bir kadına söylenebilecek en güzel şey

gel beraber dışarı çıkalım ve her şeyden iki tane alalım.

vitalleri ben alırım sen dur

çocuklarımın annesi demek bence

kilo mu verdin sen

seninle şu kısacık ömrümü tüketmek istiyorum

"ben senin ruhuna aşık oldum. " demişti birisi. hala çok hoşuma gider bu söz. beden gibi cismani ve beşeri birşey yerine ruh gibi zarif, soyut ve ebedi birşeye aşık olmak aşkın gerçek tanımı değil mi ?

''seninle gurur duyuyorum.''

görmeyeli seni bir başka kadın bir hoş olmuşsun...

aslında süslü laflara gerek yok. romantik olacağız diye samimiyetsiz şeyler söylemeye gerek yok. "seni seviyorum" cümlesinin üstünde bir şey var mı? bu sevmeyi ne kadar ciddiye aldığınıza göre de değişir. herkese diyorsanız bunu tabi ki anlamı olmaz. bir kişiye söyleyin bunu ve sonra onu sevin.

kilo mu verdin sen ?

sen çok akıllı, güçlü ve ne yaptığını bilen bir kadınsın.

o iş ben de gelsin hele de bir. her dediğim kazındı kafasına. :)

sanatçı, bugün yaptığını yarın beğenmez, daha iyisini yapar ve bu hep böyle devam eder. ben bir söz sanatı yapsam, bir iltifat etsem ve bu en güzeli desem yarın daha iyisini yapabilirim. bir süre sonra gözüme kötü görünecek bir söz sanatını aşık olduğum kadına karşı kullansam da bu en güzelidir diyemem. yani söylenen her türlü iltifat, söz eskiyebilecek bir güzelliğe sahiptir. ama aşık olduğum kadının güzelliği asla eskimez benim gözümde. nitekim bir kadına, başlığa bakınca aklıma gelen kadına söyleyebileceğim en güzel söz yok. gösterebileceğim en güzel şey var, o da ona yansıttığım aynada görünen yüzdür. eee güzellik görecelidir demişler. başta ona bir ayna gösterdiğim için bana kırılacak gibi olsa da bu söze istinaden benim gözümde en güzel şeyin kendisi olduğunu anladığında fikri değişebilir. tüm bunlar demek olmasın ki iltifat etmemek için bahane uyduruyorum ve demek olmasın ki hiç iltifat etmeyen bir mağara adamıyım... her daim gönlümden geçip aklıma düşen en şahane gördüğüm ama aynı zamanda da özgün olduğuna emin olduğum iltifatları da ederim kendisine. ama yukarıda da belirttiğim gibi, dün söylediğimi bugün beğenmiyorum. her gün yeni iltifatlar mı buluyorum derseniz, keşke bulsam derim. ama o denli şair ruhlu ve dahi birisi değilim ne yazık ki.

gerçekten anlayabildiğiniz bir kadına ne söylediğinizin hiçbir önemi yok zaten mutludur. gerçekten anlamadığınız bir kadını da ne söylerseniz söyleyin mutlu edemezsiniz, onu anlamadığınızı bilir. yine aforluyorum ben vuhu.

en güzeli mi bilmiyorum ama bir yorumda gördüm şey demiş eleman cahillğime kitap ülkeme atatürk gibisin

who is your daddy

güzel gözlüm

söylenecek en güzel şey bence kadından kadına göre değişir fakat onda etki oluşturacak en güzel şey “söylenilenin gerçekten yapılmasıdır” hani işte seni asla bırakmayacağım dedikten sonra gerçekten bırakmamak gibi benim hayatımda en önemli şey sensin dedikten sonra gerçekten hayatta en önemli şey o gibi davranmak gibi

evet benim ki geliyor (bkz: kurban olduğum ) bu kişiye göre değişir. çünkü biz ilk tanistigimizda ben bi çocuğu kurban olurum diye sevmiştim. sevgi evlerine ziyaretlerimizden birinde. sonra bana dedi ne kadar çabuk kurban oluyorsun . bence bu kadar basit değil. (iç sesim: aman çok biliyorsun,bay kasıntı,istersem kaldırıma bile kurban olurum sanane) diye düşünürken. mesela dedi benim tek kurban olacagım sey vatandır demisti. neyse dedim laf sokmiim şuna. sonra bizim ilişki ileri boyuta gitti. sonra benim çok üzüleceğim birşey yaptı. ben de telefonları açmıyorum.konusmuyorum. bana mesaj atti; kurban olduğum yapma böyle.... yeniden yazarken bile gulumsedim.... öyle işte...

“baş tacısın.” bir kadının sahip olabileceği en güzel konum da budur keza.