sanırım bu başlığın müdavimi olacağım, az önce notlarımı karıştırdım ve on beş dakikadır hangisini yazsam diye düşünüyorum. neyse ilki zülfü livaneli'nin kardeşimin hikayesi kitabından yapayım bari;
"onu bekliyorum, evet, her gün, her an bekliyorum ama tuhaf bir bekleyiş bu. umutlanmadan, hatta sanki hiç önemsemeden bekliyorum. bir üzüntü hissetmiyorum artık. bu bekleyişin en önemli yönü, sürekli bir durum olması; düşüncelerimin, hayatımın doğal bir parçası gibi."