Çanakkale Gökçeada'da küçük bir parsel arsa alıp ev yaptırmak.
Şöyle betimleyeyim,
Adanın batı yakasında denize 200 metre uzaklıkta ve yine 30 50m rakımda bir mevkiide kavak veya ladin veya meşe ağaçları içinde bir ev. Kasaba yolundan eve doğru giderken yollar kilit taşları ile donatılmış olacak. Yolun sağında ve solunda ağaçlar sıra halinde ilerleyecek
gorsel tıpkı bu fotoğrafta olduğu gibi...
Evin giriş kapısı doğu cephesinde olacak ve birkaç basamak çıkılarak önce veranda ile karşılaşacağım. Daha sonra eve giriş. Ev taş ev olacak olabildiğince betondan uzak bir halde. İki bölmeli olacak birisi çalışma odam ve kütüphanem diğer bölme daha büyük, amerikan tarzı mutfak girişte solda güney cephesine bakacak, tezgah önünde manzaralı bir pencere.. sağ tarafta ise kocaman bir çingene sobası ve hol. Giriş doğu cephesinden demiştik, evin batı cephesinde yani arkasında yine büyük bir veranda denizin sesi kulak tırmalamayacak seviyede olacak orda otururken ve gök ile yeryüzünün maviliğinin buluşmasını izleyebileceğim. Verandanın tavanından soldan sağa ve sağdan sola çaprazlamasına şu filmlerde karnaval havası veren küçük sarı ampuller olacak geceyi öyle aydınlatacak ayışığı olmadığı vakitler.. verandanın zemininden merdivenle inilerek zemin altında olan küçük bir odacık olacak kilervari bir yapıda. Yapacağım konserveleri orda saklayabileceğim......
.....
Her şeyin sonunda uzaklardan gelen kayalara vuran deniz suyunun çıkardığı sesin eşliğinde bir Türk kahvesi ve sigara tabakam ile sessizce geçmişi yad edip ölmeyi bekleyeceğim...
(bkz: emeklilik hayalleri)