cesaret kokan hareketler

hafiften hoşlandığım, pek muhabbetim olmayan çocuğu arayıp sütlü tatlıyımı daha çok seversin şerbetli tatlıyımı, en sevdiğin çizgi film gibi saçma sorular sormak.

gomis'in önemli maçlarda kaçırdığı penaltılar sonrası, şampiyonluk maçında da penaltıyı gomis'e kullandırmak.. ''böyle şampiyon olunuyor,yaşamak cesurların hakkı.''

Yine bir yaz köyde babannemle beraberim. Çayır çimen gezerken yorulduk, yerde oturuyoruz. Babannem yerden bir şey alıp dereye doğru fırlattı. Bende derede taş sektirmek istedi zannettim, dedim senin içindeki çocuk hala ölmemiş. Yok kızım yılan vardı onu attım dedi. Kadın yılanı taş gibi derede sektirmiş bildiğiniz.

Orman yürüyüşleri, bisiklet sürüşleri, off road sürüşleri, yüksek yerlerden suya falan atlama gibi bir miktar aptallıklarım var. Lakin bence en büyük cesaretim düşüp düşüp tekrar kalkmak. Evet, bence de eksiyi hak ettim.

Bilgisayarı yeni aldığımız zamanlar abim knight diye bir oyun var sürekli onu oynuyor. Bana bilgisayarı doğru düzgün vermiyor bile. Günde sadece 30 dk bende o da abimin yemek molası. Neyse kaos diye bir şey vardı oyunda çok önem veriyodu abim ona. Tam ona girince gidip bilgisayarın fişini çekiyodum. Topuk topuk topuk. Kaçtım kaçtım, kaçamazsam al iştee :) (bkz: Ölmeyi bayılmak sanmak)

Herhangi bir sınava son dakika hazırlanmak.

Üst geçidi kullanmayıp, ana caddeden geçmek. Gerçi bu gerizekalılıkta olabilir. Emin olamadım.

Köydeki kıraathanemizde çalışırken, karşı kıyıda biri jandarmadan kaçıyordu. Yüzerek bizim kıyıya geldi. Elemanın gelmesiyle jandarma da yetişti. (Yoldan dolanarak) Adam kaçıyor, köy meydanındaki herkes izliyor. Gittim adamın önüne geçtim. Adam durdu, jandarma yetişti vurdular kelepçeyi gittiler. SON. (Kurgu değil, valla oldu)

Radar olan yerde vites beş ile gitmek