bugün
yenile

    kafasında kurduğu senaryoları gerçek gibi lanse eden tip

    6
    +
    -entiri.verilen_downvote
    onur ünlü, bir sürü endişe adlı derleme kitabının bir kısmında aynen şu sözleri sarf ediyor; "hep söylerim ahlaksız olmayı ahlakçı olmaya tercih ederim. çünkü ahlaksızın zararı kendinedir; oysa ahlakçı herkese zarar verir. -o öyle olmaz, böyle olmaz, şöyle yap, ne yaptın sen- şu anda temek sorunumuz bu." yani mealen herif diyor ki; siktirolun gidin kendi halinizde ne bok yiyorsanız yiyin, çevrenizi buna alet etmeyin. başlığa gelecek olursak; ilk zamanlar güldürse de zaman sonra kendinden soğutan insan modelidir. alayının toplanıp yozgattaki dedemden miras kalan 21 dönüm arazide unutuluşa bırakılmasını devlet böyüklerimden irci ederim.. şizofreni hastalarının akıl hastanesine yatırılması çok ironik gelmiştir bana. onur abi'nin de dediği gibi ulan adamın kimseye zararı yoksa, kendi halinde kendi kafasında kendi bedeninde yaşayıp geçinip gidiyorsa ne diye tıkıyorsun dört duvarın arasına, hürriyetini ihlal ediyorsun dimi. ha belli bir noktadan sonra zıvanadan çıkıp sağa sola zarar ve tehdit veriyorsa al sok ona laf yok. izah etmeye çalıştığım şey çok net olarak şu abiler; bir insan ne düşünüyor, ne hissediyor, ne konuşuyor, ne bok yiyorsa yesin; kendi sınırını aşmadıktan, milleti rahatsız edip hayatlarına, duygularına müdahale etmedikten sonra bırakalım kendi halinde ne bok yiyorsa yesin. benim zorum bu arkadaşlarla değil; böyle kafalarında kurup kurup sonra bir de bu gerçekmiş gibi etrafa lanse edip, kendilerini buna inandıran hastalıklar yok mu; hah işte onların babaannelerine 619 çekiyim. ulan amına koyim ben senin beyin kıvrımlarındaki elektron orgazmının cefasını çekmek zorunda mıyım. defol git ne bok yiyorsan kendi kafanın içinde ye bizi ne diye bulaştırıyorsun kendi kurduğun entrikalara. onur abi bu ahlaksız ve ahlakçı çelişkisine değinmek istediği asıl nokta da bence aslında buydu; bireysellik. kendi halinizde yaşayın, isterseniz dünya üzerindeki tüm pet şişelerin kapaklarının mavi olduğuna inanın ama yeter ki çevrenize o virüsü yaymayın. hayır bir de bunlardan daha da zararlısı var ki, o da bunun üstüne yaptırıma geçirenler. geçip karşıma kendi hayal dünyasında süslediği olayları gerçek gibi anlatıp bana vicdan yapıyor. ağzımı açıp hikaye anlatışına engel de olamıyorum maşallah pek bi uğraşmış üstüne belli. gülüp geçiyorum sonra daha da suçlu duruma düşüyorum. salın bi; uzak durun lan benden (bkz: helal olsun burak aksak)
    ... diğer entiriler ...