Abim iki oldu bana sen evlenme, beraber yaşayalım üçümüz diyor.
İlk dediğinde şaka sanmıştım fakat ciddiymiş.
Üçüncü kişi: müstakbel yengem
Fifa oynarken yanında olduğumda konuşmasam bile gol yediğini iddia ediyor.
Çorbasına o kadar çok ekmek doğruyor ki, sıvı değil puding gibi yiyor.
Herhangi bir eşyasını alıp yerine koysanız bile anlıyor, her eşyasını koyduğu özel bi açı mı var henüz anlayamadım.
Ayakkabılarının iplerini ilk aldığında bağlayıp kesiyor ve bir daha hiç ayakkabıyı bağlamadan öyle giyiyor.
Aldığı şeyleri benim üzerimde dener.
Geçen kendine bi alet almış, kaş yerini benim kaşımda denedi. Sonuç: kaşlarımdan bi tanesi kısa, bi tanesi uzun.
Yoğurtlu yemeklerin yanında bile domates yer, her şeyle domates yiyebilir.
Arabayı yokuş aşağı boşa atar.
Ellerini aşırı yıkar, yanındaki insanları da yıkaması için uyarır.
Anlamsız bir titizlik takıntısı var buna rağmen odasının temizlenmesini istemiyor. Evde yokken gizli gizli temizliyoruz odasını.
Pet şişe biriktirmiş, 50-60 tane su şişesi çıktı odasındaki koltuğun arkasından...
Odasına tüfek, mermi, dürbün, özel enteresan benim kadar bot var, fişek var bi kutu. Cephanelik gibi bir kısım var. Av malzemerini de odasında saklıyor.
5 gün öncesine kadar ayçiçek tohumları vardı odasında, 5 çuval.
Başka bir şey demiyorum.