bugün
yenile

    asosyal sözlük dert köşesi

    0
    +
    -entiri.verilen_downvote
    geçtiğimiz aylarda bir erkek arkadaşım ameliyat oldu. boyun fıtığının son evresindeydi ve felç başlamıştı. sol tarafından gireceklerdi ve şah damarına değme riski vardı. daha önce başka bir arkadaşımın tiroitlerinde kist vardı ve ses tellerine minicik bir dokunuş bir seneye yakın bir süre sesinden etmişti. şah damarı dedikleri dakika içimdeki korkuyu siz düşünün. o ne kadar risk yok dese de %50 riski olduğunu bana çok sonra söyledi. ama hisler işte, o söylemeden önce biliyordum. hastaneye yatışı, ameliyatı tam benim seminer dönemime denk geldi. 2-3 gün süren seminerde sabah 8.30'dan akşam 18.00'a kadar okulda durmak zorundaydık. gelmemek dersten kalmaktı ve benim sunumumda hem eksikler vardı hem de konu anlatımıyla ilgili prova yapamamıştım. hem uykusuz hem de felaket derecede yorgun olduğum o günlerde arkadaşımın yanına gittim, saatlerce kaldım. belki bir daha göremem diye bildiğiniz doymaya çalışıyorum, birbirimizi görmediğimiz günlerin acısını çıkarıyorum. bu arada şöyle bir durum da var. onun yattığı hastane benim babamın zamanında tedavi gördüğü ve öldüğü hastane. ve ben babamın vefatından beri uzaktan o hastaneye bakamadım bile. bahçesine girerken gözümün önünden geçen anıları, kalbimin atışını anlatamam sizlere. sunumu yapacağım gün onu aradım annesi açtı ve ameliyata girdiğini söyledi. "çıkınca haber verir misiniz?" diye sordum "hatırlarsam ararım" dedi. sesindeki soğukluğu hissediyorum ama üzüntüdendir, kolay değil sonuçta evladı diye geçiştirdim. sunumu yaptım, biraz vakit geçirdim ama geçmiyor vakit. nihayet aradım. çaldı çaldı ama açan olmadı. 1-2 saat sonra bir mesaj "aramışsın, çıktım ameliyattan gayet iyiyim". "geliyim mi?" diye sordum gerek olmadığını söyledi. kendi gözlerimle görmek istedim, evlerine geçmiş olsuna gidiyim dedim ama gelmemi istemedi. meğer ailesi, arkadaşımın sevgilisi olduğu için benimle konuşmasını desteklemiyormuş. yanına gittiğim günleri öğrenince "neden bu kız senin yanına gelip durdu" diyerek ağzına sıçmışlar çocuğun. sevgilisi de zaten benden nefret ediyo. tahminimce kendini mağdur göstermiş, acındırmış. ailesi de arkadaşıma sevgilisinden başka bir kızla konuşmasını yasaklamış. yine konuşuyoruz ama gizli saklı. bizim aramızdaki bağı kimsenin koparmaya gücü yetmiyor. ama benim bu şekilde olan sevgime, anaçlığıma rağmen başka bir şekilde görünmek de zoruma gidiyor. zaman gelecek evlenicez, kendi yuvalarımızı kurmak için adımlarımızı atıcaz ama ben onun en mutlu anında yanında olamıcam. neden? çünkü ailesi beni gördüğü ilk dakikada ya kovacaklar ya da kovmaktan beter edecekler. olmadığım biri gibi görmeleri zoruma gidiyo be sözlük. onların kendi şahsi görüşleri, doğruları böyle diyorum ama yine de beni koydukları yer hakettiğim bir yer değil :(
    ... diğer entiriler ...