büyük selçuklu sultanı,
alp arslan'ın oğlu.
melikşah dönemi selçukluların altın çağı olmuştur. atabeyi
nizamülmülk ile devleti büyütmüşler, en geniş sınırlarına çıkarmışlardır. bunun bir de bir karısı var,
terken hatun. amanın, hürrem anca getir götürünü yapar yani o derece.
bir süre sonra nizamülmülk ile melikşah'ın arası açılır. nedenlerinden birisi terken hatun. aralarında bitmeyen bir kin var adamla kadının. kadın, benim oğlum mahmud sultan olacak diyor, nizamülmülk, mahmud'da liderlik vasfi yok bi kere, en iyi
berkyaruk diyor ama sultanın koynuna giren nizamülmülk değil de hatun olunca, adamı atabeyine karşı dolduruyor, bunun akrabaları da iyice devletin sahibi zannettiler kendilerini, nizamülmülk'ten yüz buluyorlar hep diye diye. bu nedenle atabeyi ile birbirlerine giriyorlar.
melikşah diyo ki ben senin sultanınım, akıllı ol, nizamülmülk diyor ki ben olmasam sen bi hiçtin deyyus falan diyor (şaka! ama baya ağır konuşmuş ki elçiler sultana, söylediklerini hafifleterek aktarmışlar ama melikşah zeki, aralarına soktuğu casusu hepsini olduğu gibi aktarmış sonra buna)
neyse nizamülmülk suikaste uğruyor bi bahane ile. melikşah'ın parmağı var mıdır bu işte bilinmez ama şüpheli.
çok geçmeden melikşah'da öldürülüyor. şöyle ki, melikşah, halife ile akraba olabilmek için kızını
halife muktedi ile evlendiriyor fakat halife kadına çok kötü davranıyor, aşağılıyor, dövüyor falan kızcağız da babasının yanına gidiyor ağlayarak, her şeyi anlatıyor. melikşah hemen bağdad'a bir ziyaret düzenleyerek, halifeye, torunu cafer'i veliaht olarak ilan etmesini bildiriyor. halife zaten türk düşmanı, zinhar olmaz diyor. melikşah'da ona on gün mühlet veriyor bağdad'ı terk etmesi için. ne var ki dokuzuncu gün, melikşah av etinden zehirlenerek ölüyor.
ve selçuklu'nun fetret dönemi böylece gelmiş oluyor.
şerefsiz muktedi!