nefis

-insan varlığının bedensel ya da biyolojik ihtiyaçlarının bütünü. -öz varlık, kişilik. -çok hoş, pek güzel.

aşk odu nefsi yakar imiş muhabbet ırmak olup akar imiş öfke sarılmaz yunus'un hırkasına o anca merhamet sarar imiş dilin yalana uzanır da yapışırsa öte dünyada hak bunu sorar imiş huyun yumuşak olmaz da kirlenirse kötülük gönlü sıkar imiş çok konuşur da susmazsan edep anda senden kaçar imiş nefret benliğini sararsa nefs bedeni yorar imiş hakikatı bırakıp beşere koşarsan huzur uzaktan bakar imiş haset gözlerde yanarsa bu acizi yıkar imiş dergâha nefs ile girersen beden oradan bıkar imiş avare nefsine kul olmuş da saki ondan kaçar imiş avare

irade olmasa nefis neye karşı olabilir nefis olmasa iradenin neye hükmü olabilir.

Ey nefis! Başta Habîbullah, bütün ahbabın kabrin öbür tarafındadırlar. Burada kalan bir iki tane ise, onlar da gidiyorlar. Ölümden ürküp, kabirden korkup, başını çevirme; merdâne kabre bak, dinle ne talep eder. Erkekçesine ölümün yüzüne gül; bak, ne ister. Sakın gàfil olup ikinci adama benzeme. Ey nefsim! Deme, "Zaman değişmiş, asır başkalaşmış; herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder, derd-i maîşetle sarhoştur." Çünkü, ölüm değişmiyor; firâk bekàya kalbolup, başkalaşmıyor. Acz-i beşerî, fakr-ı insanî değişmiyor; ziyâdeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor, sürat peydâ ediyor. Hem deme, "Ben de herkes gibiyim." Çünkü, herkes sana kabir kapısına kadar arkadaşlık eder. Herkesle musîbette beraber olmak demek olan teselli ise, kabrin öbür tarafında pek esassızdır.Hem kendini başıboş zannetme. Zîrâ, şu misafirhâne-i dünyada, nazar-ı hikmetle baksan, hiçbir şeyi nizamsız, gàyesiz göremezsin; nasıl, sen nizamsız, gàyesiz kalabilirsin? Sözler - On Dördüncü Söz