askerlik

vatani görev olarak "dayatılmasına" karşı olduğumdur. not: (#2241241)

askerliğimin 6. gününde yazmıştım bir de 6 gün kala yazayım dedim. :)

şubat'ta askerim kısa dönem gidecem. tabi tek tip askerlik sistemi çıkmazsa. sözlükten tertip var mı?

valla herkesinki kendine zor geçmiştir sanırım. 20 gün giden adam da bu nedir lan diyor, 5 buçuk ay giden adam da o neydi lan diyor. benim arkadaşım şemdinli’de 7 saatlik intikalden sonra komutanın keyfi için çiğ köfte hazırlayıp sofra kuruyor, emirleri yerine getiriyor, ona da sormak lazım askerlik nedir diye? ben de bir sene boyunca bi ben bilirim bi dağlar bilir diyordum sonra babam şöyle kaşını çatıp; 2 sene boyunca o yokluk yıllarını bi ben bilirim, bir de şafak 40 iken olan darbeyi de ben bilirim dedi, ardından; o cezaevlerinden çıkan insan çığlıklarını herkes duydu ama hiç kimse bilmiyor, diye ekledi. sonra insan sorguluyor, gerçekten ne için askerlik yapıyoruz? vatan için deyip can almak, vatan için deyip can vermek kutsaldır lakin gerçekten vatan için mi? bizden öncekiler de dağlarda bu vatan için can aldı, halen daha da devam ediyorlar ama bu illet bitmiyorsa başka bir şey vardır bu işin içinde. silah tüccarları mı, uyuşturucu pazarları mı, kirli siyaset araçları mı yoksa geleceğin petrol pazarının temelleri mi? kesin olarak nedir bilmiyorum ama kesin olan bir şey var ki bilinen ve bilinmeyen birçok can kayboldu. birçok insanın babasız, oğulsuz, kardeşsiz, abisiz, kuzensiz, yeğensiz, kocasız kaldı. birçok insan zihnini yitirdi psikolojisini bozdu. ne için gerçekten? neyi paylaşamıyoruz? değil komşu ülkeler, değil başka dinlerden olanlar, biz yan komşumuzla anlaşamıyoruz ki artık, gerçekten neyi paylaşamıyoruz? biz ne yapıyoruz?

yeni taslakla şu şekilde olacakmış; --- spoiler --- taslağa göre bedelli askerlik kalıcı olacak, bir aylık zorunlu eğitimden sonra isteyenler para ödeyip ayrılacak, isteyenler ise altı aylık zorunlu askerliklerini bitirdikten sonra maaş alıp devam edecek. erdoğan, lisans ve lisansüstü mezunlarına tanınan 12 aylık yedek subaylık uygulamasının yanına iki yıllık meslek yüksekokulu mezunlarına da ihtiyaca göre belirlenecek sayıda 12 aylık yedek astsubaylık uygulamasının ekleneceği açıkladı. yedek astsubay ve subaylara ilk 2 aylık eğitimlerinde harçlık, sonraki 10 ayda ise maaş ödenecek. askerliğini er olarak yapmak isteyenlere ise 1+5+6 aylık bir seçenek sunulacak. ilk bir aylık askeri eğitim tüm erkeklere zorunlu olacak. bir ayın tamamlanmasının ardından isteyenler bedelli askerlikte olduğu gibi para ödeyerek askerlik hizmetlerini tamamlamış sayılacak. bedelli yapmayanlar ise beş ay daha zorunlu hizmete devam edecek. bu sürenin sonunda isteyenlere altı ay da maaş alarak askerlik yapma imkanı sunulacak. altı ayın sonunda isteyenler sözleşmeli er olmak için başvuru yapabilecek. cumhurbaşkanı erdoğan, yurtdışında dövizle askerlik yapanların ödeyeceği paranın da bedelli askerlik ücretiyle aynı olacağını, bu miktarın günlük döviz kuru ile çevrilerek dövizle askerlik yapanlara iletileceğini açıkladı. erdoğan, bedelli askerlikten faydalanmak isteyenlerin eğitim durumuna da bakılmayacağını belirtti ve ekledi: "bedelli ücreti sabit bir formüle göre hesaplanacak. eğititim dönemleri dışında tamamı maaşlı hale gelen diğer askerlerin maaşlarını fazlasıyla karşılayacak. "çalışma henüz taslak aşamasındadır, nihai aşamaya ulaştığında milletimizle paylaşılacaktır." link --- spoiler --- not: (#2254098)

"haftaya teslim oluyorum" bu cümle bana çok şey anlatıyor. gidip tuvalet temizleyip, çöp toplayıp, günde beş vakit; orda mıyım gerçekten diye kontrol edilip geri gelicem. müthiş. bunun bana maliyeti 6 ay ancan rahat bir yere çıkarsam ve listelediğim bütün kitapları okuyabilirsem o zaman benim için çok karlı olacak.

merak ettiğim bir şey. nasıl oluyor ne oluyor ruh halleri nasıl vs gibi. hani çok şeyler anlatılıyor ya ondan merak ediyorum galiba. gönüllü olarak azcık da olsa gidemiyor muyuz acaba? hiç mi.. peki

üniversite mezunlarının şarampole yuvarlanma yolunu bir nevi uzatan araç. i̇ş bulamayıp depresyona bi 6 ay sonra giriyorlar sadece şu şartlarda biraz şanslı ise uzun dönemden yürüyorlar

önümüzdeki ay baba gidiyor. manisa merkez akıllı olsun herkez.

vatan görevi olarak adlandırılan vazife. ancak her zaman öyle değildi, eskiden askerlik profesyonel bir meslekti. ne zaman ki tanzimat-ıslahat fermanları ilan edildi, askerlik vatan görevi oldu.

Hayatımdan altı ay gibi uzunca bir süreyi işgal etmiş dünyanın en gereksiz oluşumu. İştimasını ayrı sikeyim sakal traşını ayrı. Allahtan 4 ay gece koğuşcusu olarak görev aldım da rahatladım.

bence gereksiz. devlete yük ,gencine yük zaten çoğunluk profesyonel orduya geçildi. Görevlerde,operasyonlarda bulunmuyorlar ki en akıllıcası... erkekler olgunlaşır mı,düzelir mi orasını bilmiyorum. ama nice rütbelilerin vaktini boşuna aldıklarını biliyorum. eee peki kime yararı var? bilen aydınlatsın...

Bir çok ülkede zorunlu olarak sürdürülen vatani bir görevdir. Yapılış biçimleri ülkeden ülkeye değişiklik gösterebilir. Aslında amaç basittir. Herhangi bir savaş durumunda, rezerv gücü kısa sürede işler hale getirmek için normal zamanda askeri eğitim verilir. Öyle bok silme, izmarit toplama vb. işler de, tam olarak emir komuta zincirinin sağlanması için yapılır. Şöyle bir örnek vermek gerekirse; yanlış hatırlamıyorsam, İsviçre'de askerlik bizden biraz daha ağır. Adamlara askerlik yaptıkları tüfekleri zimmetliyorlar, adamlar askerlik sonrası evlerinde saklıyor silahları. Bakımlarını falan yapıyorlar. Yılın belli zamanları da çağırıp kısa bir eğitimden daha geçiriyorlar. İsrail zaten bu işin biraz daha ayyuka çıkmış hali. Çok daha uzun ve çok daha ağır bir programdan geçiriyorlar vatandaşlarını. Yanlış hatırlamıyorsam, kadınlar da askere alınıyor onlarda. Arap yarımadasındaki orduların çoğu aymazdır. (Yemen'de husiilerin parmak arası terlikle suudi ordusuna, ki bu ordu baya donanımlı bir ordudur, kan kusturduğunu unutmamak lazım.) Lakin Israil'de bu durum böyle değildir. İsrail Genelkurmay'ı 2. dünya savaşında ciddi deneyim kazanan bir çok askere sahiptir. Neyse. oralara girmeyelim. Öyle yani.

Küçükken Emret Komutanım izlerken kız olduğumu unutup gitmek için can attığım vatani görevdir kendisi.

Hazır pandemi gibi olağanüstü bir hal ile şartlar oluşmuşken her türk vatandaşını zorunlu covid nöbetine davet ediyorum. Herkes 6 ay doktorculuk oynayacak. Yok ben almayayım diyorsanız bedelini ödersiniz artık. Nasıl fikir ama? Hem böyle bir tecrübeyi de kaçırmamış olursunuz. Sayın vasıflı insanlar.

erin eri ezdiği, devreciliğin korkunç boyutlara vardığı, komutanın sebepsiz yere ağaca selam verdirdiği yer. Çiçek koparttırıp sonra da çiçek dalında güzel olm niye kopartıyorsun diye fırça atan komutanlar...

Vatan görevi, kutsal görev, vatan millet Sakarya vs vs geçin bunları. Yaklaşık 1 ay sonra gideceğim, seçme şansım olsa gider miydim? Hiç sanmıyorum, bundan bir 20 sene önce olsa belki.. Sebebini şöyle açıklayayım, askeri liselerin, okulların saçma sapan gerekçelerle kapandığı, vatana hizmet etmek için gerçekten severek, isteyerek, belki hayal ederek asker olmanın hayaliyle çocukluğundan beri bunun için çalışan binlerce gencin mağdur edildiği, hayallerinin çalındığı bir toplumda, daha önce eline silah dahi almamış bir genç olarak askere gidip, üstüne devlete herhangi bir yararım olmayacağını bile bile hayatımdan 6 ay çalınacak olması zoruma gidiyor açıkçası. Bunların yanında hayatımı kurmak için bile gerekli maddi özgürlüğü henüz elime alamadığım için bedelli askerlik icin verebileceğim bir 30 bin tl olmamasına da ayrı kırgınım. Çünkü bu parayı kazanabilmek için iş bulmalıyım, iş bulabilmek için de görüştüğüm her kurum askerlikle ilişiğim olmamasını şart koşuyor. Bunun yanında hiçbir siyasinin oğlunun böyle dertleri yok tabi. Yeni sayılabilecek mezun bir muhendis olarak, mevzu gerçekten vatansa ben bu vatana tahsilini aldığım, okulunu okuduğum alanda faydalı olamayıp, hiçbir alakam, bilgim olmadığı bir kurumda 6 ay eziyet çekmenin mantığını bana hiç kimse izah edemez. Devletin tabi ki askere, orduya ihtiyacı var ve bunun da gayet mantıklı ve makul yolları var. Geçersin düzenli ordu sistemine, açarsın yeterli duzeyde askeri okul, lise vs ne gerekiyorsa, gercekten isteyen, bu konuda kendini yeterli gören gençleri alırsın ve çocukluğundan itibaren bu bilinçle yetiştirirsin, bütün sosyal haklarını da sağlasın olur biter.

Keşke lise sonrası hemen gitseymişim. Bana katkısı büyüktür. Sabır ne demektir, sabretmenin yolu nedir. Az'la ikame ve idare nasıl olur hep orda oturdu kafamda ruhumda. Fizikende yaradı tüy gibi gittim, zebellah gibi döndüm.

Günümüz gençlerinin büyük bir cogunlugunun sadece bu görevi gerçeklestirerek vatana hizmet ettigini sanması beni şaşırtıyor ve üzüyor açıkçası.

En başından beri askerliği bedelli yapmayı düşünen erkek arkadaşım aylardır eğitimde, keşke az kaldı gelecek diyebilsem ama daha çok var :(

Garip bir meslek. Ayrıca, vatani görev. 18 yaşıma kadar askerlik hayaliyle yanıp tutuşuyordum. Sonra işte... Ya, bazı kötü olaylar oldu. Keşke olmasaydı, ama oldu. Sağlık olsun, dedim. Kalınca bir sünger bastım hayatımın o kısmına. Yeni bir yol çizdim kendime. Takriben 4 ay sonra birliğime teslim olduğumda hayatımda yeni bir dönem başlayacak. Tuvalet nöbeti tutan bir er mi, yoksa asteğmen olarak meslekçi mi yapacağım... Bilmiyorum. Belki de sırtıma çanta koyar, önüme de eşşek verir, huduta gönderirler. Hehe. Acaba nasıl olur? Velhasıl kelam, garip bir tecrübe olacak. Çok merak ediyorum. Neyse ki zaman çabuk geçiyor.

Bitiyor bitmekte olan. Önümüzdeki hafta serbestim şaka gibi. Önümüzdeki hafta özgürüm. Allahım özgür olmayı düşlemek bile çok güzel teşekkür ederim.

daha gitmedim. düşer belki diye bekliyorum ahaha...

Eylül başında teslim olacağım vatani görev (!) Vatani görevliği kalmadı gerçi komutan egosundan başka bir şey kastığımız yok

Haftalar sonra telefonumu alabildim ve geldim tekrardan buraya. 1 buçuk aydır askerim hali hazırda 124 günüm daha var... doğuda olanlara göre daha rahat askerlik yapıyorum bahriyeli olarak marmaristeyim ama sonuç olarak askerlik yine. Burada insan her şeyin değerini anlıyor. Ev yemeğinin arkadaşlarınla dışarıya çıkmanın. Hayatın sürdürenilebilir olması için kadının ne kadar değerli olduğu anlaşılıyor. Duşlar pis tuvaletler pis yemekler desen malzemeye yazık tamamen ziyan. Her türlü insan türü görüyorsun burada. Ama iyi yanı yok değil dediğim gibi gerçekten her şeyin değerini uzaklaşınca anlıyorsun. Her neyse telefonu aldığıma göre sözlüğün yakışıklısı gelmiştir :d özlemişim ulan burayı entry girmeyi

24 gün sonra bu nick kendi kendini imha edecek. Hatta son entiriyim de yine bu entiriyi editlemek olacak :)

O askerlik adam eder diyen biri vardı onu bulmayayım adam olmayanlar yüzünden çekmediğimiz kalmadı neyse ki son 28 nizamiye kapısına zılgıt ata ata koşacağım

bedelli yaparak aradan çıkarttığım görev. Bu dönemde askerlik yapmayı maalesef hamallık yapmaktan farkı kalmamıştır. zamanında bedelli yaptığım için laf edenler insanlar askerden gelince en mantıklı şeyi yaptığımı söylemiştir.

tecili bu hafta bozdurdum. 6 ay boyunca olmayacağım istanbul ve çevresinde. geldiğimde her şeyi sıfırlayıp geleceğim, kasımda gidiyoruz.

(#2335243) Lan bitti be. Üzerimden büyük bir yük kalktı. Sabaha asker değilim artık. Hiçbir sike derman olamayacak adamları sırf rütbesi var diye dinlemek zorunda olmak yok artık. Saçma sapan insanların saçma sapan muhabbetleri bitti. Rütbesi olanın Allah'tan rol çaldığı devir kapandı. Dilediğim gibi kavga edebilirim, dilediğim gibi oturabilirim. Kimse bana ne yapacağıma dair cetvel yazamaz. Devkete söve söve kendi küçük dünyama dönüyorum sonunda.

Garip ya. Seneye bu zamanlar birliğimde olacağım. Acaba nasıl olacak? Hangi ilde yapacağım acaba? Ya da Irak'a mı, yoksa Libya'ya mı gönderecekler? Meslekçi olamazsam, fizikten ve spor geçmişimden ötürü büyük ihtimalle muharip kısma koyarlar beni. Gerçi o da heyecan olur diyorum da, ailemin aklı kalır. İş bulamadığım ve muhtemelen uzun süre bulamayacağım bu dönemde yapabileceğim en mantıklı hareketi yapacak; doktoradan önce askere gideceğim. Hem bir yıl sonra bazı şeyler de yoluna girmiş olur, hem de bir miktar birikmişim olur. Askerliği sevip orada kalmazsam, belki İngiltere'de yaparım doktorayı. Kısmet ya. Gerildim bir miktar. Belirsizlik beni geriyor.

en küçüğümüz birliğine teslim oldu bugün. asker tıraşı ne de yakıştı paşama. Aslan gibiydi giderken. tez vakitte aramıza döner umarım. onu şimdiden çok özledim. hiç yalan söylemez, surat asmaz, küfür etmez, kin beslemez, ara bozmaz benim kardeşim. Bu da böyle bir canımdır.

Ne cürük ne bedelli vatan borcu ödendi.

10'lu seneler geçse de anıları taze.

Manisa/Alaşehir 6 ay reklam ;))) lşskf

bugün yerler açıklandı. 16/06'da başlıyor şafak sayma muhabbeti. gideceğim yer hakkında biraz araştırma yapayım dedim, yapmaz olaydım. herkes sürgün yeri olduğundan, buradan gidilecek yerin sınır karakolları olduğundan bahsetmiş sadece. yetersiz imkanlarından bahsetmiyorum bile. yine yaptık yani şovumuzu. şimdiden geçmiş olsun bana, sene sonu "yanılmışım" diye editlemek ümidi ile...

insana müthiş şeyler katıyor gerçekten. (yarak kürek şeyler) acemi birliğinde çektirdikleri yetmedi, usta birliğinde ayrı sikildim. kuzu gibi oldum kuzu. her erkeğin tatması gereken bir duygu bence. ermiş gibi evde 4 gündür oturuyorum.

Gidiyorsun giderlerin asgari ücret üzerinden hesaplanıyor artan parayı sana veriyorlar. Gitmiyorsun harcamadıkları parayı sana vereceklerine üstüne bide para istiyorlar.

bitmeyen bir süreç resmen günler birbirini sayıyor şafak mafak diyoruz ama yaşlandırdı be

çok garip, bi o kadar güzel, bi o kadar da boktan tecrübe. ilk gün saat akşam saat 10’a kadar 300 kişiyi sayamayan dalyarak çavuş yüzünden cırcır olan mı dersin, üşüten mi dersin, bayılan mı dersin ne ararsan artık. koğuşa girilen ilk anda gelen o bok gibi koku, ülkenin her yerinden gelen çocuklarla yüzünden kayan şive, bi önceki gece ile o anki düşünceler ve hissiyat arasındaki uçurum fark, ışıklar kapandıktan sonra ulan 6 ay nasıl bitecek düşüncesi, horlayanı, konuşanı, ağlayanı, sabahın 5’inde açılan ışık ve bağıran lavukla uyanmanın verdiği acı tat... yaşanmadan bilinmeyecek şeyler bunlar. ama sonrasında hep çok güzel ve unutulmayacak anılar. hayatımda en çok kahkaha attığım yerdir benim askerlik. uzman çavuşların üniversite mezunlarına olan garezi bi tek soğutuyor, ulan zaten elini sallasan üniversite mezunu neyine takmışlar bu kadar hâlâ anlam veremiyorum. 4 ay oldu hemen hemen askerden geleli, nizamiyeden çıkarken hissettiğim rahatlıktan geriye en ufak bi pay kalmadı içimde. keşke o güzel günlerime geri dönebilsem.

Askerliği özledim çünkü marmariste yapmıştım aq. 6 ay tatil gibiydi hafta içi balık tutuyorduk gemiden hafta sonu istediğimiz saatte uyanıp denize gidiyorduk

bu hafta kardeşimi göndereğim, kıyamadığım için keşke ben gitsem diyorum...

Günümüzde zorunlu olmaması gerektiğini düşünüyorum Edit: Profesyonel olarak yapılmalı

erkekliğin iliklere kadar hissedildiği yerdir. olgunlaşma yeridir. askerden kaçan çoğu kişi askerlik bitmesin diye dua eder. çünkü askerlik özgüvenin tavan yapması demektir. çevremdeki çoğu kişi askere gitmekten korkuyor. amk 6 ay bi şey zaten göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor. ama gerçekten o yüklenilen sorumluluk ve yanlış yaparsam yarrağı yerim hissiyle pür dikkat konsantrasyon insana çok şey katıyor. o dışarda aslan gibi takılan adamların askerde nasıl süt dökmüş kedi olduğunu, o pısırık adamların üniformayla nasıl şahlandığını bi görseniz koşa koşa gidersiniz askere.

Değişik bir şey gerçekten. Oradayken sövüyorsun bitse gitsem diyorsun bitince "ulan keşke geri alsalar gitsem" diyorsun

Ben yaptım. Bedelli olmadan, Sizde yapın. Bir haykırış nidası olarak; (bkz: beni siktiler sizi de siksinler )

Ben yaptım ve hala da yapmaya devam ediyorum, Siz yapmayın Ciğeri beş kuruş etmeyen insanların keyfi uygulamalarını emir adı altında verdikleri sikindirik bir mekan peygamber ocaklığından çıkmış durumda tamamen zaman ve enerji kaybı bir takım insanların egolarını tatmin etmek için ve kendilerini önemli hissettikleri tek yer ellerine 3 tane koyun versen kaybedip gelecek insanlar komutancılık adı altında ellerinde ki gücü kötüye kullanmanın derdindeler tamamen cahiller sürüsünden başka birşey değiller.

12 ay olarak yaptım, canıma okudular ama anladım ki Atatürk ilke ve inklaplarının ne kadar önemli olduğunu anladım, sadece vatan sevgisi ile çalışan insanları gördüm,her şeyden önce vatanın gelmesi gerektiğini ögrendim disiplinin ne kadar önemli bir kavram olduğunu ögrendim. üst düzey insanların fikirleri ve idealleri nasıl kararlı adımlarla izlediğini ve başardığını anladım. şuan çağırılsam şu saate dolabımdan kamuflajımı çıkar, giyerim botumu baglar hızlıca parlatır ve giderim.

20 ağustos'ta 65. mekanize piyade tugay'ına teslim oldum. 9 eylül cuma günü yemin törenim vardı. acemi birliğini başarı belgesiyle bitirdim. bitirdiğim gibi direkt kanuni izne ayrıldım. şimdi şöyle başlayayım. acemi birliğinde hayatımın en en en kötü zamanlarını geçirdim. ve sadece 83 acemi erdik. yani bu 300-500 acemiyle yapanlara helal olsun diyorum. 65. mekanize piyade tugay'ında mı böyle ki sadece diye çok düşündüm. aklınıza gelebilecek her türden insan buradaydı. öyle yok sağa sola dönemeyen veya tekmil veremeyen insanlardan bahsetmiyorum. ana kuzusundan tut, 20 yaşına kadar aile evinden çıkmamış, adam bıçaklayan, çete ve dolandırıcılıktan, araç taramadan hapse girip çıkmış onlarca insan, kan davasından vuran vurulan, her gün kendini kesen jiletçiler kısacası her türden insan vardı. sicili temiz olan 13-14 kişiydik. saçma sapan insanları geçtim, şartlar da çok kötü ve ağırdı. 41-42 numara ayakkabı/bot giyen ben, 45 numara botla 18-19 gün, günde en az 15-16 saat ayağımda yürüdüm, süründüm, istikamet yedim, koştum(bi 5 ay daha devam). hiçbirinde de en ufak hatam yoktu ama askeriyede başarı 1 kişiye, ceza herkese verilir diye öğrettiler. ah şartlar ah. duşluk ve sıcak su yoktu, 2 metre hortum bulduk tuvalette soğuk suyla duş aldık. 2 kez karşı kışlaya(pamir kışlasına) otobüse bindirip duşa götürdüler, onda da aynı anda en az 40 kişi duşa girdiği için yine soğuk suyla duş almış olduk. 7 kişi 15 gün boyunca uyuz olduğu için karantinaya alındı. bir tane saçma sapan biri basur oldum diye her gün ortalığı ayağa kaldırıyordu. 2 tane firarimiz vardı. bazı gerçekleşmiş inanılmaz saçma olayları da kendi güvenliğim için maalesef anlatamayacağım. usta birliğim de aynı kışlada ama neresi olduğunu yine kendimi düşündüğüm için söyleyemeyeceğim ama ilk gözlemlerime göre nispeten diğer birliklere göre çok çok iyi gibi. neyse salı günü usta birliğime teslim olacağım o zaman daha net görürüm gibi. özetle beyler değil 80 bin tl, 280 bin tl de olsa napın edin gitmeyin. hadi öpüldünüz.

Acemi birliğini iskenderunda yaptım ve o günlerde öğrendim türkiyenin en nemli yeri olduğunu. 2 temmuzda teslim oldum ve pandemi var diye klimaları çalıştırmıyorlardı. İlk 2 gün su vermediler ve maalesef musluklardan su içtik. Sıcaktan nefes alamıyor üstüne üstlük 5 bin tane er mavi gömlekle şirinler gibi etrafta geziyorduk ve o bile bunaltıyordu. Hayatımın en kötü 25 günüydü. Sonrasında usta birliğine marmarise gittim orası da aşırı sıcaktı ama nem yoktu iskenderun gibi o yüzden rahatlamıştım ve sınırsız duş vardı. İskenderunda kıyafetleri çıkartıp duş almak ve giyinmek 5 dakikaydı. İskenderun hariç askerliği çok özlüyorum o koğuşta yapılan muhabbetleri çok arıyorum. Uzun lafı kısası benim için askerlik iyiydi acemi birliği hariç güzel zamanlardı.