Kendisi kurtuluş savaşında cephelerde savaşmış ilk kadın komutanlarımızdan birisi. Aynı zamanda çok kaliteli bir yazar. Aydın ruhlu, vatansever, zeki ve her şeyden önemlisi her fikre açık çağın çok ötesinde bir insan.
Küçüklüğünü anlatacak olursak:
küçük yaşta annesini kaybetmiş, çocukluk yıllarını anneannesinin yanında geçirmiş ve burada sanatçı cephesini kuvvetlendiren ilk tesirleri almıştır. Amerikan kız kolejini bitiren ilk türk kızıdır. Okul derslerinin yanında özel dersler de almıştır. İngilizce, musiki, kuran ve arapça derslerinden başka matematiğide devrin en iyi öğretmenlerinden olan salih zeki'den almıştır. Sonrasında koleji bitirir bitirmez salih zeki ile evlenmiş ve bu evlilikten iki oğlan çocuğu dünyaya getirmiştir. Meşrutiyetin 2. kez ilan edildiği yıllarda gazete ve dergilerde ismi gözükmeye başlamış başlarda halide salih imzasını kullanırken ileride eşinden ayrılması sonucu halide edip şeklinde imza atmaya başlamıştır.
Devamlı olarak eğitim konusunda yazılar yazdığı için zamanın milli eğitim bakanının ilgisini çekmiş ve kendisine darülmuallimatta(kız okulu) pedagoji eğitimi teklifi gelmiştir.
Daha sonralarında ise kadın haklarını savunan bazı derneklerde görev almış ve kadın hakları için mücadele etmiş kadınların çeşitli alanlarda eğitim ve kurs almasına önayak olmuştur.
1912 den itibaren savaş yaralılarına bakmak için hastanede hastabakıcı olarak çalışmıştır. 1917'de ikinci eşi olan adnan adıvar ile evlenmiş ve adıvar soyadını kullanmaya başlamıştır. 1919'da izmirin işgaline karşı mitingler düzenlemiş pek çok önemli mitingin başında yer almıştı. İstanbulun işgali sonrasında Atatürkün yanına gelip burada hakimiyeti milliye, anadolu ajansı gibi oluşumlarla milli mücadeleyi basın yönünden desteklemiş ve sakarya savaşı sonrasında fiilende savaşlara katılmıştır. Bu savaşlar sonrasında kendisine onbaşı rütbesi verilmiştir.
Yani bir kadın daha ne kadar mükemmel olabilir diyeceğim olamaz sanırım gerçekten harika bir kişilik.