bugün
yenile
    1. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ilçe merkezi olarak 9600 nüfuslu, köyleriyle beraber nüfusu 22-23 bine çıkan kastamonu ilçesidir. balıkçılık, çiftçilik, ormancılık ve ticaret önemli ekonomik gelirlerindendir. yaz aylarında kısa bir dönem olsa da turizm konusunda cezbedici bir bölge olan inebolu yöresi kendine has tarihi yapısı ve aşı boyalı evleriyle dikkat çekmektedir. iki dağın arasına, bir vadiye kurulan inebolu ilçeyi ikiye bölen bir çaya da sahiptir. doğal bir liman olması sebebiyle önemli bir konuma sahip olsa da hinterlandının az olması, ulaşımın küre dağları sebebiyle zorluk göstermesi ilçenin gelişmesini engellemiştir. yeni yapılacak tünel projeleri ile ankaraya ve iç anadoluya daha yakın olması sebebiyle samsun yerine bu limanın tercih edilmesi beklenmekte ve calısmalar sürmektedir. bunların dısında halihazırda bir tersaneye sahiptir. kışları ve yazları ılıman olan bu şehir her vakit yüksek neme sahiptir. bütün bunların dışında kurtuluş savaşında yaptıkları ile istiklal madalyası alan tek ilçe olma şerefine nail olabilmiş, ''kayıkla kağnının mucizler yarattığı ilçe'' olarak tanınmıştır. atatürk burayı ziyaret etmiş ve hatta burada şapka devrimini ilan etmiştir. şehit şerife bacı ise kurtuluş savaşında imgeleşen bir karakter olmuş, bu toprakların insanlarındandır. ilçenin merkezinde bir anıtı vardır.
    2. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ayrıca nazım hikmet de burada konaklamış ve şiirinin birinde mısralarının bir kısmında bu ilçeyi anlatmıştır: inebolu iki arkadaş tuttuk dağlara giden yolu, öyle yükselmişiz ki, sahilde inebolu ince sokaklarıyla ufaldıkça ufaldı. minareler bir çizgi, camiler nokta kaldı. evleri birbirine giren şehri içinde ufuklar genişledi önümüzde git gide; denizi kucaklayan iki açık kol oldu. rüzgar esti denizin suları yol yol oldu. yığılmıştı yollara yığınla yaprak; yaprakların üstünde sendeleyip kayarak dağın son kayasının dibine varabildik. bu tepede bu kaya mağrur bir baş gibi dik! çıkıp onun üstünden bakabilirsek eğer, güzel iç anadolu görünecekti bize. bunu nakşetmek için bir anda kalbimize son adımı atmadan gözümüzü kapadık. gözümüz açılınca karşımızdaydı artık sisli vadileriyle rüyalı anadolu. görüyorduk uzaktan dereye inen yolu; sağ yanında bir çayır, solda çam ağaçları. o kadar yakın ki dağların yamaçları dereye düşen bahar bir daha çıkamamış.