bugün
yenile

    batın-esila 05 nisan 2016

    32
    +
    -entiri.verilen_downvote
    içime oturan sarp kayalıklar artık parçalansa da kopmayan bu kayayı anlatmak istedim.belki bir gün döner bakarım diye. kimdir batın ve esila anlatayım. 5 yıl sonra evime gelen mutluluk haberiydi oğlum ve kızım.onca tedavi ve bitkinliğin ardına gelen aydınlık güneşimizdi. bir kasım günü aldım haberi eşim hamileydi ve inanamıyorduk 5 yıl sonra dualarımız kabul görmüştü sanırım bu konuya nasıl sevinelim onu bile bilmiyorduk. ilk rahme düştüklerinde biz tekil bebek beklerken kontrole gittik ikiz bunlar dediğinde doktor sevincimiz daha farklı boyut kazandı. gel zaman git zaman derken 12.haftaya gelmiştik cinsiyetler belli olacaktı.kızım benim gibi saf hemen dönüverdi cinsiyeti belli olmuştu.ama oğlum bakılan gün arkasını döndü ve uyumaya geçti göstermedi.2 hafta aralıklarla bakmaya gittik heyecan doruklardaydı onu da merak ediyorduk.en sonunda doktor yakaladı bu inatcı erkek olacak dedi annesi gibiydi inatcıydı hemen göstermedi. artık aşerme zamanlarına girmiştik. kış bir gün karpuz dedi bizim hanım oturduğumuz il küçük bir il öyle hemen bulunmaz böyle şeyler kış günü zor bela 1 tane buldum ufacık karpuza 50 lira bayıldım olsun dedim zamanı gelecek onlara anlatacağım bişi olacaktı.aşermeler hız kesmiyordu gece 3 de bizim afacanlar hareketli kaşarlı simit diyorlar neyse onuda gittik bulduk.maraş dondurmaları çilekler kayısılar incirler yaş pastalar derken biz artık nerde ne bulunabilir profesörü olmuştuk.çift cinsiyet olduğu için hem kızsal hem erkeksel şeyler aramak öyle kolay değildi ama buluyordum bir gün adana dürüm istediler trafik kilit arabayı park edeceğimiz yer yok dedim çekmezlerse eyvallah diyip indim arabayı attım dürüm almaya koştum onuda aldım.onları bekliyorduk heyecanla yıllarca 1 kız 1 oğlan dedik aynı anda geleceklerdi düşündükçe bile deli gibi bir tebessüm alıyordu durduk yere beni.anlatamıyorum ama dünyanın en grurlu insanıydım. tarih 5 nisan 2016 sabahıydı ben işe gittim ama ağrılanmış eşim ama ikiz zor olur derlemiş hep ona ondan oda akşam ben geleyim öyle şiddetli bişi olursa haber edeyim diye uyuyarak dinlenmeye geçmiş.eve gelmiştim eşim rahatsızdı ara ara duramadığı oluyordu hemen hastaneye gittik ağrılar doğum ağrısı şiddetine ulaşıyordu serum filan anlamayız oralarını beklemeye geçtik gece 2 oldu eşim şiddetli şekilde bağırmaya başlamıştı.artık çocuklar doğacakmış 22 haftalıklardı olamazdı hayallerim yarım kalmasın demiştim yerlerde sürünüyordum resmen ama ben erkektim dik durmam gerekirdi derken doğum normal olarak başladı feryat figan eşim hasteneyi yıkıyordu doğmasınlar ne olur onlar gelmesin diye haykırarak ağlıyordu beni içeri almıyorlardı ben dışar da pervaneden daha hızlı dönermi insan dönüyormuş ne yaptımı bilmez halde gece 02:50 surlarında ilk önce oğlum doğmuş 2 dakika sonra kızım doğmuş. hemen küvöze aldılar 20 dakika nefes almışlar o 20 dakkaya neler bağışlamazdım küvöze girmek yasaktı göremedim.anneleri oğlunun sadece ağlama sesini duyduğunu söyler hep.03.30 surlarında hemşire dedi yaşamayacaklar ama allah büyük dedi yutkundum ama peki bile diyemedim.5 yıl sonra geldiler tam 5 yıl onları bekledik diyemedim. sabah 07.30 surlarında hemşire 2sininde vefad ettiğini söylediğin de hastane odası nasıl aydınlık güneşken zifiri karanlık olur orada görmüştüm.kendi annem ve eşim sarıldılar hayatımda görmediğim bir acıyla ağlıyorlardı artık dayanacak gücüm yoktu ellerimiz bomboş kalmıştı o hastahane odasında.evrakları yaptırdım aldım onları oradan ve doğru 1,5 ay önce kaybettiğim 28 yaşında ölen amcaoğlum vardı kolon kanseriydi belki ben görmem ama çok güzel şey bu duygu demişti evet görmeden oda ölmüştü onun mezarı vardı köyümüzde yanlarına götürdüm orayı kazmışlardı amcam ve babam gasilhane de oğlumu yıkadım son kez yüzüne baktım bekle beni dedim gülümsüyordu kerata ismini okutup hocaya verdim pamuklara sardılar.sonra yan odaya gittim kızımı yıkamışlar türbanını yapmışlar başına son kez ona da baktım.seni kimselere vermezdim dedim kulağına beni bekle dedim ben annenizle vakti gelince geleceğiz dedim öptüm yanaklarından ve mezara doğru gittik.yollar bitmesin der mi insan diyordum. mezara geldim.namazı eda ettikten sonra en zor görev benimdi mezara indim oğlumu elime verdiler.nasıl koyardım lan bu toprağa nasıl ama yapmalıydık bebek battaniyesine en güzel şekilde sardım ve koydum toprağa (halen üşüyor mu derim kendimce) toprağı attım üzerine sonrası yok işte. gündüzler bir şekilde geçiyor da ya geceleri... not:yönetim moderasyon yapmassa sevinirim. teşekkür ederim okuyanlar için.
    1allah sabır versin abim.ne kadar paylaşınabiliyosa o kadar paylaştım acını. - raifefendi 20.08.2016 19:27:54 |#3313049
    ... diğer entiriler ...