nasılsın

ruh hali karmakarışık :/

nasılsın nasıl gitti? alıştın mı sen de? rahat mısın artık istanbulda?

sebebsiz yere sevgilimi terkettim içim içime sığmıyo ama güvenemiyorum bi türlü güven duymuyorum ulan erkek olarak herşeyi düşünüyorum yaa

insanlar mutlu olduğunuzda buna inanmıyor ve üzgün olduğunuzda bunu umursamıyorken sıklıkla “nasılsın” demeleri rahatsız çok edici.

karşılığı bende hep "sen nasılsın?" olan soru.

iyiyiz

eski sevgilinin pişman olduğunda attığı ilk mesaj. iyiyim armut. sensiz daha iyiyim.

kronikleşmiş bir cevap haline gelen "iyiyim" şeklinde yanıtlamam ama gerçekten iyi olup olmadığımı yalnızca benim bildiğim, ki karşımdakinin de çoğunlukla -gerçekten- ilgilendirmediği sorudur.

valla iyiyim . gereken kişilere gereken dertleri anlatırım. gerisi bana kalmış. ama iyiyim .

galatasaray yenilmişken iyi olamıyorum sözlük

sen gittiginden beri kötüyüm.

bir öylesine sorulan nasılsın vardır bir de acı çekene sorulan tonlama yavaş nasılsın..

iyiyim sen nasılsın

eski sevgilimi özledimmmmmmm onu geri getirin bana

şimdi sana sigaramdan yüz bularak soruyorum, nasılsın? ben fena değilim sadece biraz laçka! demiş saian - kangren adlı parçasında. onun gibi

ygs'ye 35 gün 9 saat kalmış, ama yıkılmadım sadece yatıyorum.

neşet ertasin cahildim dünyanın rengine kandım dizisindeki cahilim, sen nasılsın?

iktidarsız bir yarak gibiyim, kalkamıyorum kardeşim, kalkamıyorum olduğum yerden, sen nasılsın?

i y i y i m çok hemde bayılıyorum bu hayata en azından şimdiilik kendimi başkasının ayakkabısının içinde olmaktan rahatsızlık duyduğumda kötü olurum ama şu an gerçelten iyiyim

bugün her gün sorduğum gibi bakkala bu soruyu sordum ve bana "sanane sen doktor musun" dedi doğru dedim çokta sikimdeydi nasıl olup olmadığın bir daha sormam

"yine de birisi çıksa, nasılsın dese alışkanlıkla iyiyim diyeceğim. kederli olduğum da söylenemez zaten. buna sebepte yok çünkü. ne taze bir ölüye sahibim, ne felaket geçirenlerim var. dedim ya oturuyorum öylece. i̇yi ki etrafımda kalbimi tanıyan yok."

boşlukta, sen?

net bir cevabım yok iyi veya kötü değilim nasıl olduğum hakknda küçücük bir fikrim yok sadece bildiğim yaşamaya ve mücadele etmeye devam ediyorum

(bkz: iyiyim ) (bkz: at yalanı s*keyim inananı)

nasılsınız millet nasıl gidiyor iyisinizdir mutlusunuzdur inşallah her şey gönlünüzce olsun

berbat bir his var içimde telefonu evde bırakıp dışarı çıkıcam yürüycem yol nereye gidiyorsa ama kararsız kaldım çıkamıyorum nasıl diyeyim sabaha kadar ağlamak istiyorum ama neye ağlayacağımı bilmiyorum kafayı yemek üzereyim

nasılsııın iyi misin? sorarsam söyler misin? yabancı sen kimsin? çağırsam gelir misin kubilay lay lay kubilay lay lay kubilay lay lay kubilay lay lay kubilay lay lom

bir soru cümlesi. gerçekten nasılsın? sorusunu sormazlar ama hiç. onlara gösterdiğiniz maskeli yüzünüzü severler. yaşadıklarınız, yaşattıklarınız pek umurlarında değildir.

günlük konuşmada laf arasında nasılsın iyi misin diye kullanılırken, uzun süredir konuşmadığın yazmaya cesaret bile edemediğin insana nasılsın diye sorunca o cevabı beklemek en ölüm andır. küçücük bir nasılsının bile kime söylediğinin önemi vardır yani

bir şekilde yaşıyoruz allah'a şükür sen nasılsın

sınavdan 100 beklerken 98 alan kızın sorduğu "hocam iki puanını nerden kırdınız" sorusu kadar saçmayım bugün. sen nasılsın ?

bok gibiyim? ne değiştirecek ki bu senin hayatında bu soruyu soruyorsan asıl merak ettiğin ne halde olduğumu bilmek ya işte söylüyorum bok gibiyim çünkü ne yaparsam yapayım kafamın içindekini mutlu edemiyorum zevk almıyorum ve acı çekmeye meylim var ben rahatsız değilim siz çevrenize olup bitene çok fransız kaldınız ya da olayları görmezden gelmeyi tercih haline getirdiniz nasılım bilmek ister misin? ağaca tırmanması istenilen bir kefal gibiyim

cevabını bilmediğim soru. yalnız da değilim. bir çok insan nasıl olduğunu bilmiyor. iyiyim, kötüyüm, idare ederim, kırgınım, canım sıkkın gibi basit değil. muallaktayız, nasıl olduğumuzun ciddi anlamda tanımı olmuyor. en net bildiğim şey iyi olmadığım ama nasılım dersen, inan bilmiyorum.

birisi nasılsın diye sorduğu zaman önce bir iç çekiyorum. sonra nasılım acaba diye düşünüyorum.

nasılsın? sorma beni. bugünlerde benim bile bilmediğim bir haldeyim.

son zamanlarda yüzüme bakan anlayıp sorma gereksiniminde bile bulunmuyor. :)

"eskilerden biri efendim, ehli irfandan biri; nasılsınız diye sordu. o da boş bulundu herhalde, yirmi bin dirhem borcum var dedi.sesini çıkarmadı çekti gitti soran. nesi varsa derledi, topladı, sattı, borcu ödedi. bir daha kimseye nasılsın diye sorarken düşünürüm dedi. buyuruyor ki hazret i̇mam gazali; merak etmediği, dert etmeyeceği halde nasılsın diye sormak münafıklıkta bir mertebedir." hayati i̇nanç'tan alıntı.

"iyi... sen?" - (#2105104)

(bkz: serhat albamya) “son görüştüğümüz günden beri nasılsın, neler oldu, neler bitti anlat bana. ben dinlerim ne olduysa bi’ kahvelik vaktin varsa...” *

Sahi nasılsın bir oturup konuşamadık seninle

İyi değilim. Gerçekten iyi değilim ama sabaha karşı gördüğüm rüyanın etkisi hâlâ devam ediyor. 11 ay önceki halime dönmüş durumdayım,rüya kötü bir rüya değildi aksine mutlu olduğum tam istediğim gibi hayalini bile kuramayacağım bir rüyaydı acı olan tarafı uyandıktan sonra ki kısım çünkü rüyanın güzelliğini anlatacağım ya da güzel kalması için bir sebebim yoktu. İnsan sevdiği adamın rüyada sarılışını,öpüşünü,yüzüne dokunuşunu gerçekmiş gibi hisseder mi? Hissettim. İşte böyle güzel ama acı rüyaydı ve bana acı kısmı kaldı.

İpi kopmuş uçurtma gibiyim, süzülüyorum öyle güzel, öyle özgür ama hiç farkında değilim rüzgarın biteceğini.

Terbiyem müsaade etse güzel bir cevabım olabilirdi bu soruya. Terbiyesiz ahlaksız hayvan herifleri yok etmenin bir yolu olsaydı keşke de günün ortasında keyfimizin içine edilmeseydi. O zaman biraz iyi olabilirdik. Keşke bizden bağımsız bir yerlerde üreyip türemiş hiç tanımadığımız bu medeniyetsiz davarları ya kendimizden uzak tutma imkanımız olsaydı ya da sinirden ağlayarak yumruklarımızı ısırmak yerine o yumrukları o meymenetsiz suratlarına indirebilseydik. Bak o zaman da çok iyi hissederdik.

Ben de bilmiyorum.

niye herkes önüne geçene soruyor bu soruyu? cidden herkesi bu kadar çok önemsiyor musunuz yoksa adet yerini bulsun diye falan mı? ayrıca sana ne ki nasılsam öyleyim

Armut dalda asılsın

Bilmem. Kendime bu soruyu sormaya çekiniyorum.