bugün
yenile

    asosyal itiraf

    5
    +
    -entiri.verilen_downvote
    aslına bakarsanız gerçek hayatımda pek ihanete uğramadım. yüz yüze baktığım neredeyse hiçbir insan beni sırtımdan vuramadı diyebiliriz. cidden size şöyle bir kahpeliğe denk geldim diye anlatabileceğim neredeyse hiçbir şey yok. sadece bir gün beraber omuz omuza mücadele verdiğimiz adamlarla, geniş bir görüş ayrılığı sonucu kavga etmiştim. bire dörttük ve tek başıma büyük dayak yemiştim. geri duracak adamlar değildik hiçbirimiz içlerinden birisi bıçağı çekmişti, öldürüyordu az kalsın. neyse ki taksimin arka caddelerinde geceleri de yürüyenler vardır. başka yerlerdeki haksızlıklara hep atılmıştım ama. ucuz kahramanlıkların aranan adamı, problem çözücü aris. beheey yıllarca çevremde başkan diye anıldım bu yüzden. dokuzuncu sınıfın ilk dersinde sınıfa giren hoca sınıfa bakıp beni ayağa kaldırmıştı, sen yaparsın bu işi başkan sen ol demişti. orada başladı belki de bu iş. neyse gerçek hayatta birçok haksızlığa tepki gösterirken haksızlıkla karşı karşıya kaldım ama bunlar sayılmaz. eğer o kişiler/kurumlar insanlara haklarını verseydi zaten böyle bir şey denemezdim. hatırlıyorum bir gün bir yardım kampanyası yapalım demiştim lisede. izin verilmemişti. birkaç gün sonra o günün siyasi metalarıdan birisi olan bir yardım kuruluşunun(ki bu adamların tırlarla savaş bölgelerine silah yolladıkları ortaya çıktı diye bahseden herkes vatan haini olmuştu geçelim burayı) kumbarası koyulmuştu sınıfa. aldım kumbarayı müdüre geri verdim ben de benim sınıfımdan bunlara para toplayamazsınız, bana izin vermediniz bari bunları sınıfa sokmayın diye. o okulda fetöcü hocalarla dalaştım diye derslere giremedim belki okul hayatımı kaydırdılar, abilerini dövdük okulda diye bize okulu dar etmişlerdi ve hatta sadece bir ''gülen'' kelimesiyle espiri yaptık diye 3 hoca birleşip bizi okuldan atmaya çalışmıştı ama buna rağmen bugün insanlar ben ve benim gibileri fetöcü diye damgalayabiliyor mesela. bu da haksızlıktır. çok da terörist damgası yedim. terörist olmaktan korkmuyorum tarihte haklı insanlara genelde terörist dendiği görülmüştür zaten ama değildim yani ve umrumda olmadı hiç. ihanetin dosttan geleni adamı yaralayabiliyormuş bunu anladım. bu da yüz yüze bakmadığım birinden geldi işte. yaralanmak koyduğu manasına gelmez lakin. çoğu aldığım yarayı gülerek karşıladım ben hayatım boyunca. babamdan yediğimi hatırladığım ilk tokatta 7 yaşındaydım galiba. sebebini hatırlamıyorum ama öyle bi vurmuştu ki nevrim dönmüştü bir saat sürmüştü kendime gelmem. sonra gidip ilk ona sarılmıştım yine. can acır sıkıntı değil. asıl koyan sevilenin yaptığı haksızlıkmış. ırzıma geçilmiş gibi hissediyorum. içinizde elbet vardır geçmişte yaptığı bir şey çok zaman sonra önüne çok farklı bir biçimde gelip de bunun bedelini ödemek zorunda kalan. yoksa da düşünün dostlar. bir kıza aşık oluyorsunuz, eliniz ayağınıza dolanıyor düşünme yetiniz kayboluyor. arkadaşlarınıza anlatmaz mısınız? fikir danışmaz mısınız? hiç mi arkadaşınıza hoşlandığınız kişiyle olan konuşmalarınızdan ss atıp fikir danışmadınız? belki çocukça belki aptalca ama ne kadar kötü niyetli bir eylem olabilir ki bu? siz bunu yaptığınız vakit iyi arkadaşınız olan birinin bu konuşmaları başkalarına okutacağını, bu yüzden sevdiğiniz kızın haksız ithamlarla suçlanacağını kestirebilir miydiniz? aylarca özlemekten kafayı yiyip tek bir mesajını beklerken şu anlattıklarım için gelen o cevabın ''allah belanı versin'' ve türevi bir çok nefret söylemi olması sizce sindirilebilir mi? yakıp yıkasım geliyor etrafı. ne varsa, ne biliyorsam ortaya saçasım geliyor. şu yaptığım şey için bu kadar nefret edilmeyi sindiremiyorum. yani bakarsak ölüyordum, okul hayatım bitiyordu, birçok gez gözaltından santimlerle kurtuldum ama hiçbiri koymadı bana. şimdi bir kız bana ''sen sevgini kirletmişsin'' dedi diye önümdeki aha şu gözlüğün camlarını çiğneyip yutasım geliyor. kirletseydim bak orospu çocuğuyum en ufak lafım olmazdı. seni kaybeden bendim, senin aylarca yokluğunla can çekişen bendim, sen yokken diğer kızlardan uzaklaşan hatta reddeden, okuldaki eski flörtümsüme dahi daha yaklaşmasın diye kahve ısmarlayıp seni anlatan bendim. gerizekalı mıyım ben bunları yapayım değer vermediğim, kirlettiğim bir şey için? ben arkasından umarım aklıma gelmez diye dua edilecek bir şeyler yapmamıştım. bu bana çok koyuyor. yaptıklarım vardı, şerefsizliklerimi burada dahi sıralayabilecek birkaç insan mevcuttur ve emin olun bunu da haketsem söylerdim. haketmedim. üstelik bu satırları duygu yoğunluğuyla yazıp yolladıktan sonra ''canı yanmış ben de buna istemeden alet olmuşum. o da canımı yaktı, haklıydı. canı sağolsun'' diyeceğim diye de içten içe korkuyorum. neyse hayatım sikildi, kafamı toplayıp bir şeylere karar verme çabalarımı okuyorsunuz siz de. kusura bakmayacaksınız. ona da artık seninle alakalı yazmayacağım diye söz vermiştim. tutamadım.
    ... diğer entiriler ...