bugün
yenile
    1. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      " insan içgüdüyle doğuştan gelen çok az şey haricinde kendi gözlemleyip yaşadıklarıyla öğreniyor dünyayı. her insan farklı hayatlar yaşıyor, farklı olaylar gözlemliyor, farklı kişilerle ilişki kuruyor, ve ne gariptir ki her şeyi bu kadar "görelilik" üzerine olan insanın doğruları, doğru kabul ediliyor. halbuki plüton 5 sene önce de aynı plüton'du, şu an da aynı plüton. plüton kendini bozmadı, plüton değişmedi, o her zamanki gibi öyle dolanıp durdu yörüngesinde, değişen sadece insanın doğruları oldu. bir şeyin "doğru" olması, insanların veya toplumun onu doğru bellemesiyle alakalı değildir. fakat yine de doğası gereği kusurlu olmaya mahkum insanın doğruları doğru kabul ediliyor bu hayatta. idamlar, karalamalar, eğitim, adalet hep bu insanın doğrularına göre şekillendiriliyor bu dünyada. medya, insanların sevmeleri gereken kişileri nefret ettirebiliyor, nefret etmeleri gereken kişileri sevdirebiliyor. korkmaları gereken şeye alıştırabiliyor, alışmaları gereken şeyden korkutabiliyor. zira insanlardan oluşan bir dünyanın doğrularını belirlemenin yolu, bu insanlara doğumlarından itibaren bir şeyleri "doğru" diye dayatmaktan geçiyor. insan onu doğru kabul ederse, o şey doğru oluyor. öyleyse bir soru soracağım. ya insanlar yanılıyorsa? " maykıl sikkofield