Şimdi sıkı tutunun, kelime severleri mükemmel bir yolculuğa çıkartacağım.
Öncelikle bazı iddialarda olduğu gibi kemençe adı eski
Kuman-
Kıpçak Türklerindeki "Kemençe" olarak bilinen insan isminden gelmez. Alakası yoktur. Peki nedir, nereden gelir, ne demektir? Sözcüğün kökeni eski
Hint-Avrupa dilindeki "chama-" benzeri bir sözcükten gelme. Bu sözcük daha sonra kuşak, eğri, yay gibi anlamlara bürünmüş. Mesela
Avesta dilinde "Kamara" yani "kuşak" (bele takılan, jenerasyon değil) olmuş. Sözcük de bize yine oralardan,
İran'dan gelmiş. Aslında bugün bildiğimiz bir diğer çalgı olan "Keman" da aynı sözcük. Bir silah olan yayı düşünün. Yayın iki temel parçası var biri ahşabı diğeri ipi. İşte ip kısmına "keman" denir. Hatta çok iyi yay kullananlara da bu nedenle "
kemankeş" adı verilmiştir. Neyse, telli çalgılardaki -adı üstünde- en önemli kısım nedir? Teli, yani ipi. Yaniiii kemanı. Evet, kemanın adı da kemençenin adı da aslında ipten geliyor. Aynı zamanda yine direkt kuşak anlamıyla aldığımız "kemer" de aynı kökten.
Fakat bu sözcüğün kökeninde kalmayıp diğer Hint-Avrupa dillerinde ne hâle geldiğine bakarsanız olay çok güzelleşiyor. Şimdi köken itibariyle bu kelimenin bir anlamı "eğik" demiştik ya,
Yunanlar mimarideki "kemer" ve "kubbe" için de bu sözcüğü kullanmış. Çünkü kubbe de kemer de yayvan, eğik, bükük olur harbiden. Oradan sen
Latinceye geçme mi.
Romalılar buna "camera" demesin mi. Evet bildiğimiz kamera ya. Kemençe ile aynı kökten.
Bitti mi? Tabii ki hayır. Camera, oda demek. Gemilerdeki odalara ne derler? Kamara. Hop bir tane daha. Bitmedi, zenginlik alametlerinden robdöşambr vardır bilirsiniz.
Fransızca "Rob de Chambre"dan gelir, yani "yatak odası kıyafeti" demek. Yatak odası olan hangisi? Chambre tabii ki, Latince Camera'nın Fransızca versiyonu. Sonra bu chambre
İngilizceye geçiyor hoop chamber oluyor. Yine oda demek. Hatta chamberlain diye de yeni bir sözcük doğuyor. Erkeklerin aklı
Alex Oxlade-Chamberlain'e gitti bile.
Vallahi daha bitmedi. Şömine olarak bildiğimiz, Fransızca orijinali cheminée olan sözcük de yine Yunanca "kaminos" yani kubbeli oda, kubbeli fırın sözcüğünden geliyor. Kamin-kemen çaktınız değil mi, yine aynı kök.
İşte dostlar kemençe, keman, kamera, şömine, robdöşambr, kamara, chamber, chamberlain, kemankeş, kemer falan hepsi öz kardeş sözcükler. Buraya kadar okuyan etimoloji sevdalılarına saygılar.
not: çok öyleymiş gibi dursa da "kement" başka kökten geliyormuş, buraya bağlayan bir şey bulamadım.