yu-gi-oh

Ulan ne çizgi filmdi be Pegasus çok cool gelirdi ama tabiki beybladeteki kai ile kapışamaz (bkz: mavi gözlü beyaz ejder)

oyununda destedeki kartlardan elbet birinin işlevini unutur ne diyordu burada aq dersin. küçükken zaman büyücüsüyle her şeyi alırdım en güçsüz 3-5 karttan biridir :d şimdi destem ejder destesi tanıdık monster yok ama mavi gözlüden güçlü bir kartım var :d

hastasıyım.

Küçükken tvde cizgı fılmı ızledıkten sonra kosa kosa bakkala gıderdım kart almaya

son sezonda Tanrı kartlarının üçünün de birleşmesiyle (Ra'nin kanatlı ejderhası, göklerin ejderhası Slyfer ve katil işkenceci dikili taş) oluşan creator of light - Horatki ile savaşın zirvesini gördüğüm bana göre en iyi animedir

kartlarını biriktirirdim. mavi gözlü beyaz ejderden bulamamıştım bi türlü. arkadaşta iki tane vardı, istedim vermedi birini pezevenk. ben de çaldım xd

ulan bende bilgisayar oyunu vardı bunun, kafayı yerdim başında ne günlerdi be

kartlarını biriktirip bisiklet almaya uğraşmıştım. 3 kart kalmıştı. o 3 kart kampanya bitene kadar bir türlü gelmedi. hayatımın her evresi bahtsız :/

kartlarını satıp para kazandığım oyun. daha 5 yaşındayken kendi beybileydimi kendim kazanıyordum

kazuki takahashi'nın yaptığı efsane bir japon anime ve manga'sıdır. türkiye'de sadece ilk sezonu yayınlandı diye hatırlıyorum. normalde ilk seri 6 sezondur. toplamda 4 seriden oluşur.

çocuktan mavi gözlü beyaz ejder kerpmiştim 5 liraya geri vermiştim

once izleyip sonra elimdeki kartlariyla kendimce canlandirdigim efsane cizgi film

çocukluğumuzun efsane çizgi filmlerinden biri. yu gi oh'dan sonra çok bozdu zaten çizgi filmler. yada biz büyüdük

bu çizgi filmi hiç sevememiştim. yüzümü buruşturarak baktım başlığa.

cocuk cok cooldu be aq

bunun kartları vardı. mahallede 3-5 kişi ortak olup diğer mahallenin çocuklarıyla turnuva yapardık. kazanırsak ganimeti bölüşürdük. kaybedersek kalan kartları bölüşürdük. şimdi sokakta oynayan çocuklarda bu paylaşımcı ruh yok. hiç görmedim şu an ki çocukların ortak olup top aldıklarını. anca aileleri ya da mahalledeki abilerinden birisi bunlara top alsın. kendileri çözüm üretmezler.

çocukluğumun çizgi filmi

zamanın en efsane çizgi filmiydi belki de.224 bölümlük ilk sezonu dışında kalan sezonları pek beğenmedim.milenyum bulmacasının içindeki firavunla marek,bakura,pegasus ve kaiba gibi karakterleri mağlup etmiştir.en sonunda da yugi firavunu yenmiştir ve ruhları ayrılmıştır.(şu an gözlerimden yaşlar akıyor ;( )

pokémon, digimon, samurai jack, beyblade, megas xlr ve en sevdigim çizgi film olan yu-gi-oh. hey gidi günler hey.

illuminati sembollerinin bulunduğunun farkına küçükken vardığım çizgi film , ya da ben öyle yorumladım bilemiyorum :d

çocukluğumun çizgi filmlerinden birisidir . üniversite zamanlarında tekrar başlayıp bitirmiştim . aynı tadı verdi inanır mısınız.

cocuklugumun efsanesi

ulan pişti falan oynar gibi okulda yu gi oh oynardık be... bi tane amk hocası kartlarımızı alıp önümüzde yalakası olan kızlarla yırtmıştı. ulan sen o kartları erkek öğrencilerinle yırtsaydın da görseydin sonra o oğlanların halini... çocuk kartını ortaya atarken ''haha! nası köktüm beeee'' deyip masadaki kartları alıyodu. tabi o kartlar kırtasiyede satılanlardı, orijinalleriyle asla oynamadım, oynayamazdım da (fazla riskli) not: orijinal destemde blue-eyes white dragon ve 5 pieces of exodia vardı, gözümde fazla değeri olmayan pek çok kart hala duruyor ama onlar kayboldu. sürekli yanımda taşırdım onları, muhtemelen bir yerlerde düşürdüm cebimden. o exodia'yı tamamlamak için takas bile yapmıştım (3 kart vermiştim, tamamlamak mühim bir meseleydi benim için)

bunu her gördüğümde aklıma yulia geliyor.

oyununu yani joey passion u yüklediğim de çizgi filmden farklı olduğunu farketmemle beraber çizgifilminden soğudum. adam 8 yıldızlı kartı sahadan feda etmeden koyuyor o ne be! neyse çizgifilmi bu hayal kırıklığı ile bırakmam bir anda oldu. oyununa sardım sonrasında. hamachi den online oyunlara döndü turnuvalara katılmışşığım var. tabi legal değil hani bir şey ifade etmiyor kazanmak. işin özü oyun güzel, çizgi film bok gibi

efso bi yaratık vardı aklımda kalan exodia

küçüklüğüm çizgi filmi oyun kartları satılırdı bakkalda ah ne güzel günlerdi

gözlerim doldu.kara büyücü kadar coolu yok ya.

ps 1 de oyunu vardi ne oynardım

ulan herhalde televizyona çıkan tüm böümlerini izledim

(bkz: mavi gözlü beyaz ejderha) tek hatırladığım bu

bence bundan sonra yapılmış çoğu anime yu gi oh çakmasıydı ef sa ne

çok güzeldi, çok severdim. kartları bile vardı bende. biriktirmiştim o kadar.

joey passion ile oyunlarını oynamaya başlamıştım, sonra almanyadan akrabalarla kartlarını aldırmıştım. orjinal kartlarla deck yapıp turnuvalara katılıyorsunuz, kartları satıp para bile kazanılıyor baya da para ediyor. 1-2 hafta önce steamde 31tl'ye oyunu çıktı. alınır.

5 karttan oluşan egzodya vardı bitanesi çocuğun elinden alıp denize atmıştı kartları 😢 ulan ilk nefret duygusunu o çocuğa karşı hissettim be

çok izlerdim ama hayal meyal hatırlıyorum

çocukken kendim kartonları kesip kart yapmıştım. çok eğlenceli oluyordu. geçen sene tekrar izlemeye başladım ama yarıda kaldı. baştan sona bitireceğim bunu. :d

çocukluğumun kahramanı yugi bence bu adamdaki coolluk karizma hiçbir anime dizisinde yok küçükken büyük bir zevkle izlerdim bir ara yine baştan başlayıp bitirmeyi düşünüyorum.

yeniden izliyorum 170'e geçeceğim şimdi. çizgi film mi anime mi ilgilenmiyorum ama ben çok seviyorum.

anlayan varsa ufak çaplı bi turnuva yapmaz mıyız :)

mavi gözlü beyaz ejder ..

bu oyunu en iyi ben oynarım.çocukken yu-gi-oh kartları modaydı mahallenin en zengin çocuğu bana meydan okumuştu 500 küsür kartı vardı.30 kartlık destemde 3 kartım kalmışken 200 kartlık destesi olan çocuğu yenmiştim(kökmüştüm).tabii sonra çocuk akşam babamı görmüş beni babama şikayet etmiş kartlarımı çaldı diye.babam eve gelince hırsızlık mı yapıyosun lan dedi.ben de çalmadım kazandım dedim.kumar mı oynuyosun lan diyince çıktım balkona çocuğu çağırdım al kartlarını dedim fırlattım köpeğe fırlatır gibi

Pegasus ibnesinin illuminatiyi bize aşıladığı çizgi film. .

kartları üç seri toplamış ve kıyamadığım için bisiklet almamış bir çocuktum ben gözüm gibi bakardım kaç tane "mavi gözlü beyaz ejder" ütmüştüm milletten kaç kişi kartlarımı görüp iç çekmişti sonra ne mi oldu büyüdük ve annem kartları attı öğrendiğim de gözlerim dolmuştu.

bitirdim çok zaman sonra tekrar. oturup aglayasim var. çok seviyorum seni be. "herkesin kendi hikayesi vardır ve bu hikaye ışıkla biter. benim hikayem ise şimdi başlıyor..."

anılar...

adını görünce bile gözlerim doldu resmen ne çok izlerdim bee

sanırım ilk küfrümü egzodyayı denize atan çocuğa etmiştim

puanlama sistemini -o zamanlar- bir türlü çözemediğim anime.çok severdim ama şu sistemi bir türlü anlamamıştım.neyse gidip biraz elektromanyetizmaya bakayım ben de bari ona kafam bassın.