düşünülenin aksine kırılgan bir yapısı vardır.
dışa bağımlılığın yüksek olduğu her ülkede olduğu gibi ülkemizin ekonomisi de krizlere müsait bir yapıda genel olarak. ülkemiz
maliyet enflasyonu ve
ithal enflasyon nedeniyle geçmişte birçok kriz yaşamış ve şu an da yaşıyor.
2013 başında 1.77 civarında olan döviz kurumuz şu an 2.90 dolaylarında geziyor. euro için de hemen hemen aynı durumlar söz konusu. peki bu amerikan ekonomisiyle alakalı bir durum mu? kısmen onunla da alakalı bir durum olsa da ülkemizde de aslında bir kriz olduğunu söylemek yanlış olmaz.
bikaç yıldır ülkemizde sıcak para akışında bir sıkıntı var. 2002-2009 yılları arasında amerika tarafından bütün ülkelere bir sıcak para akışı oldu. bunu iyi değerlendiren ülkeler (brezilya, türkiye) büyüme şansı yakaladı. ama bu sıcak paranın arkası 2010 yılında kesilince bizim gibi o dönemde temelini sağlam atmayan ülkeler bir sıcak para kıtlığına girdi. dolayısıyla masal bitti, enflasyon, işsizlik ve kurlar yükseldi.
o anda birilerinin kafasına dank etti. ulan bir sürü devlet kurumu var. bunları neden özelleştirmiyoruz? dendi. ve bir furya başladı. bunun yanında devlet trilyonluk vergilerden vazgeçti. bu vergi toplama işi de başlı başına bir konu zaten. onu da bilahare yazıcam. vergi afları çıktı 2-3 yıllık aralıklarla. çünkü devlet kimseden vergi toplayamıyordu. en azından uzlaşmalarla verginin küçük de olsa bir kısmını alıyordu ve ya
mehmet cengiz,
latif erdoğan,
albayrak grubu gibi adamlardan bağış adı altında ayrıca para alıp vergilerini sıfırlıyordu. bakın bağış devletin kasasına değil, altını çizeyim. ben bunları belgeleriyle birlikte gördüm sayın arkadaşlar kimse bana bişey anlatmasın.
neyse konumuza dönecek olursak, ülkemizde hali hazırda böyle bir para sıkıntısı mevcut. "ee para bassınlar amk o zaman" diyen arkadaşlara
enflasyon konusunu araştırmalarını tavsiye ediyorum.
(bkz: özelleştirmeler)
(bkz: geniş kapsamlı vergi affı)
(bkz: fetö şitketlerine el konulması)
(bkz: erdoğan'ın putin'den özür dilemesi)
(bkz: israil-türkiye ilişkilerinin düzelmesi)
(bkz: zorunlu bireysel emeklilik sistemi)
bunlar bana bir şey anlatıyor; paramız bitti, acil sıcak paraya ihtiyacımız var.
ama şu
merkez bankası'nın faizleri düşürmesi tam bir felaket. geçen ay bu konu hakkında düşüncelerimi yazmıştım. nitekim öyle de oldu. gıda enflasyonu geçtiğimiz ay 3.17 arttı. bu ay kaç olacak yakında görücez.
bu konuda geçtiğimiz günlerde ahmet müfit'in çok güzel bir yazısı yayımlandı. okumanızı tavsiye ediyorum.
link