jean baudrillard'ın insanın gerçeği görmesini engelleyen, gerçeklikten izole eden 'taklitler evreni'ne verdiği isimdir.
bu sahte gerçeklik; imaj, enformasyon ve işaretler bombardımanıyla oluşturulup, kitle iletişim araçlarıyla bireylere aktarılır.
baudrillard'a göre simulacra'nın 3 aşaması vardır.
1.aşama: taklitlerin ortaya çıkması; rönesansla başladığı kabul edilir. taklitlerin çıkmasıyla birlikte toplumdaki sınıfsal farklılıklar azalmıştır. örneğin ortaçağda bir burjuva ve köle kıyafetinden belli oluyorken, taklitler sayesinde bu fark gözle görülmez hale gelmiştir.
2. aşama: sanayi devrimi olarak kabul edilir.
makineleşmeyle birlikte çalışma alanlarındaki fordist-taylorist birikim rejimi sonsuz sayıda üretimi beraberinde getirmiş ve artık ürünler herkes tarafından ulaşılabilir hale gelmiştir.
3. aşama: simulacra'nın son evresinde artık metaların yerini semboller almıştır. artık bu aşamada her şey işaretlerle temsil edilir. bu kodlama ve modelleme de dil ortamında yapılıp medyayla yayılır.
örneğin bugün emoji diye sembolik bir dilin çıkması hatta emoji dilinde kitap çıkartılması simulacranın son aşamasının somut örneklerindendir.
simulacra'da insanın doğaya değil, nesnelerin insana hakimiyeti söz konusudur.
(bkz: tüketim toplumu)
(bkz: hiperrealite )