özür dilemek

erdemdir derler. aslında sadece yatıştırmak için söylenen öylesine bir şey. bardak kırılınca su içmekten vazgeçmeyiz ama bardağı kırmaya ne gerek var.

i̇nsan olanın yapacağı is.

hayatımın bir evresine kadar yapmadığım şey. gururuma asla yakıştıramazdım özür dilemeyi. onlar kim ki ben onlardan özür dileyeceğim tarzında çocuksu bir eylemdi belki de. özür dilemek yerine haklılığımı ispata çalışırdım. onlar ise haksızlığımı kanıtlamaya çalışmazlardı. sadece özür dilememi beklerlerdi. ve o bahsettiğim hayatımın evresi bir gün geldi. bir arkadaşımın ricasıyla bir insandan sırf arkadaş hatrı için özür diledim. halbuki haksızlığım kanıtlanmamıştı bile. ama o an özür dilemenin ne kadar büyük bir nimet olduğunu anladım. düşünün haklısınız ama karşınızdaki sizi anlayabilecek kapasitede değil. direk özür dilerim diyerek konuyu kapatabilirsiniz. hiç gurur yapmaya gerek yok. ağzınız boşuna yorulmasın. zaten haksız olmasanız da haksız derleer. insanları anlamak zor zanaat.

dilemek istediğim bir kişi var. ama neden diye sorsa söyleyemem amk. tamamiyle farkında olmadan onun üzüldüğü bir konu da onu üzenlerin tarafında oldum. üzülmemişte olabilir tabi. sanırım ona yapılan şey.. ayıptı ve ben bunu sonradan farkettim. özür diliyorum gerçekten...

küfürler için üzgünüm. bol küfürlü entrylerime rastlarsanız bugünlük idare edin.

yapılsa bu kadar sorun yaratmayacak bir eylem ancak kimse kullanmıyor bu kelimeyi . ondan bu kadar kırgın insan var .kavgalar hep bundan devam ediyor

özür dilemek iyidir, pişmanlığınızı gösterir. fakat özür dilenecek işler yapmayın. bazen şu iki kelime hiçbir işe yaramıyor.

bazı şeyler var hani özür dilesen ne dilemesen onu yaptıktan sonra ama bazıları var küçücük bir özürle unutulabilir.siz yinede özür dilenecek şeyler yapmamaya özen gösterin

özür dileyecek is yaptıysanız gururu filan bir köşede bırakıp pasa gibi dileyeceksin. ama tabii ki özür dilenecek eylemlerden uzak durun.

bunu samimi olarak dileyince bir anlam ifade ettiğini düşünüyorum.

özür dilemek erdemse, affetmek büyüklüktür yani tamam affedilir ama o içte olan kırılma var ya heh işte o geçmiyor be güzelim tamam ben seni affettim allah'ta affetsin ama uzak dur git ötede oyna artık

egosundan arınmış insanların işidir. Her babayiğidin harcı değil.

hatalı olunduğunda yapılması gereken eylemdir. hatalı kişi karşıdakiyse ve özür dileyen sizseniz eziklikten öte gidemez.

bunun zor olduğu zamanlar da vardır,anlarım.ama hatalı olduğun belliyken kabul etmeyip bi özür dilemeyi bilmeyen de ne bileyim.sinir oluyorum abi kırmışsın işte neyin inadı bu.her bokta sen haklı olamazsın bi kusura bakma de bi şey yap.cidden bazen umursanmadığımı düşünüp arkadaşlık ilişkilerime yeni sınırlar çizmeyi düşünüyorum.

Erdemdir. Sizi küçültmez, aksine yüceltir. Değerinizi düşürmez, karşınızdakine değer verdiğinizi gösterir. Bazen haklı da olsam, sırf karşımda sevdiğim biri olduğu için özür dilerim. Anlamazsa kendi bileceği iş. Bir daha yüzümü göremez.

özür dilemekte değil yanlışımı anlamakta sıkıntı çekiyorum ondan gecikiyor

Ben çok nadir özür dileyen bir insanım. Gerçekten yaptığım şeyden dolayı üzüntü duyduysam özür dilerim. Bir gün erkek arkadaşımla konuşurken söylediğim bir şey onu kızdırdı ve hatalı olan ben olduğum, üzgün olduğum için özür diledim. O da “Özür dileme. Özürlü müsün sen özür diliyorsun? Sadece özürlüler özür diler.” dedi. Şimdi bu adam Türk olmadığı için çok yüklenmeyin de, birinden ne zaman özür dileyecek olsam aklıma bu olay geldiği için gülesim geliyor ve o zamandan beri özür dilemiyorum kimseden.

Bazen hiçbir anlam ifade etmeyen cümle. İçi boş olan özürler erdem falan değildir. Bir insana yaşayabileceği en kötü şeyleri bilinçli ya da bilinçsiz yaşattıktan sonra özürle çözemezsiniz.

kavga etmeye doğru giden bir tartışmada iki taraftan birinin "hatalı olmasa dahi" yapması gereken eylem. dileyin şu özrü, beni kavga etmek zorunda bırakmayın. kavga etmeyi sevmiyorum. kavga etmeyi beceremiyorum. kavga etmeyi tercih etmiyorum. ama zorlarsanız canınıza okurum. dişlerimi göstermekten çekinmiyorum artık.

Dileyenin sütünü dilenenin götünü belli eder.

Kaybetmekten hiç korkmuyor musunuz? Bu kadar mı umrunuzda değil? Özür dilemek erdemdir tatavası yapmayacağım ama ben kaybetmekten, birinin vebalini almaktan ölesiye korkuyorum eğer özür dilememi gerektiren bir durum varsa tereddüt etmem. Yıkmak yapmaktan her zaman kolaydır zaten.

Gurur yapılmaması gereken olaydır bence insanız ve hata yapıyoruz sonucunda da özür dilemek zorundayız inanın özür dilenince eksilmiyor kimse

Bi tabağı kırdığında özür dilersin, birinin kalbini kırdığında değil. Demiştim, anımsadın mı?

Bakın çok zor bir şey değil bunu yapabilirsiniz Mesela demin dolmuşa yolcu bindi şöfor aniden kalkınca adam dengesini sağlayamadı üzerime düşüyordu, güçlü kollarımla tuttum ve göz göze geldik sonra şöfore sövdü ulan bana bir teşekkür et bir kusura bakma desene Neyse inşallah bir daha yaşanmaz yoska silkelerim

İnsanın güçlü yönü. Tabii ağız ucuyla ve sırf karşı taraf sussun diye söylenmiyorsa

çok önemi kalmayan erdemlerden birisi ben laf anlamayan birine direkt tamam özür dilerim sensinnnn diyorum

uzun süredir planlıyordum, sonunda yaptım. ben çok kolay özür dilerim, çünkü nadir hata yaparım. büyük, acımasız hatalarım daha çok kendime olduğu için kimse duymaz özürlerimi... birinden özür dilemem gerektiğini bir başka adamın bana sen kalp taşımıyorsun demesiyle anladım. o günden beri kendimi bir yerlere kapatıp kime kalpsiz davrandığımı düşünüp durdum ve sonunda buldum. anlamlı bir günde ararsam kabul edilir diye düşünüp bekledim. ilk gerçek sevgilinin doğum günü. bir kadeh rakı koydum; tuşladım ezberimdeki numarayı. birbirimize çocukluğumuzdan beri soyadımızla hitap ederiz. telefon açıldı ve o tanıdık ses soyadımı söyledi. bir süre konuştuk. hiç unutmadığım ama aramayı es geçtiğim doğum gününü kutladım. en son beraber doğum günü kutlaması yaptığımızda üniversite sınavını kazandığı haberini almıştık, votka içip gece havuz partisi vermiştik. ben lise ikinci sınıftaydım. tüm hayatı bir şekilde bir arada geçirmek ve bu bağ dururken yokmuş gibi davranmak başlı başına bir özür meselesiydi aslında. ama neyse ki o bunları ben kadar takmaz kafasına. uzun ayrılıklarımız, uzun kavgalarımız, uzun büyümelerimiz oldu. 2017 ağustosu'nda iş yerinde çalışırken bir anda telefonum çaldı. deli gibi aşığım hayatta beni hiçbir şey üzemez derken eski sevgilim çok sevdiğim annesinin ani bir şekilde öldüğü haberini verdi. yıkıldım. cenazeye gelmek istedim. ama gelmememi, eğer gelecek olursam çok dağılacağını bunu tek başına yapmak istediğini söyledi. ara sıra aradım ama hep sakladı kendini. ilk gençliğinde yaptığı gibi. bir süre sonra bıraktım sanki huyunu bilmiyormuş gibi. cenaze için haber verdiği o akşamüstü bana bu dünyada sevdiğim tek kişi kaldı demişti. neden bilmiyorum birinin dünya üzerinde sevdiği tek kişi olmak çok zormuş. sevgi sorumluluk ister, ben kaçtım sanki biraz. telefon açıp özür diledim; hala şımarık, kaprisli, dik başlı olduğum azarını işittim. ağlayarak onu hayatında tanıyan en eski insan olarak bu kadar yalnız bıraktığım için özür diledim. ebabil kadar özgürüm.

Suç ne kadar büyük olursa özür dilemek de o kadar zorlaşıyor.

Bir çok insanın dudaklarından dökülemeyen kelime. Sebebi böbürlenmek. Gurur. Yani cahillik. Zor değildir. İki kelime. Cidden.

çoğu insan için bunu yapmak o kadar zor bir hal almış ki gerçekten hayret ediyorum. sevdiğiniz insanlardan, size kırıldığını söyleyen insanlardan özür dilemek sizden bir şey götürmez. sizi küçültmez. benim aklım çıkıyor ya birini kırdığımda ya da bambaşka bir şeyle ilgili bir yanlış yaptığımda nasıl düzelteceğim diye. siz nasıl rahat uyuyorsunuz gerçekten garip.

gurur ile uzaktan yakından alakasının olmadığını düşündüğüm eylem. özür dilemeyen, dileyemediğini iddia eden herkesin ağzında “gururuma yediremiyorum, ben özür dilemem, sen benim özür dilediğimi hiç gördün mü” türevi cümlelerle örnekler devam ettirilebilir. görmedim işte amk en azından bir özür dile. gerçekten kırıldığımı anlamış çaba gösteriyor diyebileyim. yok senin gururun bana biçtiğin değerin önüne geçiyorsa yolun sonuna gelmişiz zaten.

Kendimi ifade edemediğim de sık sık başvurduğum yoldur. Şimdiye kadar da galiba en çok annemden özür diledim. Anlaşılmadım mı yoksa ben mi yanlış anlatıyorum kendimi... Buna kafa yormamak içim özür dilerim genelde.

Artık, özür dilensin değil de bana karşı özür dilenmesi gerekilecek bir şeyler yapılmasın istiyorum, özür dilemeninde geçiremeyeceği şeyler var.

Bu kadar zor olmamalı diye düşünüyorum. Ben çok haklı olduğum zamanlarda bile mevzu daha fazla uzamasın diye özür dilerken, hata üstüne hata yapanların bu konuda direnmesini anlamıyorum. Egoistlikten başka bi şey değil.

--- spoiler --- Dilimize Arapçadan gelmiştir. Arapça ˁḏr kökünden gelen ˁuḏr عذر  "bağışlama" sözcüğünden alıntıdır. Arapça ˁaḏara عذر  "bağışladı, mazur gördü" fiilinin masdarıdır. --- spoiler ---

gerektiği yerde yapıldığında erdem olduğu aşikar eylemdir... ancak son zamanlarda her naneye sadece geçiştirmek adına özür dileyerek karşılık veren nohutlar türedi. bu beni uyuz ediyor. (bkz: geliyorlar bana soldan soldan)

gerektiği zaman da değil de değerinin bilindiği bir yerde yapılması lazım çünkü burada özür dilemek kaybetmekle aynı şey.

Teoride özür dilemek erdemliktir ama ve lakin gerçek hayatta işler böyle yürümüyor maalesef. Kimden özür dilerseniz artık onun gözünde değer kaybetmeye başlar ve o kişiyi daha egolu biri yaparsınız. (bkz: s..gidin özür mözür dilemiyorum)

yanlışlıkla birinin ayagina bastiginizda veyahut çarptığınızda özür dilersiniz bilerek ve isteyerek yaptığınız seylerde özür dilemenin bi anlamı olmuyor

sadece "özür dilerim" demek yetmiyor. gönlümü almaya çalışan, kendini açıklayan insan lafta özür dilemese de olur.

getirebilir mi eskiyi şimdiye bundan milyon tane sersem önüne

+K.b kank -Eyv np (bkz: ele ayağa düşmek)

Özür dilemekten gocunmazdım. Kimi zaman hatamın farkında olduğumdan, kimi zaman karşımdakinin olayı büyütüp farklı yerlere çekmemesi için. Ama son bir kaç senede şunu öğrendim. Karşınızdakine ne kadar iyi,ılımlı,alttan alan şekilde yaklaşırsanız o kişiyi tepenize çıkartıyorsunuz. Çıktıkları yetmezmiş gibi de bide oraya sıçıyorlar. O yüzden özür dileme işini minimumun minimumuna indirdim bu saatten sonra kimsenin nazıyla niyazıyla uğraşamam

Bu kadar zor olmasa gerek. Bir zamanlar bir arkadaşım hatalıydı, karşısındakine mesaj atıp kendini haklı çıkarmaya çalışıyor vs. Telefonu bana verdi ben konu kapansın diye özür dilerim, hatalıydım gibi şeyler yazdım yolladım. Bana ben hayatta özür dilemem hiç kimseden sen niye öyle yazıyorsun ve bir çok şey daha söyledi. Yıllar geçti ama ben o böbürlenmeyi unutamadım.

Özür dileme eylemi genelde hatamız olduğu zaman yapılması gereken bir davranıştır. Fakat burda asıl sorun insanların hata yapabileceğini, hata yaptığını kabul edememesidir. Bunun altında yatan sebepler kibir, ego veya kendini beğenmişlik olabilir. Mesele özür dilemekten ziyade öncelikle hata yapabileceğini kabul etmekten başlar. Gerisi zaten gelecektir. Beşer şaşar.

her zaman etki göstermeyen ama aslında hatalı bir durumda yapılması gereken eylemdir. (bkz: aha bak özür diledin hepsi geçti)

Eskiden sadece hatalı olduğumda özür dilerdim. Ama artık durum biraz farklı. Biriyle gerginlik yaşadığımda, karşımdakinin laftan sözden anlamadığını fark ettiğimde anında özür dileyip konuyu kapatıyorum. Karşımdaki ondan özür dilediğimi sanıyor ama ben kendimi bir cahille tartışmaya soktuğum için kendimden özür diliyorum aslında.

Küçüklüğümden beri kötü şeylere hep ben sebep olduğumu düşündüğüm için ben çok özür dilerim. Hatasız olduğunu bile bile özür dilemek çok koyuyor insana ama düşünceke ve alışkanlıklarıma engel olamıyorum.