bugün
yenile
    1. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      günaydın sözlük, güne hemen bir duble nazım hikmet şiiriyle başlayalım; dörtnala gelip uzak asya'dan akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim. bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak ve ipek bir halıya benziyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim. kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim.... yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine, bu hasret bizim...
    2. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir can yücel şiiridir. bu şiiri ilk okuduğumda ne kadar doğru bir şiir demiştim. şiirin doğrusu mu olur? oluyormuş. bu şiir verdiği mesaj itibariyle en azından benim için gerçekten doğru bir şiirdi. şair kadar eski ben'leri çağıramam soframa, yaşım yok o kadar. ama düşününce şurdan bir yıl önceki kızıl'ı çağırsam onunla bile sıkı bir tartışmaya tutuşur sonunda da anlaşamaz evden kovardım heralde diyorum. i̇şte bu yüzden bu şiir, çok doğru bir şiir benim için. --- spoiler --- "şunları bir araya toplayayım. bir güzel muhabbet edelim diye düşündüm. mutfak işinden de anlarım. donattım sofrayı. bayağı uğraştım. hepsinin, ayrı ayrı ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim. bayağı da para gitti. birinin yediğini öbürü yemez. ötekinin içtiğini beriki içmez. dört kişilik sofra kurdum. mumları da yaktım. bak hepsi, erick satie severdi. hatırladım. müziği de ayarladım. geldiler. 20 yaşında ben, 35 yaşımda ben, 40 yaşımda ben ve bugünkü ben dördümüz. birden 20 yaşımı, 35 yaşımın karşısına oturttum. 40 yaşımın karşısına da, ben geçtim. yirmi yaşım, otuz beş yaşımı tutucu buldu. kırk yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi. yatıştırayım dedim. -sen karışma moruk- dediler. büyük hır çıktı. komşular alttan üstten duvarlara vurdular. yirmi yaşım kırk yaşıma bardak attı. evin de içine ettiler. bende kabahat. ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine ..." --- spoiler --- i̇şte böyle böyle yıllar değiştiriyor​, yabancılaştırıyor insanı kendine. bugünkü senle, iki ay sonraki sen, aynı sen değilsin. tanımadığın adam oluveriyor geçmiş yaşların. sonra aklıma yetişkin olmanın gereği olan, sorumluluk alma, bedel ödeme olayı geldi. i̇nsan geçmişteki suçlarından bu yüzden mi kaçar acaba dedim. bu yüzden mi hata ettiği an özür dilemezse sonradan bunu yapması, bedel ödemesi ağır gelir.. geçmiş yaşına yabancılaşıp, o an kendisini sorumlu hissetmez mi olanlardan. o ben değildim, çocuktum, gençtim, cahildim vs laflarına sığınır. kendisi de yakıştıramaz mı olanları kendine. kınar da kendini kabul edemez mi bunu, itiraf edemez mi kendine? eh.. o yüzden iyi düşün kızıl dedim, bir değil on düşün. 3 yıl sonraki halin küfretmesin sana. ömür vefa eder de yaşarsak şair kadar, sizi bir araya getirdiğimde, bu şiir doğruymuş dedirtmeyin bana. not: az önce iç sesimle olan bir konuşmaya şahit oldunuz, sizler bu telkinlerime şahit olun :)
      0şu şiiri spoiler içine al. can yücel ile kızıl karıştı resmen. :) - devriksekiz 07.05.2017 00:32:10 |#3375612
      1ahahaha ya bende ne eksik neden böyle görünüyor diyordum düzeltiyorum hemen :)) - kizilotesii 07.05.2017 00:32:58 |#3375737
    3. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dörtnala gelip uzak asya'dan akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim. bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak ve ipek bir halıya benziyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim. kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim.... yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine, bu hasret bizim... nazım hikmet ran
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine bu hasret bizim... nazım hikmet ran
    5. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      muhteşem bir can yücel şiiri. ---- "şunları bir araya toplayayım. bir güzel muhabbet edelim diye düşündüm. mutfak işinden de anlarım. donattım sofrayı. bayağı uğraştım. hepsinin, ayrı ayrı ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim. bayağı da para gitti. birinin yediğini öbürü yemez. ötekinin içtiğini beriki içmez. dört kişilik sofra kurdum. mumları da yaktım. bak hepsi, erick satie severdi. hatırladım. müziği de ayarladım. geldiler. 20 yaşında ben, 35 yaşımda ben, 40 yaşımda ben ve bugünkü ben dördümüz. birden 20 yaşımı, 35 yaşımın karşısına oturttum. 40 yaşımın karşısına da, ben geçtim. yirmi yaşım, otuz beş yaşımı tutucu buldu. kırk yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi. yatıştırayım dedim. -sen karışma moruk- dediler. büyük hır çıktı. komşular alttan üstten duvarlara vurdular. yirmi yaşım kırk yaşıma bardak attı. evin de içine ettiler. bende kabahat. ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine ..." ----
    6. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Havayolları pilot adaylığı için beni İstanbul'a davet etmiş. Yirim sizin davetinizi. Ama çok sapa bir yer. Siz buraya gelince görüşürüz.
      1Çoook sevindimm. Umarım kabul alırsınn :) Pilotaj mı okumuştun? - cryonics3050 17.06.2023 23:10:48 |#4552649
      1Yoo hiç alakası yok djdjd son zaman ilgim pilotluga da ondan başvurdum :) - gunes gibi 17.06.2023 23:13:34 |#4552651
      2sen çekim yasasiyla pilot da ayarla kendine ben sana güveniyorum başarabilirsinn jsjsjs - cokomelli 17.06.2023 23:14:10 |#4552652
      butun yorumlari goster (9)