bugün
yenile
    1. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ikiye ayrılır a) olay merkezli anılar: bu tür metinlerde yazar yaşadığı ya da tanık olduğu olayları anlatır. b) kişi merkezli anılar: bazı kişilerin yazar üzerinde bıraktığı izlenimlerin ya da onlarla yaşanan bazı olayların anlatımı üzerinde kurulmuş kişilerin türlü özellikleri üzerinde yoğunlaşmış metinlerdir. yazar tanıdığı kişilerin portrelerini çizer onların kendisinde bıraktığı izlenimleri aktarır onlarla yaşanmış ilginç ve önemli olayları dile getirir.
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: fatih erkoç) hocamın seneler evvel can verdiği parça. Güzel atlara binip gidenleri unutmamış. Bırakmış şahsına münhasır naif bir ukde. Anı
    3. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      t: nakaratına eşlik etmesi çok zevkli olan madrigal şarkısı. link --- spoiler --- Yalan nedir bilmem hiç beceremedim Söylemek istediklerimi her zaman söyledim Tutku hissedince hiç değişmedim Bittiği zamansa isyan etmedim Sen yine de bak bana söyle İstediklerin doğrular mı sence Kibir nedir bilmem hiç haz etmedim Her bir gün yeniden ölsem de hep sana geldim Sen yine de bak bana söyle Tüm bunlar yeter mi ikimize Anılar kapı dışarı Görürsen yut anahtarı Yeni aşk unutturur sanki, gözlerini Gel ne söylersen söyle yerini tutmaz dedin Biraz huysuz biraz uykusuz ama itiraz etmedim Yaslanmış dibe çökerken senin kollarında Ne acı ne huzur ne de mutluluk hiçbir şey hissetmedim --- spoiler ---
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      t: melih cevdet anday şiiri. şairin şiirin altına iliştirdiği mesaj şu şekilde; "julius ve ethel rosenberg, 19 haziran 1953'te, new york'ta idam edildiklerinde, casusluk nedeniyle idam edilen ilk abd yurttaşları oldular. suçlu olup olmadıkları uzun süre tartışıldı. bugün, idamları mccarthy döneminin baskıcı havasına yorulmaktadır." üstadın kendi sesinden; link not: (#4287790) --- spoiler --- bir çift güvercin havalansa yanık yanık koksa karanfil değil bu anılacak şey değil apansız geliyor aklıma neredeyse gün doğacaktı herkes gibi kalkacaktınız belki daha uykunuz da vardı geceniz geliyor aklıma sevdiğim çiçek adları gibi sevdiğim sokak adları gibi bütün sevdiklerimin adları gibi adınız geliyor aklıma rahat döşeklerin utanması bundan öpüşürken bu dalgınlık bundan tel örgünün deliğinde buluşan parmaklarınız geliyor aklıma nice aşklar arkadaşlıklar gördüm kahramanlıklar okudum tarihte çağımıza yakışan vakur, sade davranışınız geliyor aklıma bir çift güvercin havalansa yanık yanık koksa karanfil değil unutulur şey değil çaresiz geliyor aklıma. --- spoiler ---
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      İstanbul'dan dönmeme son gün kala guzellik merkezi olan bir arkadaşımı görmek için salonuna gittim. Yanında çalışan elemanının kendi memleketinden misafiri gelmişti. Babasının arkadaşıymış, cami hocasıydı. Bulundukları semtin camisinde hocaymis... Yine bir din mevzusu ve yine ben :) nedense bu aralar hep güzel bir şekilde rastlıyorum bu tarz olaylara. (Güzellik merkezi olan salonun sahibi arkadaşım gaydi. Yanında çalıştırdığı kız üniversiteden arkadaşıydi.) Hocayla esprili, şakalı dakikalar geçirdik. Dışardan baktığımız zaman çok tuhaf gibi gelicek çoğu insana. Ama gerçekten birbirinden farklı hayatlar, insanlar bir göz odada çok eğlendik. Hocanın yaptığı espriler, çocukluk gençlik anıları, arada sırada bize yaptığı şakalar kahkalarimiz merdivene kadar iniyordu. Gaylerin nasıl şen şakrak bir ruh halinde olduğunu bilirsiniz. Arkadaşım hocaya "hocam bu kumaş parçasını makasla mi kesiyim bıçakla mi hangisi farz olur" demesiyle hocayı da bizi de güldürdü .dd tabi onun kendine has söyleme şekli işi daha bir komik hâle getiriyordu. Bize hayat dersi verdi. Din dersi değil. Ne ben açığım diye bana bir söylemde bulundu, ne de arkadaşım gay diye ona karşı bir söylemde bulundu... Günler geçtikçe geçen ki "iç dökme seansı" (#4598306) olayında yazdığım gibi. Dışardan farklı iç dünyasında farklı insanlarla tanışıp aslında sandığın kadar kötü olmadığını görmek ön yargılarınızı kırıyor... Hoca gitmeden bize bir kaç cümle kurdu: "Herhangi yapacağınız bir işte kalbiniz ferahsa o iş size iyi gelecektir. Onu yapın!" "Güzel görmeyi aklınıza kazıyın. Bak ben burada bin çeşit kötü düşünce ve fikir üretebilirim ama yapmıyorum. Aslında çirkin gördüğümüz bir şeye güzel bakmaya çalışırsak emin olun onda bile bir güzellik bulacaksınız." Çok değerli ve bir o kadar da anlamlı iki cümlesi. En son çıkmadan önce arkadaşım hocaya "hocam şu dükkanı gezin bir bereketi artsın" demişti ajwnanwns gerçekten gün geçtikçe şaşırıyorum. Eminim ki daha ters köşe olacağımız ve umduğumuz gibi çıkmayacak çok fazla durumla karşılaşacağız... Bu da yaz İstanbul için kurduğum planlarımin hiç biri tutmasa bile. Hayatla ilgili yaşadığım bu olaylar bana çok güzel bir artı kazandırdı. Farklı bir amaçla gidip bunları yaşayacağımı ben de düşünmezdim. Evrenin, hayatın bana verdiği mesajı çok iyi anladım. Kendimde eksik ve negatif olan düşüncelerimi ise törpülemeye düzeltmeye çalıştım...
    6. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      gerizekalı ya boşu boşuna kendini öldürdü aptal hayvan bok var gibi hem benim canımı yaktı hem kendi öldü yani çiçek gibiyim biliyorum ama kendine de yazık etme be olm