dalgınlık

dikkat eksikliği gibi bu da başa bela. yanlış bilmiyorsam doktor kontrolünde, ilaç tedavisiyle hallediliyor.

bir kızın göğüslerine bakmamdı. gözlerim dalmıştı bir boş sıraya ve arkadaşım tam da öyle boş boş baktığım sıraya oturdu. bakışlarım göğüs hizasındaydı. gülerek 'nereye bakıyorsun?' demişti. gülerek durumu açıklamıştım.

insanın kafasının içindekilerin, bedeninden daha ağır olamaya başlamasıyla birlikte sıklıkta yaşadığı durum.

az önce kapalı olan ışığı söndürmeye gittim.bunu neden yaptım bilmiyorum.

benim bununla ilgili müthiş bir anım var. bir arkadaşım vardı. aşırı unutkandı. bir gün ben bunu aradım, acil bir mevzu çıktı. bu bana "dur yemekteyim, son lokmamı yutup geleyim" dedi. 5 dk'ya kalmadan dediğim yere geldi, işimizi hallettik. ertesi gün oldu bununla eğitim fakültesinde geziyoruz. o ara yanımızdan bir kız geçti. ben arkadaşıma "lan bu seda niye sana selam vermedi? ayrıldınız mı?" dedim. "lan ben onu dün unuttum ya" dedi. "nasıl yani?" dedim. "yav sen dün aradığında biz beraber yemek yiyorduk, acil işim çıktı, 5 dk'ya gelirim deyip kalktım, sonra da unuttum" dedi. apar topar kızı bulduk. aklınca bu salak kızdan özür diliyor; "seda dün unuttum seni, kusura bakma." ahaha yıllardır gülerim buna. kızın mal mal bakışı, çocuğun salak salak duruşu...

"ya pardon ne diyodun dalmışım da ben" çoğunlukla kullandığım cümlelerdendir.

benden gitmek bilmeyen olay. genelde arkadaşlarım onları dinlemediğim için bana kızıyor. ya da yolda yürürken birşey düşünmeye dalıp yanımdan babam geçse farketmiyorum. kimseyi duymuyorum... bu bi hastalık mı lan? :(

bu sıralar fazlasıyla yaşıyorum,mallaştım resmen.

biraz önce duş jelini şampuan diye kafama sürdüm. lanet gitsin.

moral olarak bitik, düşünceli olduğumda otomatik olarak bu moddayım. kahrolsun bazı şeyler.

vodafone indirimi 10 numara olur süper :)

insanı zor durumda bırakan durumlardan birisidir. dikkat eksikliği, odaklanamama gibi sorunların kan kardeşidir. mesela; (bkz: entry girecekken yanlışlıkla yorum atmak) (#1146995)

(bkz: diş fırçasına diş macunu yerine sıvı sabun sıkmak) (bkz: çorabı kirli sepeti yerine klozete atmak) (bkz: sınav kağıdının arka sayfasını unutmak) (bkz: istanbul kart yerine öğrenci kartıyla turnikeden geçmeye çalışmak) (bkz: metrobüste kart basmaya çalışmak)

saate bakmak için telefonu açıp, her şeye bakmak. saate ise bakmadan çıkmak.

bazen elimdeki ictigim sigarayi unutup yenisini yakmak için sigara cikartiyom. tam çıkartırken elimde sigara olduğunu görüp kendi kendime pardon amk diyorum.

dün karşıdan karşıya geçerken araba geliyor mu falan diye bakmadım birden arabayı gördüm ve yolun ortasında durdum. neden karşıya geçmek yerine yolun ortasında durdum hiç bi fikrim yok. arkadaşım çekti yolun ortasından. sonuç olarak öldürmeyen allah öldürmüyor

her sabah benim ismim neydi ya diyerek uyanmak

özellikle birinden hoşlandığımda tavan yapan durumdur. onu gördükten sonra elimdeki poşeti görmeyip aramışlığım var.

bı keresinde yanlış yola girmisim farkettigimde çok geçti

az önce otobüse bindim kafamda da bişeyler vardı müzik dinleyim diye kulaklığı çıkardım jakı kulağıma takıyodum az kalsın

çay bardağını mutfağa götürürken farketmeden bardağı ters çevirip her yere çay döktüm (bkz: wtf)

eve gelen misafire hoşbulduk dedim iyi değilim bu aralar

bakkaldan cips falan aldım, bir de iki tsne 5litrelik su. sular dükkanın dışında olduğundan giderken alırım diye dükkana taşımadım. ödemeyi yaptım eve geldim sular yook. hadi bakalım dön geri.

bu aralar unutkanlık,dalgınlık çok yoğun bir şekilde benliğimi ele geçirmiş durumda. az önce ders çalışırken bir şeye odaklanmıştım onu anlamaya çalışırken kalemi kafamda gezdiriyordum saçımı falan orasını burasını doladım neyse süre geçti üzerinden. kalem yok ortalıkta ben de sürekli kalem kaybettiğim nereye koyduğumu unuttuğum için kendime sinirliydim. odada nerede bıraktım yine şu kalemi diye kendi kendime söylenirken oda arkadaşım "şey kedibirisi kalem kafanda duruyor" diyince elimi atmamla kalemi kafamın tepesinde saçlarımın arasında bulmam bir oldu.

gta oynarken müzik dinlemek için telefonu alıp geldim. o arada arkadaş mesaj attı. i̇şte mesajlaşıyoruz. sonra ben gta oynamaya başlayacağım için müzik açmak için telefonu aramaya başladım. eşofmanın kapüşonlunun cebine bakıyorum yok, masaya bakıyorum yok, oturduğum yere mi düştü diye bakıyorum yok. elimdeymiş.

şu aralar yaşıyorum umarım sınav stresinin yaşattığı bir durumdur ve en kısa sürede geçer inşallah bi yerlerim bi yerlerimden farklı oynuyor sanki ne yaptığımı bilmiyorumuşum gibi

genelde bu moddayım zaten sjsjjsj bugün biraz geç kalktık yurttaki kahvaltıyı kaçırdık bir kafeye gittik kahvaltıya yapmaya saat 15-16 civarı hoş geldiniz dedi adam günaydın dedim ksksksks aslında ben için öyleydi ama yinede bi "ne dedim ben?" oldum sjskskksksk

başıma ilk defa böyle bişi geldi. banyoya girip saçımı yıkadım zannedip çıktım. sabah kalktığım zaman da saçım hiç yıkanmış gibi değildi sonradan düşününce saçlarımı da koklayınca yıkamadığımı anladım :( hayır nasıl bir dalgınlık bu ya, gerçekten kendime inanamıyorum, pes artık :(((

falçata ve cetvel kullanarak mukavva kesiyordum. cetvele bastırıyordum üstten, kaymasın diye. parmağım dışarı çıkmış fark etmedim. cırt diye kestim tırnağıma paralel şekilde yaklaşık 1 cm kadar. i̇çim gitti var ya elim ayağım titredi.

bir 5-6 dakikadir çay suyunun kaynamasini bekliyorum bir de sinirleniyorum niye kaynamadi diye ocağı yakmamışım

çok eğlenceli bi eylem bi dalıp gidiyosun günün o zamanı senden gidiyo kopuyo noldu ne bitti farkında bile değilsin

bu aralar çok fazla var galiba sürekli bir şeyleri karıştırıp yanlış yapıyorum

Kafamda cevabı olmayan bir sürü soru olmasından kaynaklı durum. O sorulara cevap aramaya başladı mı insan çevresiyle bağlantısı ister istemez kesiliyor.

az önce müzik dinlerken ‘kırmızı balık gölde’ dinlediğimi fark ettim. son saniyelerinde falan

Zihnimin düşüncelerle dolu olmasıyla oluşan durum. (bkz: Elindeki telefonu aramak)

Dalgınlıkla yatırım yaptığım şeyi sattım. 2 saat geçmeden fiyatı daha da arttı para kazanamadık.