adnan oktar

sariyer uskumruköy'de villası varmış bi ara. komşulardan aldığımız duyuma göre kocaman daire şeklinde bir yatağı varmış. grup halinde anca yetiyorsa demek... ayrıca bu zamana kadar nasıl el atılmadı bu adama. o acayip.

bir yığın suçtan(ciddi suçlar) gözaltına alındı. zaten bir iki arkadaş konuyla ilgili yazmış. ama siz sanıyor musunuz ki o adam tutuklanacak falan. tutuklanırsa da 3-4 gün tutarlar parayla şeyle salarlar. umutlarınız ülkedeki adalet adına yeşermesin o yüzden.

harun yahya diye ilk duyduğum ama hep bir tuhaflık hissettiğim proje insanı. tabii uzun yıllar geçti, topluma insanlara dokudular istediklerini. onları destekleyenler işleri bittiği için, plan değiştirdikleri için yada ortaya çıkmamak için onların üzerini çizdi. derin devletmiş, cemaatmiş, ingiliz derin devletiymiş, gladio'muş gibi çeşitli şeyler mi bilmiyorum. belki de sadece ülkemizdeki para babalarıdır. adalet sisteminin girift yapısını çözemediğimiz için her şey manipüle edilip farklı gösterilebildiği için gerçekliğin içinden olanlar haricinde kimse tam olarak çözemez bu durumu. sadece tarihte olan olaylara göre çözüm yapabiliriz. dünya üzerindeki sistemi kuranlar, para ve basın ile birlikte insanlara yeni bir gerçeklik yaratmak için yüz yıllardır çalışıyorlar. bizlerin ilk başlarda gazetelerde, radyolarda sonra tv'lerde ve şimdi de bütün olarak internetin içindeki kanallarıyla birlikte kitle iletişim araçlarında gerçeklik algısını değiştirdiler. oyuncak gibi oynadılar, ideolojilerimizle dinimizle. hümanizim diye haykıranlar insanları modern kölelere çevirmek için insan psikolojisini yedi bitirdi. kapitalizmi meşrulaştırmak için çalışkan olmakla tembellik kavramlarını çatıştırdılar. zannettiğimiz her şeyin ardında farklı niyetler var. komple teorileri gibi hissetmemizi sağlayanlar için de sinema sektörüne binlerce teşekkür borçlu bu sistemi kuranlar. (bkz: harun yahya) veya adnan oktar denilen kişi de türkiye'de belirli toplumsal algıların bir planıydı. ülke üzerinde 80'lı yılların sonunda başlatılan islamcı adı ve görüntüsü altında aslında içimizdeki gazı almak için ortaya çıkarılan bir hareketin farklı varyasyonlarından biridir kendisi. bu planları yapanlar ya tutarsa amacıyla birden fazla hareketi sahneye çıkarırlar. yaşı 30 ve üzerinde olanlar bir geçmişine baksınlar. radikal islamcı hareketleriyle muhafazakar olan aileler bile dini yaşamaktan yaftalanmaktan korktular. (bkz: müslüm gündüz) (bkz: fadime şahin) gibi tiyatroları hatırlarsınız. bu oyunlar sahneye sunulurken kesinlikle bir (1) amaç güdülmez. en az üç (3) tane farklı amaç vardır. toplum üzerinde etkileri hemen olanlar ve uzun yıllara yayılan algılar olarak da çeşitlenir bu amaçlar kendi içerisinde. kimisi korktu kimisi hırslandı. herkesin bünyesinde farklı etkileri olur olayların ve topluma dahil olup hareketlilik yaratırlar. toplum üzerinde her zaman etki-tepki oyununu yapacaklar. siz onların gerçekliğinden çıkmak istediğinizde ayıplanıp hor görüleceksiniz.

Geçenlerde bir tvit görmüştüm. Doğunun ahlaksızlığı bunalttı biraz da batının ahlaksızlığını alalım. Sonra aklıma Adnan oktar geldi. Neden diyeceksiniz bence bu adam yıllar önce bu tviti okudu ve hak verdi.Batının ahlaksızlığını almaya karar verip harekete geçti ama üzerindeki doğunun ahlaksızlığını bırakmayı unuttu ve sonuçta doğu ve batının ahlaksızlığının harmanından Adnan Oktar ortaya çıkmış oldu.

Bu adamın hapishanesinden kaçan ve yine bu teşkilatı fişleyen kadına helal olsun. Çok büyük cesaret. Harun yahya iken dolu dolu ilim irfan sahibi biri gibi kendini gösteren sonra ne olduğu ortaya çıkan bu adamdan korkmadı. Kendini çok iyi müslüman gibi tanıtandan korkacaksın. Pisliğin aslı ondadır çünkü.

1075 yıl hapis cezası verildi

sosyal medyada oldukça güzel esprilere sebep olan hoca(cık) biri şunu yazmış --- spoiler --- mekkeli müşriklerin yaptıklarının cezasını da bu dosyaya eklemişler sanırım --- spoiler --- bakış açısına, espri anlayışına hayran olduğum abimiz/ablamız. sen kullan twitter denen şu mereti.

ben zaten biliyordum böyle olacağını. çirkin kadınlar lobisi hocamıza itibar suikasti yapmış... (bkz: ziya anladık atıyorsun ama bari yutulur cinsten olsun be oğlum)

891 yıllık cezası kesinleşen örgüt lideri. ya bu adamın örgütünün de kedicikler olduğunu düşününce bir gülme gelmiyor değil.

twitter'da felaket aktif ve bir o kadar da etkisiz, saçma bir tayfası var. gündeme şöyle bir göz atıyorum, konulardan alakasız videolar paylaşıyorlar sürekli. derdiniz ne kardeşim? hocanızın salınmasını istiyorsanız #freedomforadnanhodja falan yazın, videonun üstüne simge sağın yazarak en fazla görüntülenme kasarsınız ki onun da bir şeye faydası olacağını sanmıyorum.

bu burada dursun link

Türkiye'de dinin ne kadar tehlikeli ve kullanılmasının ne kadar kolay olduğunu gösteren kişilik. Zira kendisi kerhaneden bozma tarikatı ile akla hayale gelmeyecek işlerin içine girmiş, başbakana varacak kadar büyük insanları sindirmeye çalışmış ve başarılı da olmuştur. Bir klasik olarak en büyük destekçisi siyasal islamcı siyasilerdir zira bu adamlar kendi çıkarları için ne vatanını ne milletini ezip çiğnemeye bir beis görmüyorlar ve görmeyecekler. Türkiye'nin refaha ermesi dinin siyaset içinden kesilip atılması ve toplumun sekülerleştirilmesinden geçiyor. Bu ülkenin başına ne geldiyse siyasetin içine dini sokan siyasetçilerden ve bunların tatlı diline, güler yüzüne kanan halktan geldi. Beni asıl şaşırtan konu adamın Mehmet Ağar gibi birini bile sindirmiş olması. Mehmet Ağar denilen adam eski içişleri bakanı ve Türkiye'de derin devlet denilince belki de akla ilk gelen adamlardan biri. Yasadışı yollara başvurmaktan korkmayan, bunu devlet eliyle, devlet adına yapan ve bunları Türkiye'nin en karanlık yıllarında, seksenler ve doksanlarda yapmış bir adam. Mafyası bunda, suikastı bunda, istihbaratı bunda. İşte böylesine dehşet nüfuzlu bir adamı kerhaneci bir din manipülatörü parmağında oynatmış adeta. Umarım dini manipülasyonun nasıl bir tehdit olduğunu ve Türkiye'den neden silinip atılması gerektiğini anlayabiliyorsunuzdur. Ulan bir ülkenin başına gelen her tehdit nasıl din adamı kılıklı lavukların başının altından çıkıyor olabilir amına koyayım?

Ayrıca adam İstanbul Üniversitesi'nin kapılarının halka açılmasının korkunç derecede aptalca bir karar olduğuna açık bir örnek. Bu herif kültünün temellerini zamanında İstanbul Üniversitesi'nin bahçesinde verdiği söylevlerle atmış. Üniversite kapılarının kapalı olduğu yıllarda böylesi bir adam rahatça kendi tarikatı için misyonerlik eylemleri yapabiliyorken günümüzde üniversiteye ne idüğü belirsiz bunca insanın elini kolunu sallayarak girebilmesi adeta bir akıl tutulmasıdır.