gözlük

görme bozukluğu olan bir kimsenin gözlerinin daha iyi görmesine veya gözleri korumaya yarayan, bir çerçeveye yerleştirilmiş çift camdan oluşan araçtır. şahsımda her türlü model ve markası mevcuttur. onlar olmazsa dünya benim için bulanık bir yer.

3 yaşımdan beri kullanıyorum. benim bir parçam.

küçükken mecburiyetten taktığımı hissederdim biraz ama sonradan alıştım,takıp çıkarabildiğim bir organım olarak görüyorum onu. mühim olan kendine uygun gözlükler seçebilmek.

5. sınıfta takmaya başlamıştım bir süre taktım sonra bıraktım. 7 sene civarı takmadım numaram baya düştü. şimdi ara ara takıyorum hoşuma gidiyor.

yaklaşık 9-10 yıldır kullanıyorum artık yeni bir organım haline geldi arkadaşlarım beni gözlüksüz gördüklerinde allah aşkına sen gözlük tak falan diyorlar artık

10 senedir zorunlu olarak taktığım, dünyaya bir çerçevenin arkasından bakmama sebep olan ve kullanmaktan nefret ettiğim şey.

on yildir kullaniyordum, bir hafta once ameliyatla kurtuldum diyordum ki gunes gozlugune mecbur kaldim simdi. belli bir sure de bunu kullanmak durumundayim, hayatimda ilk defa gunes gozlugu aldim dun kendime.

lanet olsun, kullanıyorum

en sevdiğim aksesuarlardan biri. biri diyorum çünkü zirveyi kol saati ile paylaşıyor.

bir kullanan pişman, bir de kullanmayan. bazen ihtiyaçtan bazen aksesuar olarak kullanılan aparat. bencesi, ademoğlunun icat ettiği, insana en çok yakışan birşey.

çıkarınca kör oluyorum takınca esrarkeş yapacak bisey yok 2.5 derece miyopum sıçtım yani

1 haftada 2.sini kırdığım meret. an itibariyle hediyelere açığım.

yıllarca direndim ve 7 aydır numaralı olarak kullanıyorum. kör olmama sebep olacak.

dün kırdım ve şuan körüm sayın arkadaşlar. sabah bir kızı erkek sandım. ve kız uzun saçlıydı. çok uzun.

6 sene kullandığım işkence aleti. yağmur yağar ayrı bi dert, soğuk bir ortamdan sıcak bir yere girince buğu yapar o ayrı bir dert. 3 senedir lens kullanan biri olarak söyleyebilirim ki, lens adamdır. dibidir.

bir tane var ama servet resmen. şöyle cam böyle çerçeve diye diye fiyat katlıyorlar. yıllardır exess platin şeffaf çerçeve ( çerçevesiz derler) ve kırılmaz cam kullanıyorum. çerçeve üç dört yıl gidiyor. yakışanı kullanın derim, modaya kapılmayın.

kullanıyorum. çerçeve konusunda çok üst düzey bir şey aramadım hiç.şuan dikdörtgen orta halli bi kemik çerçeve kullanıyorum. baya da oldu değiştirmedim ama cam konusunda çok hassasım. ne kadar özellik varsa yüklettiririm cama. önemli olan da cam zaten. en son cam değiştirdiğimde neredeyse çerçeveye verdiğim kadar para vericektim.

bunu takıp dışarı çıkınca insanlar üzerime üzerime yürüyor, göz göze gelince kimse ne hikmetse gözlerini kaçırmıyor ama çıkarınca tam tersi.

net görmemi sağlıyor fakat dereceleri gün geçtikçe yetersiz geliyormuş gibi bir his var içimde... :(

yazları kahrı hiç çekilmiyor.

az önce kafam kadar kupayla çay içerken buharlaşmasını izledim.

ikinci sınıftan beri takıyorum. yapıştı artık çıkartsam da milleti göremiyorum. allahtan babam gözlükçü de kurtarıyorum ordan.

aslında özellikle akşamları araba kullanırken takmam gereken, ama ısrarla takmadığım hede. gözler 1,5 falan çok büyük bi numara değil de, astigmat kötü. yazılar, ışıklar birbirine giriyor falan. bi arabada, bi derste ihtiyaç duyuyorum zaten. alıştım yarım görmeye shdksj

birinci sınıftan beri takıyorum artık illallah geldi,lens kullanmayı düşünüyorem çünkü yatarken dünya kayıyor,soğuktan sıcağa geçişte buharlaşıyor,yağmur da ıslanınca silercekleri çalıştır esprisi yapılıyor fotoğraf çekinirken gözlük camı yeşilleniyor vallahi yeter ya

camına düşen karlar erimeseydi, dünyayı daha güzel görebilirdim belki.

bazı ergenlerin havalı olduğunu zannedip gözü bozuk olmasada su sıralar en moda olan yuvarlak çerçeveli olanları alıp takması

çıkarttığım an her yer bulanık.

11 yıldır takıyorum. kendimi gözlüksüz hatırlamıyorum resmen. bi insan gözlüksüz nasıl net görebilir, aklım almıyor.

gözlerim aşırı derecede bozuk, miyopum ama yakışmaz diye gözlük kullanmıyorum. var mı böyle tarz duran gözlükler ben pek bilmiyorum da ?

bu cam nasıl bu kadar kirlenebiliyor?

görüntü kalitesini 720p den 8k'ya çıkartan alet. numaram 1 olmasına rağmen, yakıştığını düşündüğüm için takıyorum. çehreme bir hoşluk katıyor. geçenlerde böyle haleli bir kemik çerçeve aldım, yuvarlak. baya hoş. hatta bayağa hoş. gerçi camların gelişini baya bekledim ama, değdi.

23 senelik can yoldaşım, arkadaşım. yakıştığını düşündüğüm için ameliyat olmuyorum bir yerden sonra zorunluluktan çok aksesuar gibi kullanıyorum.

2013'ten beri nizami bir şekilde kullandığım aksesuar. gözlerim çok hafif hafif ağrıyor diye anneme yalvar yakar doktora gitmiştik. miyop ve astigmat sebebiyle 0.75-0.50 numaralarla dinlendirici bir gözlük vermişti doktor. liseye geçince gözlüğümü takan bunda bir değişiklik yok neyini takıyorsun dört göz diye dalga geçtiler. yaklaşık 2 yıl takmadım. yavaş yavaş görüşüm azaldı. görmediğim halde takmıyordum o lanet gözlüğü. şimdi 2.50-2.75 göz numarasıyla devam ediyorum hayatıma. o kadar bütünleştim ki gözlükle, bana su vermeyin gözlüğümü verin yeter. edit:imla

Hayatımın yarısından fazlasında beraber olduğum yoldaşım. Sabah uyanınca aradığım ilk şey. 4 numara göz olunca çıkarınca hayattan bağlantımın kopmasına sebep olan aparat.

Bisiklete binerken takmak için şu gorsel deki gözlüğü aldım. Eşim diyor ki "bal arısına döndün" biraz düşününce gerçekten de öyle

bugün gözlük takmadan dışarı çıktım. sanırım 10 senedir değişmeyen gözlük numaram 3 ay düzenli takınca büyüdü. son ses de müzik açtım kulaklığa. görsel ve işitsel engellerle bir yürüyüş yaptım. farklı hissettirdi. bu dünyada görmeye ve duymaya değer bir şey kalmadı gibi. belki koklarım. belki tadarım. belki de dokunurum. racon bitmiştir.

bu gözümden düşüp duruyor, mide bırakmadı yani insanda.