Aklıma geldi. Bir hikaye anlatmak istedim arkadaşlar. Üniversite birinci sınıftayım. Hatta ilk ayında. Matematik dersi var. Ben de bu dersi ortak aldığım bir beyden hoşlanıyorum. En öne geçtim ders dinleyim dikkatim dağılmasın diye ama arkaya döne döne bir hal oldum geldi mi acaba diye bakmaktan. Sonra arkamdaki sıraya çaprazıma birisi oturdu dönüp baktım ne göreyim hoşlandığım bey. Mutlu oldum tabi heyecan yaptım. Benim karında başlarda kelebek uçuşuyor. Sonra ben sabah kahvaltı yapmayı unuttuğum için kantinden yiyecek bir şeyler alacağımı da unuttum. Kafa terelelli yani. İlk ders geçti benim kafa halen arka çapraz sırada. İkinci dersi hoca blok yapıp tamamlayacağını söyledi. Tabi ben o süreç zarfında ağzıma tek lokma koymadım. Dersin sonuna yakın tahtada çözülen soru sonunda hoca anlamayan var mı diye sordu. Sınıfta kocaman bir sessizlik sonrası uzun havayı andıran bir sesle birlikte karnım guruldadı. Tüm sınıf aynı anda güldü. Hoca kaç gündür aç olduğumu sorup güldü. Normalde bunu çok takmam ama arkamda hoşlandığım bey vardı. Yerin dibine girdim. Sonrası hüsran tabi.
Not: hikayenin sonunda beyfendi diğer ders bana çok uzak bir yere oturmuştu. Sonu malum...