dağılın lan bu başlığa benim yazacak çok sağlam iki üç cümlem var.
(bkz: seni seviyorum ve sana laflar hazırladım)
.
.
(olm bak yine aynısı oldu, ciddi bir yazı yazarken toplayamıyorum kafamdakileri; otur bana buzdolabı poşetinden edebiyat yap desen tamam da.. neyse dur bakayım)
öhöm..
bir insanın varlığını o yanımda olmadan da hissedebilmişsem,
bana samimiyetini ve samimi niyetini hissettirebilmişse,
bir an olsun yardımını esirgemeden tüm mevcudiyetiyle arkamda durduğunu bilmişsem;
o insanın değerini bilmem gerektiğini çok derinden anlamış birisiyim ben.
işte muhterem,
muhabbetinin varlığıyla, iyi niyetinin hissettirdiği güveniyle, ulan aklıma getirmediğim ne varsa hepsiyle bana şu yukarıdakileri hissettirdin ya, hah. ne kıymet bilmezlik ne değer bilmezlik. duygusal oldum. ya ayrı bi şeysin ayol tutmayın beni ben bi şey oldum :d
o değil de
iyi ki lan. iyi ki bak. şöyle bir dönüp bakınca..
aman diyim eksik olma.
not: bundan 5 ay öncesi bana dediğin şu sözlerini de şuraya sabitleyim.
""eğer bir fevrilik sonucu alelacele ve vedasız bir şekilde gidersen, mahşer meydanında yakana tokat gibi yapışıp seni de kendi gideceğim kuyuya çekerim." mesajını yerleştirebildiğimi düşünüyorum. ben de az cehennemlik değilimdir haa, uyandırayım.. hadi eyv."
şunu da şuraya iliştireyim;
seversin..