adımlarken galata kulesi’ nin
daracık basamaklarını
uçup uçmayacağını bilmiyordu hezarfen
bir tek şeyden emindi yalnızca
inmeyecekti yürüyerek
çıktığı merdivenden
dalgın bir güvercini
yakalamak isteyen arkadaşlarının üstüne
dev bir kuş gölgesinin
düştüğü o günden beri
et yemez oldu
galata’ nın sokak kedileri
sürgüne gönderildiği cezayir’ de
özlemle bakarken bir i̇stanbul gemisine
konuverdi hezarfen’ in masasına
üst üste iki kelebek
yeni bir düşü vardı;
uçarken sevişmek!..