t-bag

En sevdiğim dizi karekteri. Beyni ile dünyanın altını üstüne getirir.

şahane oyunculuk performansı sergileyen, robert knepper'ın prison break'teki karakterinin adı. nefisti. (bkz: theodore bagwell)

adını ted bundy'den alır.

adamım yaa.. tam bir piç.. bu kadar sevilen bir "kötü" karakter az bulunur sanırım..

bi ben sevmiyom herhalde :d

efsane oyunculuk.

Ceplerinden bende tutmak isterdim

şerefsizdir, kötüdür falan ama her prison break bölümü izlediğimde gözlerim onu arar. kendini kabul ettirebilmiş kötü karakterlerden birisi.

şu ibneyi bir ben sevemedim galiba. zekasına hayran olmamak elde değil ama scofield tayfasına yaptığı piçliğin haddi hesabı yok.

+ abartma t-bag o kadar da sıcak değil. - o kadar sıcak değil mi ? bu herif sabah uyandığın da beyazdı (zenci birini göstererek).

bu adam scofield tan sonra dizinin en iyi karakteridir o olmasa dizi bu kadar güzel olmazdı net

"pisikopatın allaaaaaaaağıııı" diyebileceğim zeki bir suçlu.

çok pis cep tutturur.

orospu çocukluğunun kitabını yazmış efsane zeki prison break karekteri

çok kötü bir çocukluk geçirmiş prison break karakteri. babasının mongol kız kardeşine tecavüz etmesi sonucu dünyaya gelmiştir ve babası tarafından tecavüze uğramıştır. var olan zekasının ibneliğe ve şerefsizliğe çalışması gayet normal.

kendisine etmediğim küfür kalmasa da yine de kendini sevdiriyo.gerçekten harika bi karakter.

prison break'in polat alemdarı bir türlü ölmüyordu adam

t-bagg adamım benim yaa

o kadar sıcak değil mi? bu adam sabah uyandığında beyazdı.

hayranı olduğum üstaddır

inanılmaz şerefsiz ama dizinin olmazsa olmaz karakteri

tornavida reyiz.

kpss kursuna giderken bir arkadaşım beni benzetmişti ne alaka falan demiştim söylememişti yani niye bak sabah sabah aklıma geldi

özledim kral :(

yerli cengiz atay olur kendisi.

benzediğimi söyleyen tanıdıklarım var bak yine geldi aklıma ben nasıl benzerim sana ya galiba karakter olarak dediler

"abartma, t-bag. o kadar da sıcak değil." "o kadar sıcak değil mi? bu herif bu sabah uyandığında beyazdı."

Spor yaparken bileğim incindi diye, eldiven verdi doktor. Oynamasın diye. Ortalıkta t-bag gibi geziyorum. (bkz: Michael scofield olayım derken t-bag olmak) Prison break

şunu; (#4365791) yazınca bir farkındalık geldi, ben galiba biraz unuttum ve özledim seni... ilk fırsatta prison break izlemeye başlıyorum yeniden. birinci sezonu dünya dizi tarihinin en saran sezonu bence.

elinden değil de cebinden tutulmasını isteyen, her şeye rağmen pek sevilen, oldukça zeki bi kötü karakter. kendisi en en en çok üzüldüğüm dizi karakteri olabilir. şerefsiz merefsiz ama o da zamanında az çekmemiş beya. yaşadığı iğrenç şeyler onu bu noktaya getirmiş. aslında ailesinden ne öğrendiyse onu yapmış. mide bulandırıcı bi karakter ama prison break'in olmazsa olmazı.

bu aralar prison break'i yeniden izliyorum ve daha ikinci sezonun sonundayım. bu diziye dair çoğu şeyi unuttuğum için ilk kez izlediğimdeki aynı heyecanla izleyip mest oluyorum. 1) dizi inanılmaz derecede politik bir diziymiş. bunu ilk izlediğimde kaçırmışım. nedeni, 11 eylül 2001 saldırıları'nın hemen sonrasında çekilmeye başlanmış olması gerek. dizi 2002'de çekilmeye başlanıyor. 2) karakterlerinden neredeyse hepsi iyi de t-bag'i canlandıran robert knepper ve alexander mahone'a can veren william fichtner ne oynamış be! diziyi ilk izlediğimde de bu iki karakter mest etmişti beni. dizinin geneline dair fikrimi dizi bittiğinde uzun uzadıya yazacağım ama bu karaktere şimdiden bir şeyler karalamak istiyorum; t-bag, ensest ilişki ürünü bir adam. babası, zeka geriliği yaşayan kız kardeşine tecavüz eder ve t-bag dünyaya gelir. sonra, babası t-bag'e de tecavüz eder. haliyle, t-bag'in ruhundaki gelgitler o kadar üst seviyeye ulaşır ki, insanlarla iletişimin yolu olarak sadece şiddeti ve şehveti seçer. aslında bu bir savunma mekanizması ve bir noktada olması gerekendir. zira sigmund freud bile insan benliğinin yapıtaşı olarak bu iki olguyu görür. ancak t-bag'de bu olgular o denli yoğundur ki, hiçbir şekilde asgari düzeyde tutup önlerine geçemez. hatta hapisten kaçtıktan sonra kardeşinin eşini ve çocuklarını alıp kendi çocukluğunun geçtiği köhne eve götürür ve orada onlara "burada yeniden yeşereceğiz" der. bunu, ağlayarak söylerken ekler; "ben sizin bildiğiniz gibi ucube değilim. ben, babamın günahının neticesiyim. neyse ki artık üreyemeyeceğim de soyumuz benimle son bulacak." t-bag, şimdiye dek dizi tarihinde gördüğüm, empati yapılması en zor ve güçlü karakter. tabii bunda robert knepper'ın muhteşem performansı fazlasıyla etkili. hatta öyle etkili ki, dizide ölmesini veya yakalanmasını istemediğiniz nadir karakterlerden birine dönüşüyor. çünkü hayat hikayesini öğrendikten sonra t-bag'in kötülüğünün nedenlerini ve onun "sonuç" olduğunu artık biliyorsunuz. inanılmaz bir karakter. inanılmaz bir performans. tüyler ürpertici bir gerçeklik ve kabul edilemez bir dram. bu arada, dizinin en komik karakteri de yine kendisidir. yaptığı esprilerin hepsi müthiş ve hayatın tam santra noktasındandır. t-bag hiçbirimizin olmak istemeyeceği ancak gördüğümüz an nefretle hayranlık arasında gidip geldiğimiz eşsiz bir karakter. diziye konuk oyuncu olarak girip en akılda kalan karakter olmuştur. yine burada robert knepper'ın eşsiz performansı etkili bence. adam her sahnede devleşiyor resmen. t-bag hepimizin olabileceği ama bir şekilde olmadığı, olmaması için hiçbir sebebin olmayıp kendisini izlerken hem acıyıp hem de hayran olduğumuz bir adam. yaptığı hiçbir şeyi takdir etmeyip ölmesini veya yeniden hapse düşmesini içten içe arzulamadığımız, araf'ın baş konuğu. *** bu arada, ekşi'de bir arkadaşın yazdığı gibi, heath ledger'in eşsiz joker performansında bu adamın katkısının olduğundan ben de adım gibi eminim. dizide iki de eşsiz repliği vardır; "bu dünyada hepimiz fahişeyiz." "bizler kimliklerimizin tutsağıyız, kendi yarattığımız hapishanelerde yaşıyoruz."

prison break dizisini eğlenceli hale getiren karakterlerden biri. fakat bir John Abruzzi değildir.