çocukken yapılan masum şeyler

shrek’in bütün diyaloğlarını ezberleyip izlerken bütün diyaloğu aynı anda filmle beraber söylemek

bebeklerin agzına burnumun ucunu sokmam

ramazanda ağız çalkalama bahanesiyle su içmek

daha birinci sınıfa giderken kız kardeşim olmuştu. annemin pazara gitmesi gerekiyordu kardeşim de 6 aylık falan vardı. ben baktım mecburen bi 45 dakikalığına falan. altını değiştirmiştim hiç unutmuyorum. öyle kötü kokuyordu ki ve bezi de toparlayamamıştım. tüm evi sarmıştı koku jxjdjdjjd bir de şey var kış ayında bezin üstüne sadece etek giydirmişim kckdkjdjd annem hâlâ kahkahalarla anlatır bunu

atatürk’e mektup yazarken önce birkaç cümle söylenmişim, sonra “neyse atam ya senin canını sıkmayayım ben, anıtkabir’de güzel güzel uyu.” diye bitirmişim mektubu. bir de hıdırellez için dilek yazarken “allahım kimse acı çekmesin, fakir insanlar üzülmesin. onların canını yakacağına benimkini yak. ben dayanırım söz” yazmışım. salaklık mı saflık mı bilmiyoruz ama böyle çok örnek var:|

koltuğun arkasına geçip ağladıktan sonra uyuya kalmak.

bizimkiler beni sahura kaldırmadığında ağlıyormuşum diye bizimkiler sahura kaldırmış bir gün beni. sonra kaybolmuşum ortalıktan odaya bakıyorlar yok salona bakıyorlar yine yok. en son tuvalete bakmışlar karanlıkta klozet üstünde uyuyakalmışım. ışığa da elim yetişmemiş galiba...

paketli ürünlerin arkasında olan arapça yazıları kur'an'dan ayet falan sanırdım. zorunda kalmadıkça (sokakta olunca vs.) çöpe atmazdım, yakardım. tabii çocukken yapılan salaklıklar başlığına da yazılabilir cnsbxnb