bugün
yenile
    1. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir şey öğrenmek için birine yöneltilen ve yanıt gerektiren söz ya da yazı.
    2. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
    3. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      allame ve kezzo'nun birlikte yaptığı rap şarkısı. şu kısımdaki son söze hastayım; "duruma bak: yapay besinler. yaşayamadığın o güzel mevsimler artık yok. karanlık bir çağ, bizler umutsuz. doğar terk edilenler..." soru --- spoiler --- allame verse: ya allah, ne vandal bir delikanlıymışım. geleceğin ışıl. mülkün kapısına altın aslan başı. boynunda yüklü planlar taşır. nasıl bi' sevda bu toprağınıza, ütopyamda yaşa barışık? bi' yanım alevler, diğeri toplum cinayeti. sahipleri bağırıyor: "buna alışın!" aşıla umudunu, ne dağlar deler. tek bırakma onu, beladan beter. taş yastığa binalar keder. gitmek yokken vedalar neden? yüreğim efkandan alaşım. para en yakın arkadaşım beriden. her karışı kefen, her adımı bedel. mert adamı öldürdü, kan ve keder! on yılını ver, bi' gecede yesinler. yirmi yılın silikon memesinde. buna "hak!" diyo'lar reziller. bunama kalk, hadi genç nesil gel! duruma bak: yapay besinler. yaşayamadığın o güzel mevsimler artık yok. karanlık bir çağ, bizler umutsuz. doğar terk edilenler. yaşa ve öl, taşı bu taşı. bana bi' soru sorma. hastalanma sakın, ilaç yok. kefeni yakın, al bi' seneye sonra. masraf etme, az laf et. şikayet etme, sus. hep cebini zorla. (zorla.) kısa bi' yaşam o kadar eziyet için diyor bu sistem harla. allame nakarat: kafama takılıyor onca soru. ne için varım ki vurdular umudumu? yolun sonu zahmet olur. mezara doğduk, her insan için budur. kezzo verse: cahiliyetten beslenir, üstelik a kişilik yaratır. dünya gibi bir gece, bir gündüz. psikolojiler on kocalı hürmüz. kim çok yedi, kim tok? bebeler ping pong oynamadan büyüyor. el kaydırıyor, cepte kuruş yok. ama kapitalizm sana her gün para saydırıyor. say, yıllar boyu sahip olmak istediklerin için çalış. sonra vay haline. küskün aynalar, göz altların mor. alkol hep danışman. civarda kanlı hep çatışma. karayla ak neden barışmaz? yarayla çık bu dağı çocuk, gıd-gıdak etme, sorgula! gelip yakana yapışır, aklına takılan küçük bi' şüpheci kurt, seline katıp o derine batırır, dişini sistem tam da bu! gününe, gecene, sözüne, hecene sataşır amma der "bu huy!" pis bi' kist insan, güruh beden boş olmazsa ruh. kurşun kimi vursun? yak kibrini kurtul. o bozduğun oyun da sürsün. maşallah bomban çok güzel olmuş, ettiniz her yeri dümdüz. kör süngüm, bir kalemim var. ama değiştirmiyor dünyayı. pembeleştirmiyor rüyayı, sürgün her saat, her gün! allame nakarat: kafama takılıyor onca soru. ne için varım ki vurdular umudumu? yolun sonu zahmet olur. mezara doğduk, her insan için budur. --- spoiler ---
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "dünyanın en kolay işi birilerini suçlamaktır. bu yüzden de dünyadaki insan sayısı kadar suçlayan olduğu söylenebilir." diye bir şey okumuştum bir yerlerde. oldukça haklı olmasının yanında, bahsettiği şikayet rakamı aşağı yukarı 7 milyar. fakat bu rakamdan daha ciddi bir rakam var; dünyadaki insanların her birinin heybesindeki soru sayısı.. bu zamana kadar yaşamış milyarca insanın aklındaki tüm soruları toplasak ne gibi bir rakama ulaşırız? trilyon ya da noncentilyon, hangi konuma demir atarız? -ki bu son sorduğum soru da, bahsettiğim kümeye dahil..- insan yaşlandıkça cevaplı ve cevapsız soru heybeleri genişler. ama cevapsız sorular her zaman çoğunluktadır. aynı mantalite ile biraz daha düşününce, en çok soru cevaplayan insanın aynı zamanda en çok soru cevaplayamamış insan olduğunu anlarız. tanıdığınız en bilgili kişi için konuşuyorum; bilgi olarak size aktardığı her şey sadece kendi içinde cevaplayabildiği sorulardan ibaret. ve dediğim gibi cevaplı soruları azınlıkta. yani heybesinde sürüsüyle cevapsız soru var. sadece size, size göre fazla olan cevaplı sorularını servis ediyor. çünkü bir sorudan çıkarılabilecek cevap sayısı sınırlıyken, yine aynı soru üzerinden üretilebilecek soru sayısı sınırsızdır. -zaten felsefenin bel kemiği de budur. sorular, yeni sorular ve daha yeni sorular..- bulduğu her cevabın yanında, adım atmadığı onlarca ihtimal, o ihtimallerin sonunda da cevaplanamayacak birer soru var. hatta o cevapsız soruların çevresinde de onlarca faklı ihtimal ve soru mevcut. ve onların her birinin de çevresinde yüzlerce cevaplanamayacak soru.. (bkz: domino etkisi)
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ellerin neden soğuk, üşümüş müsün? gerçek misin, düş müsün? kar mı yağdı sokaklara, rüzgar mı esti? üşümüş müsün? odaları bir büyük sessizlik almış, anladım ki artık her şey masalmış. dudakların açık kalmış, gülmüş müsün? neden yatıyorsun böyle upuzun? gözlerin neden dalgın, yüzün neden öyle mahzun? bir bilinmez yerinde uykumuzun, ölmüş müsün? yavuz bülent bakiler