bugün
yenile
    1. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      T: Aktivizm ya da eylemcilik, toplumsal değişme ya da politik değişiklik meydana getirmek için kasıtlı bir biçimde yapılan eylem olarak tanımlanabilir. Bu eylem çelişmeli tartışmalarda taraflardan birini desteklemek ya da muhalefet etmektir. (bkz: vikipedi) Uykusuz dergisi 676. sayısında yayınlanan çok güzel bir Barış Uygur yazısını buraya eklemek istiyorum. --- alıntı --- Yeni nesil aktivizm pozisyon alıp herkesi o pozisyona davet etmekten hatta o pozisyonu, kerameti kendinden menkul bir ahlaki üstünlükle dayatmaktan ibaret. Aktivizm 1.0' a zaten aktivizm demiyorduk. O bildiğin siyasi çalışmaydı, insanlarla görüşülür, fikirler anlatılır, dertler dinlenilir, fikirler o dertler dikkate alınarak revize edilir, sonra yenilenmiş fikir ve önerileri tekrar insanlara sunularak önce ikna sonra da örgütlenme çalışılırdı. Aktivizm 1.0 meşakkatli, zorlu ama her şeyden önemlisi uzun soluklu bir işti. Rahmetli Metin Lokumcu Hoca'nın, hemşehrileriyle beraber felaketlere yol açacağını bildiği HES'lere karşı mücadelesi bir günlük, iki haftalık, üç hastag süresine değil; onlarca yıl ilmek ilmek ördüğü ilişkilerle sürdürdüğü mücadeleydi. . Aktivist 1.0' ın işi çok zordu. Aylarca bazen yıllarca bir kişiyi hiç olmazsa bir konuda ikna etmeye çalışır, dil döker, öncelik sıralamasına göre hareket eder ama her şeyden önce karşısındakinin ihtiyaçlarını, dertlerini ve önceliklerini anlamaya çalışırdı. Aktivist 2.0' ın böyle bir derdi yok. Metalcilik gibi bir şey. Kendince bir pozisyon belirliyorsun, atıyorum senfonik death metal olsun, sonra bir ortaklıkta "En güzel müzik senfonik death metal'dir, new wave of british heavy metal dinleyenin de Allah belasını versin." diye geziyorsun. Zira insanlar metalci olsunlar diye uğraşmıyorsun, hatta atıyorum "Thrash metalci olacağına hiç metalci olmasın daha iyi." falan demeye başlıyorsun. (Halbuki biliyorsunuz en güzel metal trash metal'dir.) Aktivist 1.0 hareket edecek olsa, bir kişiyi bile Burak Kut yerine herhangi bir metal, hatta rock dinlemeye ikna edebilse başarı. Ama aktivist 2.0 minibüs yazarı gibi "Ya her şeyinle benimsin ya da seni eller sevsin." diyor. . Aktivist 2.0 empati yapmaz, sadece kendisiyle empati yapılsın, zamanla herkes illa ki kendi gibi düşünsün ister. Aktivist 2.0 ekonomik çıkarlarını gözeterek oy kullananları bu ekonomik çıkarların aslında kısa vadeli çıkarlar olduğuna, gelecekte bunların çok daha olumsuz sonuçları olacağına ikna etmekle uğraşmaz, onun yerine koyar internete videosunu dalga geçer. Aktivist 2.0 bunu Amerika'da Trump'a, Almaya'da AfD'ye, Macaristan'da Orban'a, Türkiye'de AKP'ye oy verenleri rencide edip onları aşağılayarak yapar. Siyasi tercihi yüzünden aşağılananların, hakarete uğrayanların tercihlerine daha da sıkı sarıldıklarını herhalde herkes bilir ama aktivist 2.0 için önemli olan aktivizmin kendisidir. O rengini belli eder, aynı rengin başka tonlarını bile dışlar, gerçek bir tribün çocuğu gibi sadece kendi renginin aşığıdır. Bizim artık daha fazla aktiviste değil, daha fazla Metin Lokumcu'ya ihtiyacımız var. Herkesle inatla, sabırla, pes etmeden yıllarca konuşacak, herkese doğanın, yeşilin önemini, onlar için uzun vadede daha önemli olduğunu bıkmadan anlatacak, fikirlerini yukarıdan dayatmak yerine aşağıdan onlarla beraber şekillendirecek Metin Hoca'lara ihtiyacımız var. --- alıntı ---