bugün
yenile

    aylak adam

    6
    +
    -entiri.verilen_downvote
    ----alıntı--- komşu oldum kendisine. biliyorum, hiçbir zaman istiklal'de yürürken omuz omuza çarpışmayacağız. biliyorum, hiçbir zaman tramvayda denk gelmeyeceğiz. biliyorum, hiçbir zaman sinemadan çıktığımızda aynı filmi izlemiş olmayacağız. yine de kendisiyle komşuyum. stüdyomun 200-300 metre ötesinde yazıldığını varsaydığım evi duruyor, bense arada bir canım sıkıldığında o evin önüne gidip, bir sigara yakıp geri dönüyorum. neme lazım, birileri rahatsız olur. neme lazım, anlamazlar(dı).. şu saatten sonra eğer kendime dövme yapacak ya da başka bir dövmeciye dövme yaptıracak olursam bu kitabın her bir satırını tüm vücuduma işle(ti)rim. her bir satırını ama. yaşım 33'e gelmişken. sadece anne ve babamın gözünde değil, tüm toplumun gözünde büyümüş, iş güç sahibi olmuşken hem de. sol elime aldığım gibi dövme makinasını, sağ dizimden başlarım. ince ince ama. acıta acıta. bastıra bastıra. az bir şey de kanata kanata. zira ne diyordu üstad; "kanla yazılan okunmak değil, ezberlenmek ister." kanla yazıldığını düşünüyorum bu kitabın. az bir şey de rakıyla. satırları anason kokuyor. az bir şey de deniz. istanbul kokuyor koca kitap. bazen de sadece is.. bu yüzden işte, sırf bu yüzden derimden içeri girsin istiyorum. sadece manen değil, madden de. gerekirse kendisinin tek bir harfini bedenimden dışarı taşırmamak için yaz kış pardösü giyerim, farketmez. yeter ki saklı kalsın. yeter ki fazla bilinmesin. ve o sigarasından ilk nefesi ciğerlerine çektiğinde ben öksüreyim. o üşüyen ellerini nefesiyle ısıtırken ben ellerim ceplerimde dolanayım. zira, belki bir gün denk geliriz bir sinema çıkışında. ikimiz de aynı havayı soluyup birbirimizi o histerik gülüşten tanırız. ve bir bakmışsın iki eski dost gibi kolkola girip en yakın meyhaneye gitmişiz. cam kenarından bi masayı donattırıp rakı söylemişiz. içmişiz. yemişiz. arada bir öksürüp sigaralarımızı aynı küllükte öldürmüşüz. en çok da ölmüşüz ama. sonra tekrar hayata dönmüşüz. bizi rakı şişesinde balık olarak yaratmayan tanrı'ya sövmüşüz. o ara ana caddeden "o" geçmiş. ikimiz de yerimizden fırlayıp peşinden koşmuşuz. o kalabalıkta kaybolurken biz ensemizden tutulup, kollarımız kelepçelenerek bir polis otosuna bindirilmişiz. alacağın olsun adam. ---alıntı---
    0alıntı entry yazmanı rica ederim. - sari dayi 21.08.2015 16:32:37 |#2454543
    ... diğer entiriler ...