asosyal itiraf

annesiyle gerçek bir "anne-kız" ilişkisine sahip kızlara çok gıpta ediyorum

abi çok sevmeyin bir süre sonra vücut iptal

3-4 sene önce halam, babaannem hastanede olduğundan dolayı kızını benimle bırakıyordu gündüzleri. bende ota boka sinirlenen biri olduğumdan ve kuzenimin de aşırı uyuzluğundan dolayı dayanamayıp pat küt dövüyordum skdkfkf saçlarını falan yoluyordum düzgün dur bak seni döverim,beni sinir etme ayağına düşürüp düşürüp duruyordum kızı. neyse işte aradan bir iki gün geçti halamlar evine gitti falan, ben tabii halam bilmiyor falan diye hiç umursamıyordum ta ki halam telefonda söyleyene dek. sevde böyle böyle diyor tambirdepresif ablam beni dövüyor saçlarımı çekiyor falan diyor demişti. tabi ufak bir şaşkınlığın ardından olayı 'kanepenin kollarında geziyor, bende indiriyim derken kıpraşınca saçını falan tutuyordum hala' diyerek tatlıya bağlamıştım. allah affetsin bu da böyle bi saçma anımdır

en karmaşık hissettiğim zamanlarda babaanneme kaçarım, hala çocuk gibi kafamı dizlerine koyar saçlarımı okşamasını isterim. en güzel terapidir benim için. bir de şarjımı yanıma almamışım, babaanneye fokuslanacağım bir gece.

aq bu mesafeleri napıcaz

evet gençler ikinci dönem yatay geçişle başka okula gidiyorum hemde eski sevgilimin okuduğu şehre ve aynı fakülteye büyük ihtimal benim kendisi için geldiğimi zannedecek ama durum çok kötü şu an aynı sınıfta ve oldukça samimi olduğum arkadaşımın sevgilisi inanılmaz rahatsız ediyo beni kız sevgilisine o kadar güveniyo ki ses kaydı alın veya fotoğraf çekin montaj der anlatmama bile gerek yok kısaca. yağmurdan kaçarken doluya tutulmaktan ödüm kopuyo

içim yanıyor ama anlatabileceğim kimsem yok

"altında kim olursa olsun, üstünde ben varım" diyor hayat.. daha fazla umutlu olmayı beklemeyin bizden..

bu entry'i girerken aklımda barbara palvinin temel iç güdü performansı vardı. yerim seni ya.

küçükken yumurta ağaçta yetişiyor diye yumurtaları kırıp bahçeye ekmeye çalışırken babannem yakaladı ilk defa küfür nedir ? nasıl edilir öğrenmiş oldum harbiden malmışım şimdi gastronomi okuyorum hayat çok garip amk

onun şahsını degil ama onun la yaşadıgımız şeyleri mutlu oldugumuz anları sesini kavga edişimizi kıskançlıkları onu degil işte onunla yaşadıklarımı özledim. onunla mutlulıgu özledim ama inanin ki o nu hiç özlemedim..

sayın sözlük sakinleri size bir şey anlatmak istiyorum. hayat çok boktan...

şu başlık ne zaman güzel güzel itiraflarla dolacak, hep kötü itiraflar inanın okuyunca içim sıkılıyor. hayatın güzel tarafını görün be dostlar, hep kötü tarafından bakıyorsunuz. şu an sizin yerinizde olmak isteyen, aynı imkanlara sahip olmak isteyen nice insanlar var, halinize şükredin.

annem gidince acliktan ölürüm cogu erkek gibi annem o gun memlekete gitti ulan dedim dolapta isitilacak biseyler vardi aldim koydum deterjani yağ zannedip yemegin icine döktüm ve yemegi yedikten sonra farkettim buda böyle cirkin bir itirafimdi

bu sözlüğü ve ortamı sevdim. güney reyiz gayet başarılı bir girişim örneği yaptı, sözlükte bir kere politik taraf yok kimse kimseye sövüp adres telefon vermiyor. ne ekşi gibi pkk yuvası, ne inci gibi ilkokullu (eskidendi büyüklerin ortam) ne uludağ gibi her telden insan. yenilikçi, cumhuriyete ve gençliğe bağlı bir oluşum olduğunu gördüm gayet güzel umarım hiç değişmez. bu arada dertleşmek için mesaj atın hayirsizlar can sıkıntısından oluyorum

madridli belayı çok seviyorum tek sorun erkeğim aq

ilk sevgilimden elimde kağıt bardakta kahve ile bir kış ayında evinin önüne gittiğimde kazık yedim. sonrakinden askerden gelen eski sevgilisine dönen sevgilimden. sonraki gittiğimiz bir konserde hoşuna gittiği bir bateristle, sonraki denizde aldattı. sonra ki üniversite hocamızla, sonraki ev arkadaşımla..... kitap, konser, film... 25 yaşımda keşfettiğim sevgi değil seks ile varolabileceğim oldu. o zaman bu zaman sadece seksle onları o nadide parçayı inceledim. o kadar çok mutlu oldum ki en şahane aşkı seks yaparken buldum. adı da efla. uzaktan o gelirken attığı her adımda bedenimde haz depremleri olur yaklaştığı an vahşi yanardağın yaşanmayacak toprağı yakar gibi olurum. sevgi vıcık vıcık sadece ten tene değdikçe ve müzikten zevk aldıkça şahane oluyormuş. sevgi sözcükleri ve değerle değil. benim anladığım bu.

yılbaşıda yaklaşmışken bu hikayeyi sizlere anlatmak istiyorum sayın sözlük. 2 yıl önce yılbaşında hafif demlendik derken sarhoşluk derken klişeleşmiş bir şekilde eski sevgili aramak... tabi o saate açmadı kız telefonunu bende alkolün özgüveniyle yanına gidiyom aq diyerek çat kapı çıktım dışarı. nerdeyim nereye gidiyorum idrak edecek durumda değildim ama çıktım işte. efe efe yürüyorum delikanlıyım ya.. sonrasında, efendime söyleyim, yaşadığım şehrin en kalabalık caddesi diyebileceğimiz bir yerde yürüyorum fakat anlamsızca etrafta sadece kız düşürme umuduyla dışarı çıkmış kekolar var. dayı dayı yürüyerek bi ara sokağa girip sigara yaktım havada soğuk titriyorum. arkadan bi ses geldi üşüdüysen ısıtıyım delikanlıııııııığğğaağğı!!! ses travesti sesiydi, arkama bakmadan koşmaya başladım. o gün öğrendim ki göt korkusu, adamın aklını başından alıyormuş. eve tekrar girdim ve arkadaşlara s*ktir et ya kızı, götüm sağolsun diyip yattım. (uzun oldu sorry)

yasim kucuktu maddi durum pek iyi degildi sagdan soldan para bulup babama dogum gunu icin hediye almayi planliyordum o zamanin parasi ile cok pahali olmayan bir saat almistim ve o adam bana evden parami caldin diyip dovmustu hayata ilk kuskunlugum o finden basladi ilk dayagimi o gun ve ilk defa canimdan cok sevdigim birisine kirginligim o gun basladi

acaba sen hangi sabaha uyandın. hangi şehirde ve kiminle olduğunu bilmiyorum. gerçi bu yalan olur az çok tahmin ediyorum. tamam bu da yalan oldu sadece kiminle olduğunu biliyorum valla bak, nerde olduğunu bilmiyorum. her nerdeysen o şehrin uyandığını farketmediğinden eminim; fakat bu şehrin senle uyanmadığı bir gün bile yok. bil istedim sadece. sen bunu da okumazsın gerçi, bana günaydın.

yine muğla'ya kar yağmayan bir günden hepinize günaydın. kar yağmıyor ama felaket soğuk var yeter amk, kar görmek istiyorum...

ulan birbirimizi seviyoruz çıldırıyorum şu an.şunu 4 gün önce söylesen ya bsg derdim.yanıyorum alev alev, beynim uyuştu kafam güzel, ellerim terliyor, kalbim çıkacak gibi çarpıyor.aşık oluyorum galiba ben.ama tek sikinti mesafeler ama koyuver mesafelere gitsin.gönüller bir olsun gerisi hikaye

sevdiğim çocuga onu sevdiğimi soyledim o da eski sevgilisi sandı

liseye başladığım sene ilk senemde öz dayım fizik öğretmeniydi ilk onun dersine bi girdim tabii hoca dayım bende bi rahatlık bi havalar dayımda aşırı sert ve disiplinli birisidir. neyse ders başlamadan döndü bana nasıl oğlum begendin mi okulu bende rahat bir şekilde evet dayi beğendim dedi gel dedi kaldırdı tahtaya okulda dayi yok hocam diyeceksin dedi e bende 15 senedir dayı diyorum ağız alışkanlığı tamam dayi dedim demez olaydim kafam tahtayla bir oldu ilk dayagimi o zaman yemistim tabii sonradan vura vura bünye alıştı :)

9 yıllık hayatımda olan kişiyi sevmiyorumuşum meğer, sadece bir alışkanlık olmuş benim için

6 yaslarinda pedere kızıp vitrinin uzerindeki kur'an kitabini yere carpmistim. allah affetsin ufakkendi gercide. bazen dusunuyorum acaba o cocukluk safligi yuzunden mi bu durumdayim aq

hayatıma giren hiç bir kız beni sevmedi

bu sözlüğü sırf ismi için tercih ettim. bu kadardı. teşekkürler.

lise de okuldan atılmıştım son defa okula gitmiştim bi kaç işlem için yaz ayıydı ama bütün hocalar okuldaydı uzun bi koridor vardı koridorun başında 1.50 boylarında süper mario ya benzeyen coğrafya hocası önümü kesip sonunda adelet yerini buldu demişti bende nasıl olsa okuldan atılmışım diye düşünüp gelişine bi osmanli tokatı atmıştım diğer hocalar üzerime doğru koşmaya başlamıştı bende okulun çıkışına doğru koşmaya başladım bi kaç tane suçsuz günahsız hiç bir şeyden haberi olmayan hoca önümde durup noldu oğlum neden koşuyosun demişti bende hızımı hiç kesmeden heyecan yapıp onlarada birertane yapıştırmıştım koridorun sonuna kadar 3 tane daha hoca indirip okulu terk etmiştim

entirim instagramda yayınlanmış cok mutluyum. sabahtan beri evin içinde çığlık atarak koşuyorum .çok mutluyum mut-lu-yum.

unıversıte 3 de erkek arkadasımın yerıne butunleme sınavına gırmıstım dersı gectım bana tesekkur bıle etmemıstı. ayrıyız ve hala aynı sınıftayız,,,bok yiyen

ergenliğin verdiği enerjiyle aynanın karşısında mal mal hareketler yaparken annemin beni arkamdan izlediğini farkettim o günden beri aynaya baktıkca aklıma o utanç dolu anım gelir.

adına şiirler sözler yazdım ama bir kere bile sana anlatamadım derdimi bilmem niye

gerçekte ne dertlerim olduğunu nasıl biri olduğumu anlatacağım her istediğim zaman çağıracağım sonuna onuna kadar güveneceğim biri hiç olmadı

her zaman böyle kardeşim gibi ama has kardeş gibi olmasını istediğim kişiler olsun istedim hayatımda. bende pek olmadı. belki benim hatalarımdan ama içim rahat her zaman iyi niyetle yaklaştım herşeye belki de kendimi kandırıyorum böyle söyleyerek insanlar bana karşı iyi değil dışlıyorlar, üzülüyorum bu duruma ama neden yaptıklarını da bilmiyorum sorunca saçma sapan nedenler sunuyolar bana. fikirlerim onlara göre ters veya garip, ondan olabilir. ben elimden geleni her zaman her arkadaşım için yaptım. bana kötülük yapsa dahi yardıma ihtiyacı olunca yardım ettim. üzülünce yanında oldum sevinince mutluluğunu paylaştım. inşallah ilerde iyi kardeşlere sahip olurum. her daim yanımda olan beni anlayan birini bulmak istiyorum. ben yaptıklarımdan vazgeçmiyeceğim, tabiki kendimi düzelteceğim ve inanıyorum ki düzeltiyorum da. insanlar beni olduğum gibi anlamalı ben açıklasam dahi anlamıyolar. böyle insanlar oldukça dünya gelişmiş bir yer olmayacak. insanları anlamak için çaba sarfedin ve onların ruh haline göre anlamalı.

evimiz gecekondu tarzı bir yerdeydi küçükken hangi mantığa akla sığınarak yaptım bilmiyorum ama o zaman ki komsularimizin evine torpil atardım çok korkarlardi benim de hoşuma giderdi birgün yine attım 3 4 tane patlamadilar evin komurlugine attım torpilleri yarım saate yangın çıktı annem de hamileydi çok korkmuştu eğer kardeşimi dusurseydi kendimi hiç affetmezdim..

ilk demirspor demplansmanına giderken yalan söyleyip gitmiştim bir araba dolusu dayak yemiştim doğalgaz borusuyla.

sözlük içimde bi sıkıntı oluyor .bazen düşünüyorum hep bişeyi demek istedigim halde diyemiyorum.bence bundan kaybediyoruz. keşkeler yüzündenmi bu sıkıntı?

söyle kaç ölüm gerekli yalnız sayılmak için

geçen gün yeğenim geldi bize 4 yaşında betül. bizim ev de kalabalık olur her zaman gelen giden misafir falan çok olur. o gün halalarım falan da bizdeler onların çocukları falan daldırmış oynuyorlar. neyse bir ara bir durgunluk falan oldu ben de merak ettim gittim dış kapıya bi baktım halının üstüne oturmuş kafasını öne eğmiş bekliyor orta betül. gittim yanına sordum neden burda bekliyorsun gel gidelim içeri dedim. dedi yok abi ben her akşam babamı böyle bekliyorum, o gelsin beni alır burdan sonra gideriz dedi. ilk defa bir an ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilemedim..

kız arkadaşımın yanında sessiz gaz çıkarıyorum (umarım bir gün seslisi gelmez)

aylar sonra yeniden sözlüğe girebildim çok sevinçliyim allahim ya yine şifremi unuttum saniyodum ama zor olsa da hatirladim ve yeniden burdayim (bkz: söylemeden duramadim)

konusacak birine ihtiyacım var

o kadar yorgunum o kadar ağır.

insanlardan tiksiniyorum artik. sacma sapan dertleri, kendilerinden baska kimseyi umursamayan halleri, dunya sadece onlar icin dönüyor tavirlari. biktim yahu.

genel olarak her şeye duygulanıp ağlayabiliyorum,serseri serbest kişiliğimin altında poncik bir bünye var..

keşke nefes almak zorunda olmasaydım.

her şeyi yapasım var. ama hiçbir şey yapasım yok. teorikte her şey kurulu ama pratikte tık yok. araba kapıda ama marşa basasım yok. işyerim şurada ama gidesim yok. ....... ama yapasım yok.

azcık beni de sevin orospu çocukları

hiç birşey olmazsa sabah olur..