bugün
yenile
    1. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      güzel bir çelik - izel düeti. şöyle takdim edeyim.
    2. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      amınakoyulası yazılı olmayan, sikindirik kurallar. hele ki bir durum var ki lanet olsun. ölen abinin eşiyle evlenme. halamın başına gelmiş bu olay, eşi ölünce kardeşine vermişler, sonra boşandılar, depremdede vefat etti ama şimdi hep babama, amcama, halama kızarım. böyle lanet olası bi kural mı olur amınakoduklarım
    3. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Allahın Emri Değil Bu Kulların Aklı Haktan Gelen Değil Bu Bebeler Doğar mı Silahlı Töre Töre Töre Olur mu Kul Kula Köle Kin Koydun Kör Yüreğe Böyle Adalet Olur mu Sıla ' nın söylediği töre şarkısının Sözleri fazlasıyla güzel özetliyor her şeyi Dinlemek isterseniz
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      töre; bir toplumda yazılı olmayan, gelenekleşmiş kanun ve kurallar. özellikle halk ağzında hukuk veya mahkeme anlamlarında da kullanılır. töre sözcüğü eski türkçede türetilmek, yaratılmak ve düzenlenmek anlamlarına gelen törü- fiilinden gelir. türkçedeki en eski yazılı örneğine 735 yılında törü şeklinde ("kanun, örf, düzen" anlamında) rastlanır. ve bazı aşiretlerin töre adıyla uyguladıkları kurallar tamamı ile yanlıştır ki töre, türk kültüründe tüm türk milletini kapsayan belli başlı kanıları ve gelenekleri şekillendiren, yüzyıllar içinde kemikleşmiş bi görüş açısıdır. belirli bir aşiret ya da sülalenin kafasına göre koyduğu kurallar değil.
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      etkisinin türü itibariyle ne yazık ki endemik bir kavramdır. neden pandemik olmadığına dair mesela şöyle bir soru sorulabilir; türklerdeki töre kavramı devletin teşkilatlanmasından milletin yaşayışına birçok şeyin mihenk taşı olabiliyorken, kürtlerdeki töre anlayışının neden "devlet" kavramına alerjisi var? hangi tarafın töre anlayışının devlet ile daha uyumlu olduğunu kurulan devlet sayısından anlıyoruz. biri tohum mahiyetinde olabiliyorken diğeri olamıyor. velhasıl güzel tespit; link --- spoiler --- Şimdi yazacağım konu epey hassas ve yanlış anlaşılmaya müsait. Dikkatli okumanızı istirham ediyorum zira maksadımın dışında anlamlar çıkarılmasını asla istemem. Kürtler’de var olan Ata’ya, Ağa’ya, Büyüğe sonsuz hürmet kültürünün devlet geleneği eksikliği ile doğrudan ilişkisi var. Bu ırksal veya biyolojik bir durum değil. Tarihsel bir aktarım. Kültürel geçiş. Otorite arayışı, doğal bir insan ihtiyacıdır. Devlet otoritesi ve hiyerarşisi olmadığında bireylerin otorite olarak kabul ettikleri farklı mekanizmalar oluşur. Kürtlerde bu mekanizma aşiretler temelinde ilerliyor. Aşiret liderlerinin her sözü de kanun hükmünde oluyor. Salt aşiret üstünden düşünmeyin. Dikkat edin Kürtler genelde çok hürmetkar ve saygılıdır. Bilhassa büyüklerine karşı müthiş bir ihtimam gösterirler. Bunlar kuşkusuz aynı zamanda insani faziletlerdir ve hayranım bu yönlerine. Lakin bu yalnızca insani bir erdem değil. Kültürel bir doktrin onlar için. Ne yazık ki suistimale ve tehlikeli yönlere de savrulmaya çok müsait bir doktrin. Ağa belledikleri, otorite saydıkları kişi öl dese ölürler. Tereddüt de etmezler. Bireysel ilişkilerde hatta ailevi konularda bu sadakatleri çok güzel. Lakin toplumsal meselelerde tehlikeli. Devletleşme; aşiretleri ve yerel otoriteleri törpülüyor. Devlet eksikliği ise yerel otoriteleri tartışılmaz bir noktaya çıkarıyor. --- spoiler ---