bugün
yenile

    geceye bir şiir bırak

    0
    +
    -entiri.verilen_downvote
    bir adam bir kadın var içimde iyice anladım bana bunu sessizce anlatıyorlardı bir yerde onların yönlerinden alımlı bir zarf katlanmıştı uzaktaki bulvarların geceye vurdukları çağırmasız kır günlerini zararsız akrepleri uzunlamasına yaşayıp yatay bir çocukla kalkan bir sürü alışkanlıklar taşıyan insanlığımızı gülüşü yalnızlar çarşısında çağrılmış gümüş seslerini aynadaki yüzlerin başkası sevsin diye en seçkin yerine bir şal gezdirirdi i̇nsanlığımıza bir şey getirirdi yalnızlarlabir sen varsın hep saçların ağzın bir merdiven hücresinde uzak çağrışımlarla koşardın ya bensem seni sonsuz gelişinle saçından tanıyor gülüşünden kaçıyor eğilip başını içlerimden geçtiğin zaman uzağa bir yolcuya karşı çıkar gibi artık gecikmiş alışıldığım gidişinle davranılmaz üstünde durulmaz hiçbir tüfeğe gelmez bir kekliksemyüzün soygundan geçmiş öyle bir yerde durmuş ki bakışın boynun bozgun üstünden bir nehir geçer gibi ya gecedir ondan ya bulanık sudan bir hasta gibi ağrımaktasıngelişini aldım onu nasıl harcadım denizden bunalıp okyanusa selâm çakan vapurun sevindik adımına birden parka çekildik ve birden nasıl bayram bıyıklı bir yaylım herkesin yaydığı bir merhabayla eğip başını içlerimden gittiğin zaman uzağa bir yolcuya çıkar gibiselini üstüme çektin önce camdan bir mektup dolabının üstüste sayısız koridorunu yüzüme yakın başını duvara değdirmiş bir benzetişle josef ka benzeri bir bakışındı ya da konuşmayı kesip aman sen öyle bir gittin ki benimlepiknik beni sana verdi önce gelişen güneş yalnızlıktan bir göze eski ellerin ve çağlarınla bir şeye uzanmış etin ve hançerinle zamana saf durmuş son gidişindir bubunların hepsi beni çağırıyorlar sevinçlerimden biri denizdir uzun boylu gürültüsüyle zaten hangisi kavak zürafası değil biri bütün yan odaları bekler kuşkulu geçer camlardan ve bırakır yerini bir koridor bekçisinehaydi sen bütün onlara git benimle son sigaramdın gidişin antinikotin birden bir şey mutlu eşit piyano çalıyor elleri iki çeşit durgun gerçi çıkmıyor gelenlerin karanlığa duranların suya inen sesleritam şimdi denizinle bir çakıl taşına yaklaşıyor kuma çok yakın bütün kesitlerinle bakıyor ve bunalıyorsuntam şimdi ipe koşan beni elleriyle alkışlayan ağrıyan bir gün geliyor cahit zarifoğlu
    ... diğer entiriler ...