bugün
yenile

    o soğuk puslu gecede yaşananlar

    6
    +
    -entiri.verilen_downvote
    (#769641) "yine gittin... evet biliyorum geleceksin. evet biliyorum koşa koşa geleceksin. biliyorum hepsini biliyorum.. keşke bildiğimi bilsen... keşke sen... keşke.. keşke bana keşke demeyi yasaklamadan gitseydin. keşke ben uyanmadan gitseydin. tanrım onlar nasıl kirpikler..." usulca bıraktı nazlı kalemi. az önceki zihninde diyalog, pratikte monolog olan o şey -bana kalsa ismine münhasır bir serzeniş- birden tek kişilik dev bir pandomime dönüştü. tıpkı kahveyi dökmemek için basılan siyah damaların nizami dizilişindeki ciddiyetle yere bakarak, beyaz karelere basmadan mutfağa yürüdü. buzdolabının ışığıyla aydınlanan, iki gündür tarçın kokmayan mutfağa. isıtıcının düğmesine basarken boş fırına alaycı bir bakış atıp "baş başayız.." diyebildi. kendini bilmez sosyoloji terk bir filozofun dediğine göre alakasız yerlerde saklanan acılar şiddeti ikiye katlardı. daha neler. "gülelim mi sevgilim?" dedi camdan dışarıdaki dumanlı mı yoksa bulutlu mu olduğu belli olmayan havaya bakarken. ve zihninde kocaman bi gülümseme kondurdu adamın yunan tanrılarının esamesini okutmayacak yüzüne. bembeyaz çiçekler gibi. mission completed...
    ... diğer entiriler ...