin korunması, hormonlar ve enzimlerin vücudun gerekli bölgelerine taşınması gibi görevleri yapar. kalp, bu sistem içerisinde motor görevi yapar. kalp insanda dakikada 60-80 çarpma arasında değişen bir hızla dakikada 5-35 litre arası, günlük ise 9000 litre kanı vücuda pompalar. günde yaklaşık 100 bin, yılda 40 milyon, tüm insan hayatı boyunca yaklaşık 2,5 milyar kere, hiç durmadan yaklaşık 8 bin ton kanı vücuda pompalar. yetişkin bir kadında ortalama ağırlığı 200-280 gram, yetişkin bir erkekte ise 250-390 gram ağırlığındadır. her kişinin kalbi kendi yumruğu büyüklüğündedir. kalp, göğüs boşluğunda, 2 akciğer arasında, sternum'un arkasında, diyafram kası üzerinde ve 4. 5. ve 6. costae'ların arka yüzünde, üçte ikisi orta çizginin solunda, üçte biri ise sağında yer almaktadır. elimizi göğsümüzün sol tarafına koyduğumuzda, kalbimizden gelen sesin nedeni kulakçık ile karıncık arasındaki kapakçıkların açılıp kapanmasıdır. başlıca 4 kalp sesi vardır; bunların ilk ikisi hissedilir veya steteskop vasıtasıyla duyulabilirken, 3. ve 4. sesler ancak ekg (ecg) cihazında duyulabilir. 1. kalp sesi atriyo-ventriküler kapakların sesi iken, 2. kalp sesi aorta ve arteria pulmonalis'teki kapakların çıkardığı sestir. 1. ve 2. kalp sesi arasındaki süre ventrüküler sistoldür (kalbin kasılması). 2. kalp sesi ile 1. kalp sesi arasındaki süre ise ventriküler diastol (kalbin gevşemesi) evresidir.

kan pompalamak dışındaki işlere karıştı mı sıçan organdır. (bkz: aslında her şey kafada bitiyor)

latincesi kardiadur.

aslında şu şekil "♥" iki insan kalbinin birleştirilmesiyle oluşur.

ritim bozuklugumun oldugunu 3sokak koşup 1saat voleybol oynayinca hatirladim amk

eğer olmasaydı dünya bir cehennnem olurdu. yada dur belki de olmazdı. zira kalbimiz olmasaydı bazı acıları çekemezdik hani bazı geceler gözümüzü tavana dikip ağlayamayacak kadar içlendiğimiz yada 1 dakika sonra ölmeyi isteyecek kadar ruhumuzu sıkan acıları. ama hissediyoruz işte biz 'o' kalpsizlerden olamadık olamayız olmayacağız da. kalbim, seni seviyorum.. her ne kadar beni peşinden sürüklesende aklım gibi düz memur tadında bir hayat yaşatmıyorsun bana. sen bütün acılarım ve bütün iyi niyetimin sebebisin. teşekkürler.

kalp hastalığını , krizini ve benzeri şeyleri bilmem de benimki paramparça oldu artık

kalp göğsün ortasında yer alan, kaslardan oluşan bir organdır. yaygın yanlış kalbin sol tarafta olmasıdır. halbuki kalp göğsün solunda değil, göğsün orta çizgisinde yer alır. erkeklerin kalbi kadınlara oranla daha ağırdır. kalbin sağ kenarı, göğüs kemiğinin sağ yanının arkasına rastlar; kemiğin soluna doğru, ucu sol memenin hemen altına rastlayan üçgen biçimde uzar. kalp atışlarının kolayca duyulduğu bu uca apeks denir. elimizi göğsümüzün sol tarafına koyduğumuzda, kalbimizden gelen sesin nedeni kulakçık ile karıncık arasındaki kapakçıkların açılıp kapanmasıdır. kalbin her vuruşunda iki kulakçık birden kasılarak karıncıklara kalp pompalar, karıncıkların birlikte kasılması ile devam eder. bu kasılmalar dizisini çok karmaşık bir elektriksel zamanlama sistemi düzenler. kalbin çalışmasını düzenleyen asıl nokta sağ kulakçığın üstünde yer alan sinoatrial düğüm adı verilen noktadır. buradan yayılan elektriksel uyarı kulakçıklara ulaştığında onların kasılmasına neden olur. kulakçıklarla karıncıkların birleştiği noktada ise atrioventriküler düğüm bulunur. kasılma uyarısı burada hafif bir gecikmeye uğradıktan sonra his demeti adı verilen iletken lif demeti boyunca önce karıncıklar arası bölmeye, sonra da karıncıklara yayılıp kasılmalarını sağlar.

arada bir dolan,taşan,duran ama hep bir yolunu bulan koca yürekli organ

aga o kadar kiriliyo falan ama hala tikir tikir çalışıyo sagolsun kerata

kırık kalpler durağında inecek var

kalp 20 mb ram gibidir ne kadar dolarsa o kadar kasar.

kalbim olduğunu çok değil, son bir kaç gündür hissetmeye başladım.

iskender pala'nın en son çıkan kitabının adıdır. henüz yarısını okumuş ve kitabın bu kısmında geçen hemen her şeyi daha önce bir yerlerde duymuş olmama rağmen epey işime yarıyor bu kitabı okumak. çünkü aşk hakkındaki düşüncelerimi ve kendimce tanımlarımı cümlelere oturtma fırsatı sağlıyor bana. geçtiğimiz günlerde aşk üzerine çok kafa yorduğumu düşünen bir arkadaşıma kendimi ifade etmekte yetersiz kalmam üzerine bu kitabın babam tarafından alınması çok zamanlı oldu.

keşke kalbim kırılacağına kolum bacağım kırılsaydı.

sözlük yazarlarının kalbine giriş yolları. başlığa bak. çöp. entrylere bak. duygu yüklü. af edersiniz. kalbin giriş yolları v. cava superior v. cava inferior vv. pulmonales kalbin çıkış yolları aorta truncus pulmonales birazcık bilgi paylaşımı yapalım. kaynak google.

nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde arabamın ön camında kendine yer bulandır. ben pek öyle ince mesajlardan anlamıyorum sayın evren ! varsa bir söyleyeceğiniz, açık sözlü ve kararlı bir şekilde sohbete bekliyorum... yalanım varsa beni vursunlar

L sesi ince okunursa bir organ ismi kalın okunursa sahte anlamına gelen kelime. (bkz: kalpazan)

Kırık

Ne ufak, ne de sıradan görünen bir şey gibiyken ne de çok şeyi sığdırabiliyoruz değil mi? Tıpkı bir duygu denizi gibi, gelen giden birer dalga misali, hepsinden birer parça vuruyor kıyımıza, toplamı da bize bir kalp bahşediyor;insan olduğumuzu varlığımızı, anımsatıyor bir kez daha..

Kalbim beynimi uyutmuyor T: kalple ilgili bir anınızı giriniz

Sadece az takipçili, sporcu ve özel üniversitede burssuz okuyan hatun görünce kan pompalayan organ

kemiği olmamasına rağmen halk arasında kırılabildiği söylentileri olan organımız. neyse ki istemsiz çalışır. beyne haksızlık yaptığı da bir gerçektir. tüm duygularımızın merkezi sanırız. oysa garibim beyin hepsini gerçekleştirir. görünüşü ve rengi dolayısıyla olsa gerek beyinden daha sempatik gelir. insanlarda dört bölmeden oluşuyormuş. küçücük dört bölmeye dünyaları sığdırmaya çalıştığımız da olmuştur, tek bir insan için atmışlığı da vardır. mutlaka atış sesini dinlemişsinizdir. mucizevi bir şekilde rahatlatıcıdır. bazen fazla atıp heyecanlandırdığı da olur. ruhunun olduğuna inandığım da doğrudur. bazen bir zamanda, bazen bir yerde, bazen bir kişide kalmasını başka bir şey açıklayamaz çünkü. sembolik kalbin iki tane gerçek kalbin yan yana gelmesinden oluştuğu da söylenir. iki kalp... güzel bir fikirmiş. kim düşünmüşse? her ne kadar kan pompalasa da o kandan faydalanamıyormuş. kalbi besleyen koroner damarlar varmış, ilginç değil mi? duygularımızı bile besleyip kendini besleyememesi... kırıldıkça da güçleniyormuş denmesine bakmayın bir kez kırıldı mı bir daha düzeltene aşk olsun.

Keşke bitane daha olsaydı sadece Mehmeti sevmeye kullansaydım.