bugün
yenile
    1. 9
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ben Müslümanım diyen kişilerin 5 vakit kılması kesin olan olay. Namaz müminin miracıdır. Allah'a en yakin olduğu an secdede olduğu andır. Edit: günahlardan uzak tutuyor.
    2. 10
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bedene sağlık, ruha huzur verir.
    3. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Kılmak gerekir, Farzdır.
    4. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ruhun gıdasıdır
    5. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
    6. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kılması için kişiyi zorlamayın. siz kılın ki karşınızdaki sizdeki değişime şahit olsun.
    7. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kendin uygulamadığın sürece kimseyi zorlayamazsın zaten buna
    8. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kuranda 3 vakit olarak belirtilip, hz.peygamber'in 2 sünnet ile birleştirip 5 vakit yapmıştır. "gündüzün iki tarafında ve geceye yakın saatlerde namaz kıl! güzellikler kötülükleri silip süpürür. işte bu, allah'ı ananlara bir öğüttür." (hud, 11/114) sabah - öğle, ikindi arası - akşam olarak ayrılıyor.
    9. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      huzurdur hocam huzur. herkese nasip olsun
    10. -2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      din için kutsal, siyasiler için toplumu inandırma aracı olarak kullanılır.
    11. -3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      putperest adetidir. islamiyetten çok daha eskidir. güneşe tapmak amaçlıdır. saatlerinin güneşe göre ayarlanmasının sebebi budur. güneş ışınlarını öpmeyi temsil eder.
    12. 7
      +
      -entiri.verilen_downvote
      arkadaşlar bi yanlış anlaşılmayı düzeltelim, sadece cuma değil bütün namazlar farz. erkek kadın ayrımı da yok. oooh. kendimizi bi sorgulayalım ki başkaları sorgulamasın. bu ne biçim müslüman diye. harbiden ne biçim müslümanız.
    13. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ey muhammed! sana vahiy yolu ile indirilen kitab'ı oku ve namazı kıl. hiç kuşkusuz namaz, insanı iğrenç işlerden, kötülüklerden alıkor, allah'ı anmak en büyük ibadettir. allah ne yaptığınızı bilir. (ankebut/45) namazın fonksiyonu sizi kötülüklerden ve iğrençliklerden alıkoyduğu kadar vardır. namaz kılınca kötülüklerimiz, iğrençliklerimiz engelleniyor mu? ya da namaz kılınca ilahi bir müdahale oluyor da elimiz kötülüğe, aklımız iğrençliğe gitmiyor mu? hayır namaz fiziksel olarak bize bir engel teşkil etmiyor. namazın böyle sihirli büyülü bir tılsımı yok. peki namaz kötülüklerden alıkoyar ayeti neyin nesi? ahlak!! ahlakı olmayan ritüellerin anlamı yok. kötülüklerden alıkonulmamış namaz anlamsızdır, boştur, işlevsizdir. ahlaken içi doldurulmamış namaz şuna benzer: onların kâbe yanındaki ibadetleri ıslık çalıp el çırpmaktan başka birşey olmamıştır. öyleyse, inkârınızdan dolayı şimdi tadın azabı! (enfal/35) **onların namazları arapça ayetler mırıldanıp, yatıp kalmaktan ibarettir.** şeklinde bir tanımlamaya muhatap olabilecek namaz müşrik namazından pek de farksız değildir.
    14. 11
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bu sabah namazı ile başlamayı deneyeceğim ibadet. yakın bi arkadaşımın yoğun telkinleri beni ikna etti ve bana gerekli cesareti verdi. sebepsizce heyecanlandım, uyuyamadım hala. bakalım kalıcı olacak mı.
      2i̇nşallah olur kardeşim - zibidi 05.03.2018 05:46:06 |#3519881
    15. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Namazın manası, Cenab-ı Hakk'ı tesbih ve ta'zim ve şükürdür. (bkz: Sözler )
    16. -3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ey şikemperver nefsim! Acaba, hergün hergün ekmek yersin, su içersin, havayı teneffüs edersin; sana onlar usanç veriyor mu? Madem vermiyor; çünkü ihtiyaç tekerrür ettiğinden usanç değil, belki telezzüz ediyorsun. Öyle ise, hane-i cismimde senin arkadaşların olan kalbimin gıdası, ruhumun âb-ı hayatı ve lâtife-i Rabbâniyemin havâ-yı nesîmini cezb ve celb eden namaz dahi seni usandırmamak gerektir. Evet, nihayetsiz teessürat ve elemlere maruz ve müptelâ ve nihayetsiz telezzüzâta ve emellere meftun ve pürsevda bir kalbin kut ve kuvveti, herşeyekadîr bir Rahîm-i Kerîmin kapısını niyaz ile çalmakla elde edilebilir. Evet, şufâni dünyada kemâl-i sür’atle vâveylâ-yı firakı koparan giden, ekser mevcudatla alâkadar bir ruhun âb-ı hayatı ise, herşeye bedel bir Mâbûd-u Bâkînin, bir Mahbûb-u Sermedînin çeşme-i rahmetine namaz ile teveccüh etmekle içilebilir. Evet, fıtraten ebediyeti isteyen ve ebed için halk olunan ve ezelî ve ebedî bir Zâtın âyinesi olan ve nihayetsiz derecede nazik veletâfetli bulunan zîşuur bir sırr-ı insanî, zînur bir lâtife-i Rabbâniye, şu kasavetli, ezici ve sıkıntılı, geçici ve zulümatlı ve boğucu olan ahvâl-i dünyeviye içinde, elbette teneffüse pek çok muhtaçtır ve ancak namazın penceresiyle nefes alabilir. Sözler Kitabı - Sayfa 363
    17. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ‘Namaz uykudan daha hayırlıdır’ (#2359898)
    18. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      İslamın direğidir. Üzerinden pirim kasan zavallılar vardır. Gösteriş için kılarlar.
    19. 7
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ey sersem nefsim! Acaba şu vazife-i ubudiyet neticesiz midir, ücreti az mıdır ki, sana usanç veriyor? Halbuki bir adam sana birkaç para verse veyahut seni korkutsa, akşama kadar seni çalıştırır ve fütursuz çalışırsın. Acaba bu misafirhane-i dünyada âciz ve fakir kalbine kut ve gına ve elbette bir menzilin olan kabrinde gıda ve ziya ve herhalde mahkemen olan Mahşer'de sened ve berat ve ister istemez üstünden geçilecek Sırat Köprüsü'nde nur ve burak olacak bir namaz, neticesiz midir veyahut ücreti az mıdır? Bir adam sana yüz liralık bir hediye va'detse, yüz gün seni çalıştırır. Hulf-ül va'd edebilir o adama itimad edersin, fütursuz işlersin. Acaba hulf-ül va'd hakkında muhal olan bir zât, Cennet gibi bir ücreti ve saadet-i ebediye gibi bir hediyeyi sana va'd etse, pek az bir zamanda, pek güzel bir vazifede seni istihdam etse; sen hizmet etmezsen veya isteksiz, suhre gibi veya usançla, yarım yamalak hizmetinle onu va'dinde ittiham ve hediyesini istihfaf etsen, pek şiddetli bir te'dibe ve dehşetli bir tazibe müstehak olacağını düşünmüyor musun? Dünyada hapsin korkusundan en ağır işlerde fütursuz hizmet ettiğin halde; Cehennem gibi bir haps-i ebedînin havfı, en hafif ve latif bir hizmet için sana gayret vermiyor mu? Sözler Kitabı - 271.Sayfa
    20. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      islam'ın beş şartından biri.
    21. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ey bedbaht nefsim! Acaba ömrün ebedî midir! Hiç kat'î senedin var mı ki, gelecek seneye belki yarına kadar kalacaksın? Sana usanç veren, tevehhüm-ü ebediyettir. Keyf için, ebedî dünyada kalacak gibi nazlanıyorsun. Eğer anlasa idin ki, ömrün azdır hem faidesiz gidiyor. Elbette onun yirmidörtten birisini, hakikî bir hayat-ı ebediyenin saadetine medar olacak bir güzel ve hoş ve rahat ve rahmet bir hizmete sarfetmek; usanmak şöyle dursun, belki ciddî bir iştiyak ve hoş bir zevki tahrike sebeb olur. (Sözler 269.Sayfa - Risale-i Nur)
    22. 17
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bir adam Allah Rasûlüne (S.a.v)sordu: “-Amellerin/ibadetlerin en faziletlisi hangisidir?” Peygamber Efendimiz(S.a.v): “Vaktinde kılınan namazdır.” buyurdu. Muaz bin Cebel anlatıyor: Rasûlullah ile birlikte bir yolculukta idim… O şöyle buyurdu: “Dinin başı İslâm (kelime-i şehadet getirerek Allâh’a teslim olmak), direği ise namazdır.” Abdullah bin Mes’ud -radıyallâḥu anh- tarafından nakledildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: “(Kıyamet gününde) kulun ilk önce hesaba çekileceği şey, namazdır…” Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh’tan rivayet edildiğine göre Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: “(Kıyamet günü) kulun ilk hesaba çekileceği şey, namazıdır. Eğer bunu tam olarak yapmışsa (ne âlâ!) Ama (farz namazları tamam) değilse, Allah Teâlâ: «Kulumun nâfilelerine bakın!» buyurur. Eğer nâfile namazı bulunursa, «Onunla farz namazları tamamlayın.» buyurur.” Bir gün Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-: “Birinizin kapısı önünde günde beş defa yıkandığı bir nehir olsa, o kimsede kir nâmına bir şeyin kalabileceğini düşünür müsünüz?” diye sorar. Ashâb-ı kirâm: “-Hiçbir kir kalmaz!” şeklinde cevap verir. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz: “-İşte beş vakit namaz da böyledir. Allah bu namazlarla günahları yok eder.” buyurur. Câbir bin Abdullah -radıyallâhu anh-’ın naklettiğine göre, Rasûl-i Ekrem Efendimiz şöyle buyurmuştur: “Cennetin anahtarı, namazdır…” Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’i şöyle buyururken işittim: “Rükûları, secdeleri, abdestleri ve vakitlerine riâyet ederek beş vakit namaz(ı kılmay)a devam eden ve bu beş vakit namazın Allah katından gelen bir emr-i hak olduğunu kabul eden kimse cennete girer.” Enes bin Mâlik -radıyallâhu anh-’ten naklettiğine göre, Rasûl-i Ekrem Efendimiz şöyle buyurmuştur: “Muhakkak ki, sizden biri namaz kılarken (aslında) Rabbiyle özel olarak konuşmaktadır…” Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh-’ten Peygamber Efendimiz’in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: “Kulun Rabbine en yakın olduğu (an), secde hâlidir. Öyleyse (secdede iken) çokça duâ ediniz.” Saîd bin Müseyyeb’in Ebû Katâde bin Rib’î’den naklettiğine göre, Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: “Allah Teâlâ şöyle buyurdu: «Senin ümmetine beş vakit namazı farz kıldım ve onları, vaktinde ve hakkını vererek kılanları cennete koyacağımı kendi katımda vaad ettim. Namazları düzenli kılmayanlar için ise, katımda böyle bir vaad yoktur.»”
    23. 7
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: salah) kuran'ın orijinal metinlerinde namazdan bahsedilmediği söylenir ancak namaz kelimesi farsça'dır. arapça'da salah diye geçer. yani kuran namaz diye değil, salah diye bahseder. kelime anlamı, dua, secde, yakarış. asıl önemli olansa, bilinenin aksine namaz yalnızca müslümanlar'a verilmiş bir ibadet şekli değildir. ilk hz. ibrahim'e indirildiği söylense de, kökeni her zamanki gibi sümerler'e dayanır. gerçi hz. ibrahim'in yaşadığı dönem de sümer dönemine denk geliyor. normal yani. neyse, her kültürde namaz vardır. sümerler, beş vakit olmak üzere namaz kılarlardı. hristiyanlar'da, özellikle süryani hristiyanlar'da yedi vakittir. sabah, öğle, akşam, gece yarısı namazlar farz fakat kuşluk vakti, yatsı ve ikindi namazları zorunlu değildir. yahudiler'de ise sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı olarak beş vakittir. cahiliye devrinde dahi namaz kılındığı, kabe yerine bir put önünde yapıldığı söylenmektedir. ellerin bazı durumlarında farklılık olsa da özünde namaz her kültürde aynı. rükudan tutun da iki kere secde edene kadar. aslında tüm dinler her zaman tekti, allah gibi. hiçbir ibadet, haram veya helal kılınan hiçbir şey sonradan eklenmiş ya da çıkarılmış değildi. bu her zaman, insanlığın her döneminde, her peygamberde böyleydi. sadece işine gelmeyen insanlık bütün bunları kendi keyfine göre yorumlayıp, değiştirdi ya da kaldırdı. bir de budizm ve hinduizm'deki selamlaşma anlamındaki namas'ın kökeni de namaz'dır ve ilk budistler'in de namaz kıldığı bilinen bir şeydir.
      0sondan 2. paragrafta ufak tefek hatalar var mesela şarabın haram kılınışı 610’dan daha sonra - kıpçak bey 30.06.2023 20:07:27 |#4557981
      0ben onu araştırdım. şarap içmek böyle haram değilmiş ama sarhoş olacak kadar içmeleri yasakmış. aynı şeyi araplar'a da yapıyorlar. aşama aşama. sonra yasaklanıyor. - ikinci nefertiti 30.06.2023 20:24:26 |#4557985
      0teyzem ben misal vermiştim :) konu şarap değil, islam bir anda şak diye inmedi onu demeye çalışıyom. mesela cuma namazı da 610’dan sonra farz kılındı. - kıpçak bey 30.06.2023 20:34:52 |#4557992
      butun yorumlari goster (18)
    24. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bugün iftara bi yere gittim. iftardan sonra adamlar önde kadınlar arkada birden sıra oldular. ilk defa gittiğim için ayak uydurdum. anlamadım napıcamızı xd en dipteyim bi de. namaza durduk birden amk önde hoca başladı namaza. en dipte olduğum için ortamdan çıkış yapamadım. abdest yok aQ ojeliyim başım açıkkK kenarda bi tülbent buldum bağladım kıldım allah affetsin.
      1Allah kabul etsin - bliss 17.03.2024 04:49:36 |#4685881
    25. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bununla ilgili garip bir yaşanmışlıklar zincirim var. Ailem ve çevrem dolayısıyla sanırım. Bizde dini konular konuşulmaz, dini eylemleri herkes kendi inancı çerçevesinde kendi hayatında yaşar ve dini söylemler de garip karşılanır açıkçası. Ben de kendi yolumu kendim buldum dolayısıyla. İlk namazımı inancımın oturmasının akabinde kılmaya başlamıştım bir süre 5 vakit gittim hatta okulda da mescit dışarıda denk gelirsem cami vs gayet güzel ilerlettim ama sonraları bıraktım. Evde ciddi tepkiler gördüm özellikle annemden, bu yüzden elimden geldiğince gizli yürütürüm inancımı. Maalesef ne kadar inançlı olursanız olun, namazı ara ara da olsa genel itibariyle hayatınıza ne kadar empoze ederseniz edin eğer aileniz ve çevrenizin kafa yapısı çok başka yöndeyse mutlaka başkasının normali sizde şok etkisi yaratabilir. Her ne kadar Müslüman olsam da bazı alışkanlıklarım ve algılama düzeyim değişmiyor. Bir ara uzunca bir ilişkinin içindeydim, 3-4 yıl falan olmuştu. Bir ramazan ayında beni evine iftara davet etti, amaç tabi aileyle kaynaşmak. Açıkçası ilk defa iftara davet edilmiştim. Damak tadıma uymadığı için yemeklerden çok yiyememiştim. Yemeğin ardından kısa bir süre sonra (#4685880) bu entryde anlatılanı yaşadım ben de. Ama benim şok durumunu yüzle falan çarpın. Bir anda ortaya örtüler serildi, insanlar erkekler önde kadınlar arkada sıralandı, bir kadın da beni kolumdan tuttu çekti arkaya, başıma kimlere temas edip ardından hangi tozlu yerlerde süründüğü belli olmayan kokan bir tül benzeri bi şey bağladı. Saçlarım o kadar uzun ve fazla ki örtebilmesinin imkanı yok. Tırnaklarda siyah ojeler ya bildiğin siyah yani bariz görünüyor. Ama ortamdaki herkes aklını o berbat yemeklerin içine doğramış olacak ki bana uygun olup olmadığımı bile soran olmadı. Tabi ben daha mevzuyu bile çözemedim hani o an çözebilsem diyeceğim yani ben uygun durumda değilim reglim şu an falan. Ben sanıyorum ki dini bir konuşma yapılacak ve saygıdan başımıza temsili bir şey bağladık. Sonra bir anda ailenin ramazan dışındaki zamanlarda her fırsatta pavyonlarda konslarla takılan babası namazı başlattı. Namaz olduğunu o an anladım ama birkaç saniyelik şoktan dolayı olduğum yerde kaldım. Sonrasında hiç bozuntuya vermeyip ufak ufak kenara çekildim. Bittikten sonra neyse ki kimse sorgulamadı beni, çünkü ortamın doğrucusu olarak tüm gerçekleri yüzlerine kusardım kesin. Ben hiçbir zaman birilerine yaranmak için ağzını büze büze sahte konuşan, herkesin huyuna gitmek için kendini parçalayan peri kızı modunda biri olamadım. Benim içinden çıktığım hayatta peri kızlarını sikip öldürüyorlardı çünkü, baştan sert ve doğrucu yetiştim. Zaten o akşam "arkadan kime ne söylersen söyle ne işler çevirirsen çevir muhafazakar görün" kafasında bu insan topluluğu inşallahlı maşallahlı konuşmadım, onları yıkayıp yağlamadım diye bana karşı baya antipatikti. Ben de o gece belli bir yaşanmışlıktan dolayı oluşan bazı fikirlerimin de birikmesi sebebiyle hiçbir şekilde uyuşamayacağımızı anladım ve azaltarak bitirmiştim kendisini.